Netanyahu, Şam'a barış çubuğu uzatıyor

4 Şubat 2010 17:26 tsi
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Suriye ile bir yılı aşkın süredir kesik bulunan görüşmelerin yeniden başlamasını sağlayacak bir arabuluculuğu kabule hazır olduğunu söyledi.

 Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman ise Şam'ın çıkacak bir savaşta kaybedecek taraf olacağını öne sürdü. Lieberman böyle bir durumda Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad'ın koltuğunu ve ailesini de kaybedeceğini iddia etti.

Geçtiğimiz yılbaşında iktidara gelen İsrail'in aşırı sağcı hükümeti izlenen radikal politikalardan dolayı Filistin'le yürütülen barış görüşmelerini sekteye uğratırken, Türkiye'nin arabuluculuğuyla devam eden İsrail-Suriye barış görüşmelerini de kesmişti. Lieberman, dışişleri bakanlığı koltuğuna oturduğu sürece Türkiye'nin arabulucu olamayacağını öne sürmüş, Başbakan Netanyahu ise Ankara'nın dürüst bir arabulucu olmadığını iddia etmiş ve bu görevi Fransa'nın yapmasını istemişti. Ancak Suriye bu öneriye karşı çıkmış ve Türkiye'de ısrar etmişti.

Suriye'yi barış görüşmeleri konusunda engeller çıkarmakla itham eden Netanyahu, Suriye ile koşulsuz görüşmek için nereye olursa olsun gitmeye hazır olduğunu birçok kez belirttiğini ve bunu sağlamak için İsrail'in tarafsız bir üçüncü tarafın yardımını dışlamadığını ifade etti. Uzmanlar, Netanyahu'nun tarafsız kelimesini kullanarak Türkiye'yi işaret ettiğini belirtiyor.

Suriye Dışişleri Bakanı Velid el Muallim önceki gün, İsrail'in Lübnan ve Gazze'ye saldırarak, ayrıca İran'a saldırı tehdidinde bulunarak, savaş tohumları ekmekte olduğunu söylemişti. Muallim, "Onlara (İsrail) eşkıya gibi davranmayı bırakmalarını söyledim. İsrailliler, Suriye'nin kararlılığını sınamayın, biliyorsunuz bu kez savaş şehirlerinize kadar ulaşacak. Sağduyulu olun, barış yolunu isteyin." diye konuşmuştu.

Aynı şekilde Esad da İsrail'in bölgeyi savaş ortamına doğru sürüklediğini belirtmişti. Suriye'den gelen açıklamaları 'talihsiz' olarak yorumlayan Netanyahu'nun tersine Lieberman ise devlet radyosundan yayımlanan konuşmasında, ''Esad'a mesajımız açık olmalı: Savaşı kaybetmekle kalmazsın, iktidarını ve aileni de kaybedersin.'' ifadelerini kullandı.

Aşırı milliyetçi İsrail Evimiz partisinin lideri olan Lieberman, Esad'ın 'ne insan yaşamıyla, ne de insani değerlerle ilgilendiği' suçlamasında bulundu. Lieberman, "Onun ilgilendiği sadece iktidardır. Umarım bu mesaj Şam'da iyi duyulur'' dedi.

Bununla birlikte askeri bir hezimetle iktidar kaybı arasında bugüne kadar bir bağlantı kurulmadığını belirten Lieberman, 1967'de dönemin Mısır Devlet Başkanı Cemal Nasır'ın savaşı kaybettiğini, ama iktidarda kaldığını, 1973'te de dönemin Suriye Devlet Başkanı Hafız Esad'ın da aynı şekilde yenilmesine rağmen koltuğunu koruduğunu söyledi.

Suriye ve İsrail, Mayıs 2008'de Türkiye'nin arabuluculuğunda dolaylı görüşmelere başlamış, ancak bu müzakereler 27 Aralık 2008'de İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik gerçekleştirdiği saldırıdan sonra kesilmişti.

Türkiye savaş sırasında İsrail'in soykırım yaptığını belirtmiş, ardından da İsrail tepki olarak Türkiye'yi arabulucu olarak istemediğini belirtmişti.

Tansiyonun yükselmesine sebep olan açıklamalar, İsrail hükümetinin güvercin kanadını oluşturan Savunma Bakanı Ehud Barak'ın 'Suriye ile anlaşma olmaması, tüm bölgeyi bir savaşa sürükleyebilir.' şeklindeki açıklamasından sonra gelmişti.

Bu haber 661 defa okundu.