derin devlet değil | " /> derin devlet değil | "/>

En Sıcak Konular

Tasfiye edilen derin devlet değil

28 Aralık 2009 08:33 tsi
Tasfiye edilen derin devlet değil "Devletin görünenleri, görünmeyenleri, farklı katmanları her zaman oldu, yine olacaktır. Bugün olup biten, bu katmanları şekillendiren ‘akıl’da yaşanan değişimdir."

Başbakan ve Genelkurmay Başkanı arasındaki kritik iki görüşmede neler konuşulduğunu hepimiz merak ediyoruz. Yapılacak kısacık bir açıklama, yüzlerdeki gergin bir ifade ya da kulislere düşecek en küçük bir ayrıntı bile önemli.

Ancak bu defa gazeteci olarak işimiz hayli zor. Ankara’nın en kulağı delik gazetecileri bile, deyim yerindeyse birşeyler aktarabilmek için tırmalıyor; ama nafile.

Daha önceki yılların aksine, taraflar bu görüşmelerden bırakın perde arkasını, küçük bir bilgi kırıntısı bile aktarmıyor. Başbakan ya da Genelkurmay Başkanı’nının yakınındaki isimler, sızıntı yaşanmaması için olağanüstü gayret sarfediyor.

Belki bu görüşmelerin perde arkasını aktarma konusundaki tek sıkıntı, bilgi noksanlığı olmayabilir. Çünkü ortada kimin galip geleceği konusunda kafaların hayli karışık olduğu bir çatışma var.

Bu durumda bize, olup bitenin seyrine bakarak konuşmaktan başka çare kalmıyor.

***

Türk ordusunun en gizli birimlerinden birisinde iki gece üst üste ve saatlerce süren aramalar, neresinden bakarsanız bakın ilk olma özelliğini taşıyor. (Bu arada aranan yer neresi; Seferberlik Tetkik Kurulu mu, Özel Harp Dairesi mi, Özel Kuvvetler Komutanlığı mı, yoksa Özel Kuvvetler Birliği mi? Hangisi hangisine bağlı? Bu da meslektaşlarımızın konuyla ilgili nerede durduğunu gösteren küçük bir not.)

Ergenekon davasıyla başlayan süreç, ‘dokunulmaz’ sayılan pekçok isim ya da kurumun ‘dokunulur’ hale gelmesi, elbette bugünlerin habercisiydi. Bugüne kadar siyaset, toplum ve ekonomide yaşanan değişimler, çabucak bürokrasi eliyle törpülendi, ertelendi ya da engellendi. Galiba bu defa durum çok farklı ve değişimin nüfuz ettiği alanlar sanıldığından çok daha derinlere doğru ilerliyor.

Böyle bir süreçte başbakan olmak elbette zor. Ama anlaşılıyor ki Genelkurmay Başkanı olmak çok daha zor. Çünkü yaşadığı ülkede önce ‘kurucu akıl’, sonra da ‘devlet aklı’ olma iddiasını taşıyan, siyaseti ve toplumsal hayatı ‘zamanın ruhu’na uygun olarak dönüştürmeyi kendisine görev sayan Türk ordusu, bugün kaçınılmaz bir değişim sürecine girmiş görünüyor.

***

Başbakan Erdoğan, İlker Başbuğ’la neler konuştu? Saatlerce süren aramalarda neler bulundu? Bunlar güncel meraklar açısından önemli olabilir. İsabetli tahminlerde bulunmak zor değil; ama ne kadar işimize yarayacağı hayli kuşkulu.

Gelinen noktada; öncelikle yakın geçmişte (mesela 28 Şubat’ta) ordu içinde operasyonel güç elde eden bazı ekiplerin tasfiye edildiğini söyleyebiliriz. Bunun Genelkurmay Başkanı’na rağmen ya da bilgisi dışında olduğunu da düşünmek zor.

İkincisi, şimdilik yargıyı kapsama alanına almakta zorlanan değişimin, TSK üzerinde beklenenden daha hızlı bir etki oluşturduğunu tespit edebiliriz.

Üçüncüsü, bu meseleyi ‘derin devlet’ tasfiye oluyor yaklaşımıyla ele almak, en hafif ifadeyle devletin ne olduğunu bilmemektir. Devletin görünenleri, görünmeyenleri, farklı katmanları her zaman oldu, yine olacaktır. Bugün olup biten, bu katmanları şekillendiren ‘akıl’da yaşanan değişimdir.

***

AK Parti içinde birkaç milletvekilinin tepkileri, öte yandan KCK operasyonuna tepki adına yapılan protesto eylemleri, sürecin anlaşılmasının hayli zor olduğunu gösteriyor.

Fakat Türkiye’nin asıl taşıyıcı gücü olan büyük kitlenin sessizliği dikkat çekici. Muhtemelen tarihin derinliğinden gelen sağduyu ve tecrübe, bu ‘akıl değişimi’ni doğru okuyor ve bir an önce ülkenin önüne hedefler koymasını bekliyor.

Nasuhi Güngör / Star



Bu haber 746 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,051 µs