İYİBİLGİ AKTÜEL TEST ANAHTARI

26 Ocak 2010 12:29 tsi
Cevapları bilinler için yanıtlar...

iyibilgi Ankara

1) Olabilir mi öyle şey? Eğer oluyor ise, ne Türkiye ne Yunanistan’a bakmak gerekir. Demek “dünya artık başka türlü dönüyor” demektir. İyi de Türkiye’de zaten yıllardır tek bir parti hükümet ediyor. Beğenirsiniz beğenmezsiniz ayrı konu ama neticede belli bir istikrar var. Peki Atina’da durum öyle mi? Değil, idi! Şimdi öyle. İyibilgi okurlarına Yunanistan’daki “politik/ekonomik” dengelerin dönüşümü ile ilgili güzel haberler sunduk zamanında. Ama bugün gelinen noktada, Balkanlar, AB, Kıbrıs, hatta belki Ege sorunlarının çözümünde uyumlu bir Atina hükümetine ihtiyaç vardı. Bulundu. Zor ve zamanla ama yeni Başbakan ve aynı zamanda yeni Dışişleri Bakanı Papandreu’nun dediği gibi, “Türk-Yunan işbirliği dünyaya örnek olur”! Mu sahi?

2) (İran Meclisi eski Başkanı) Kerrubi, Haziran ayında İran’da yapılan seçimlerde Ahmedinejad’a karşı en direnen, muhalefetin önemli ve sağlam kanadını teslim eden bir siyasi idi. Ne seçim sonuçlarını ve ne de Ahmedinejad’ın Cumhurbaşkanlığı’nı tanıyordu. O derece yani. Değişti. Dedi ki, “En büyük Ahmed!” Tabii bu “değişim” heryerde şaşkınlık yarattı. Herkes Kerrubi’deki bu biat haline akıl sır erdirmeye çalışırken, Kerrubi’nin oğlu, “Ben hala seçimin sağlıklı olduğuna inanmıyorum ama dini lider Ayetullah Ali Hamaney sonucu onayladığına göre, Ahmedinejad Cumhurbaşkanıdır”.  Bu cümleyi açmak gerekir mi? Kısaca a) Belli ki fikri değiştiren İran’ın molları. b) Peki ama mollaları kim ikna etti? c) Ayetullah’ın İran’daki etkisi açık ama Kerrubi öyle kuru gürültüye pabuç bırakacak biri değil. Acaba nasıl ikna edildi? d) Ahmedinejad’ın bir talepi oldu mu, olduysa burada dışarıdan içeriye gelen baskıda dengeleri elde tutma kaygısı o kadar mı güçlendi? Ki, korku da diyebiliriz.

3) Vermez. Gerekte yok. Sadece Azerbaycan ile Ermenistan’a moral motivasyon yapıyor. Kremlin’in Erivan üzerindeki etkisi açık. Bakü’de de Kremlin’i tanırlar! Rusya, Minsk Grubu üyesi. Ankara o kadar çok tekrarladı ki, ya Dağlık Karabağ sorununun çözümü için tarafları sıkıştırıyor. Ya da rol yapıyor. (4’üncü yanıtta bir turnusol kağıdı var.) Hoş gelinen nokta daha işin önsözü. Lafın gelişi yazmadık. Bakü ile Erivan daha anlaşmanın önsözünde mutabık kaldılar. Zaten o da Madrit anlaşmasından apartma. E ne olacak? Ne olacağı belli, ama olmaması için Nisan’dan önce halledilirse iyi olacak.

4) Demesine deriz de, o alev bize de sıçrar mı bilinmez. Zira Obama döneminde Ermenistan-Türkiye yakınlaşmasında Washington tam ortada durmadı. Bize yakın durdu. Esasen hala da öyle ama eğer Ermenistan Zürih protokollerinde ilerler ve biz ilerlemez isek-ki çok su kaldırır içeride bu tartışma, hele ki TBMM’de-Nisan ayında ABD Kongresi’ne gelecek bir tasarı başka başka dengeleri ortaya çıkarır. Kötü mü olur? Hayır ama tatsız olacağı aşikar. Yine de en iyisi Dağlık Karabağ’ın çözülmesi ve Ermeniler’in çekilmesi. Ha, bir turnusol kağıdı, hani ABD kimin yanında oluru sorgulayan. İşte dün ABD Dışişleri Bakanlığı’nın açıklaması: “Türkiye ve Ermenistan’ın imzaladıkları protokollerden kaynaklanan taahütlerini yerine getirmeleri yolunda adımlar atmaları önemlidir!”

Bu haber 1,144 defa okundu.