En Sıcak Konular

Türkiye'yi kuşatacak ateş çemberi

7 Ocak 2010 08:06 tsi
Türkiye'yi kuşatacak ateş çemberi Bu senaryoyu görmemizi istemiyorlar!

'Obama barışı' buraya kadar

Son günlerde Türkiye'nin etrafında esen barışçıl rüzgarların aksine bölgenin dış halkasında adeta savaş gerilimi hakim. Ortadoğu'nun dış halkasını oluşturan stratejik noktalarla, burayla ilişkili kıtasal alanlarda fırtına öncesi ürkütücü bir sessizlik hakim.

Obama'nın gelişiyle birlikte Amerikan hayranlarından radikal Amerikan karşıtlarına kadar çok farklı kesimlerde inanılmaz bir beklenti oluşmuştu. Tarihi siyahların özgürlük mücadelesiyle özdeşleşen bir küresel gücün başına zenci (ya da yarı beyaz) birinin başkan seçilmesiyle Amerika'ya dair tüm imajlar, algılar, önyargılar, çözümlemeler alt üst olmuştu.

En muhalif açıdan bakanların bile “Obama'nın iyi niyetli girişimine yardımcı olmak” ya da “Amerikan nufuzunun artmasının illaki kötü bir durum” anlamına gelmeyeceği türünden iyimser beklentiye girmeleri şaşırtıcı olmuştu benim için. Bu konuda kalem oynatanlarda, sandık başına giden bir Amerikan vatandaşının seçim atmosferine uygun bir psikoloji hakimdi sanki.

Oysa siyasetin, özellikle dünyadaki stratejik çıkar hesaplarının birinci dereceden muhatabı, fiili olarak aktörü olan bir süper gücün tepesindeki değişikliği kişilere indirgenemeyecek kadar devlet aklını gerektirdiği bir çırpıda unutulmuştu. Sanki Amerika gibi bir devletin küresel politikaları seçilen başkanın ten rengine göre hemen tam tersi yöne çevrilebilirmiş gibi iyimserlik rüzgarları estirildi. Şüphesiz, yönetime gelen partinin programı, öncelikleri, liderliğin seçim atmosferinde de olsa vaatleri -her seçimde olduğu kadar- önemliydi. Ancak Amerika gibi küresel güç merkezindeki bir devletin özellikle dış politikasında, bir anda beyaz derili yerine siyah derilinin getirilmesi gibi, akla karadaki zıtlık derecesinde kırılma istense de olamazdı. Nitekim neoconların en büyük rakibi Demokratlar Bush'un Irak'ı işgaline değil işgal yöntemine karşı çıkmışlardı. Geçmiş dahi sayılmayacak yakın tarihten ders çıkarmak için yeterli olmalıydı. Sonuçta bir Amerikan başkanı olarak kendi halkının tüketim alışkanlıklarını ve refah düzeyini koruması gerekiyordu. Sıradan Amerikalı içinse haritada yerini bile bilmediği bir ülkede ne olup bittiği çok da önemli değildi. Duyarlı birkaç sivil toplum aktivistinin ve yazarın dışında…

Obama, tam da Amerikan tarzı bir propaganda kampanyasını devreye sokarak dünya genelinde yeni bir beklentinin oluşmasını sağladı. Müslümanlara, farklı medeniyetlere mesajlar verdi. İstanbul'da, Kahire'de doğrudan Kur'an aytelerini tahrif ederek (“Hepiniz aynı tanrının çocuklarısınız”) Müslümanlara seslendi.

Amerika Irak'a askeri ve siyasi olarak yerleştiği için, yani enerji kaynaklarının musluğunun başına oturmasının sonucu olarak bu bölgede, bu defacto duruma uygun bir stabilizasyonun oluşması ve başta Türkiye olmak üzere daha çatışmasız bir siyasi atmosferin yerleşmesi gerekiyordu. Hatta bu İsrail'e karşı “artık yakamdan düş” anlamına gelecek tutum takınması pahasına da olsa…

Zira Amerika bir yanda Afganistan'daki askeri varlığını meşrulaştıracak argümanları canlı tutmaya çalışırken İslam dünyasına yönelik iki önemli cephe açıyordu. İlki sistem dışında kalan İran'ı bir şekilde sisteme dahil etmek ya da cezalandırmak. İkincisi asıl küresel rekabetin yaşanacağı Afrika'ya yönelik yeni stratejiye uygun sıcak ortamın sağlanması.

Afrika'da kendisiyle rekabet halindeki Çin'e karşı önlemler geliştirirken bu yarışın ekonomik olduğu kadar askeri tedbirlerini almaya başlamıştı. Bu girişimin devlet başkanının ten renginden bağımsız olmadığını anlamak için illaki korsan avı adı altında Somali'ye yığınak yapılması, İran uzantısı bahanesiyle Yemen'de iç savaş çıkarılması gerekiyordu belki de.

Yemen de olup bitenleri Şiilik Sünnilik bağlamından çıkarıp her şeyden önce Yemen'in jeostratejik konumuna bakarak açıklamak daha mantıklı olacak. Sünni-Şii çatışması adına Irak'takine benzer sahneye konan oyun, Yemen'e müdahil olmak, hatta işgal etmek için meşrulaştırıcı bir argümandan öteye bir şey değil. Buna biraz da El-kaide sosu eklerseniz kurtlar sofrası hazır demektir.

Obama iyimserliği yahut 'Obama severliği', Sudan (bölünmesi dahil), Etiyopya, Somali operasyonları; Yemen'in Şii-Sünni ekseninde yahut El-kaide-İran etkisiyle iç savaşa çekilerek müdahaleye açık hale getirilmesi bile hâlâ bozabilmiş değil. Çünkü Türkiye'nin başına örülen ve gerçekten de ihtiyacımız olan iyimser hava az ötedeki puslu havayı ve bir müddet sonra da kuşatacak olan ateş çemberini görmemizi engelliyor.

Demek ki, mesele ne deri rengi meselesi ne de Obama'nın iyi niyet meselesine indirgenemeyecek kadar gayet stratejikmiş. Yani Amerikan vatandaşının bindiği arabanın deposunu kaça doldurduğu, hamburgeri kaç dolara yediği ile alakalıymış. Amerikan başarısı şu ki, gerektiğinde Obama gibi bir siyahiyi başkan seçerek imaj yenileyebilmektedir. ABD için imajlar değişebilir, kalıcı olan, çıkarların devamıdır.

Akif Emre / Yeni Şafak



Bu haber 1,860 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,954 µs