Erdoğan bu engelleri aşmak zorunda!

Türkiye artık Çankaya sathına girdi. Önümüzde sadece bir ay kaldı. Nisan’da başlayacak resmi süreç Mayıs’ın ortalarına kadar sürecek. Türkiye 16 Mayıs’ta, bir aksilik çıkmazsa, yeni Cumhurbaşkanını seçmiş olacak.

Elbette bu riskli bir dönem. Siyasi arenamız iki yılı aşkın bir dönemdir aynı konu üzerine eğilip kalkıyor. Bu konuyu tartışmayı kesmesi ise daha acil konulara yöneldiği için… Danıştay saldırısı, Dink cinayeti gibi… Elbette bu gelişmelerin Çankaya seçimi ile ilgisi olduğunu söylemeyenler de yok değil…

Başbakan’ın Nisan ayına kadar suskunluğunu koruyacağı bir gerçek. Uzun bir süredir AKP’de Nisan ayına kadar bu konuda konuşma yasağının olduğunu biliyoruz. Ancak en azından Başbakan’ın ne zaman konuşacağını artık biliyoruz: 15-16 Nisan…

Bu tarihe kadar Erdoğan’ın Çankaya’ya çıkıp çıkmayacağı soru işareti olarak kalmaya devam edecek. Peki, ne olacak? Erdoğan Çankaya’ya adaylığını koyacak mı?

Erdoğan Cumhurbaşkanlığı yarışına katılabilir… Çankaya’yı bir başkasına da bırakabilir… Ancak eğer çıkmak istiyorsa Erdoğan şu engelleri aşmak zorunda. Kaldı ki aşması gereken engellerden en önemlisi Başbakan’ın en önemli destekçisi.

Aşılması gereken engeller

• AKP aldığı %34 oy ile iktidara geldi. Dolayısıyla Başbakan’a oy vermemiş %66’lık bir kesim var. Bu şartlar altında AKP iktidarının meşruluğu tartışılmıyor elbette, ancak bunun önemli bir rahatsızlık yarattığı bir gerçek.
• Her ne kadar AKP tek başına Cumhurbaşkanını seçebiliyorsa da Başbakan Erdoğan’ın uzlaşma arayacağı açık. Bu noktada muhalefetin ne denli uzlaşır bir tutum takınacağı ise soru işareti. DYP veya ANAP’ın Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığına diyeceği bir şey olmayabilir. Ancak CHP’nin var gibi gözüküyor.
• Erdoğan’ın aşması gereken engellerden birisi de kimi basın kuruluşları… Her ne kadar Doğan grubuna bağlı basın organları POAŞ yüzünden Erdoğan’a karşı “ses çıkarmıyorsa” da yakın gelecekte neyin nasıl değişeceği belli olmaz. Üstelik Kanaltürk’e gönderilen “vergi yollu” uyarı da bu basın kuruluşunu aşırı eleştirilerinden vazgeçirmeyebilir. Tuncay Özkan “Çankaya önünde barikat kurarız” demişti. Vergi incelemesi altındaki Özkan’ın Çankaya önünde oturma eylemi yapıp yapmayacağı soru işareti, ancak Özkan o yolda otursa bile Erdoğan’ın o engeli aşması zor olmayacak gibi…
• Her ne kadar ordu-siyaset denklemi yolunda gidiyorsa da Erdoğan’ın Çankaya’ya çıkması halinde kimi gerginliklerin yaşanmayacağı garantisini kimse veremez. Kulislerden gelen bilgiler askerin siyasi bir konuda söz söylemek istemediği üzerine. Ancak diğer bir bilgi askerin ülkede yaşanacak her hangi bir gerilimi sıcak karşılamayacağını da ortaya koyuyor. Evet, asker bu konuya mesafeli, ancak zannedildiği kadar değil.
• Erdoğan’ın aşması gereken şimdiki engel pek de aşılmayacak cinsten değil: AKP’ye yakın İstanbullu iş adamları… Erdoğan’ın Çankaya’ya çıkması ile AKP, dolayısıyla iktidar üzerinde etkisini yitireceğinden korkan kendisine yakın kimi iş çevreleri Erdoğan’ın Çankaya’ya çıkması taraftarı değil. Kayseri iş çevrelerinin Başbakan’ı Çankaya yolunda sonuna kadar desteklediği gibi. İş çevrelerinden gelen bilgilere göre AKP içinde Kayseri-İstanbul iş çevreleri Çankaya konusunda anlaşamıyor.

Aşılası en büyük engel

Erdoğan’ın Çankaya yolunda aşması gereken en büyük engel ise hemen yanı başında duruyor. O da uluslar arası sermaye ve ona bağlı İstanbul sermayesi… Küresel finans çevreleri Erdoğan’ın Çankaya’ya çıkmasına karşı… Üstelik bunu Türkiye’ye her gelişlerinde açık açık söylüyorlar. AKP hükümeti ile uyum içinde çalışan İstanbul sermayesi de Erdoğan’ın Başbakanlık konutunda kalmasından yana… Güler Sabancı’nın ikinci uyarısı işte bu yüzden.

Bakalım Erdoğan, yukarıdaki tüm engelleri aşsa bile en büyük destekçisi olan uluslar arası ve İstanbul sermaye çevrelerini aşabilecek mi?

iyibilgi.com