3'üncü mühür Kafkaslar

22 Aralık 2009 12:44 tsi
Ruslar her yıl 700 bin azalıyor. Müslümanlar yüzde 4 artıyor!

iyibilgi Ankara

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, geçtiğimiz Kasım ayında Newsweek’e Türk dış politikasını anlatırken, şöyle genel bir üçgen çiziyordu: “Orta Doğu, Kafkaslar ve Balkanlar'a yönelik siyasetimiz fırsatçılık değil, katı ilkeleri temel alıyor”.

Esasen vurgu “katı ilkeler” ise de, çizilen en geniş coğrafya da ortaya çıkmaktaydı. Ortadoğu, Balkanlar ve Kafkaslar.

Sanırız bu üçlemenin aktüeliteye en yansıyan kısmı, uzun süredir Ortadoğu. Yakın dönemde ise sık sık Balkanlar gündeme geldi.

Ancak Kafkaslar şu ana kadar sadece dış basın üzerinden gündeme geliyor. Tabii bunu söylerken hangi Kafkaslar’dan bahsettiğimizi de söylemek lazım.

Zira, Ermenistan ve Gürcistan gibi güney Kafkaslar da dahilse de, Kuzey Kafkaslar’da yaşananlar hayli ilginç.

Kafkas dengeleri…

Ancak bunu şimdilik ayrı tutalım. Yani bu büyük coğrafyada aylardır yaşanan ve küresel basına da yansıyan huzursuzlukları az kenara bırakalım.

Rusya, “ulusul güvenliğin teorik ana sütunları”nı ezberden söylemeye alışmışlar için, haylidir riskli bir kulvarda bulunuyor.

Bunun ismi demografik veriler. Yani nüfus. Rusya her yıl yaklaşık 700 bin kişi azalıyor!

Bu tabii ki büyük bir rakam. VOA’ya göre ise ülkedeki Müslüman Ruslar’ın yüzde 4 artıyor. Bu da büyük rakam.

Bunun bir sonucu da şu: Rusya hem nüfus olarak azalalıyor hem de ülke nüfusu içindeki etnik oranları.

“Birleşmiş Milletler, Rusya’nın şu anda 140 milyon olan nüfusunun 2050 yılına kadar üçte bir oranında azalarak 95 milyona düşeceğini tahmin ediyor.”

Yani, “dolayısıyla önümüzdeki 40-50 yıl içinde Rusya’da Müslümanların çoğunlukta olması ciddi bir ihtimal.”

Rusya’nın başkent dahil büyük şehirlerinde hem Müslümanlar hem de etnik Rus olmayanların sayısı milyonlarla ölçülüyor.

Ve doğal olarak bu dengesizliği kendini hissettirdiği yerlerden biri de Kuzey Kafkasya. Bu alanda kimlerin yaşadığı da malum.

Rusya’daki Müslüman nüfusu: Avar, Kabartay, Yakut, Dargin, Azeri, Kumuk, Lezgin, İnguş, Tuvalı, Karaçay, Özbek, Adige, Tabasaran, Balkar, Hakas, Nogay, Altay, Çerkez, Kırgız, Tacik, Türkmen, Kırım Tatarı, Meshet Türkü, Abhaz, Tat, Kürt, Arap, İranlı, Uygur, Afgan ve Arnavutlar oluşturuyor.

Peki bunların anlamı ne? Rusya elbette durumun farkında. Kafkasya politikası da belli. İşte şu an problem olarak günlük kaygıları beslemeyen bu dengeler, kısa veya orta vadede Türkiye’nin de üzerinde düşünmesi gereken dosyalara dönüşebilir.

Bu haber 2,218 defa okundu.