En Sıcak Konular

Peki, bundan sonra neler olacak?

14 Aralık 2009 11:11 tsi
DTP’nin kapatılması kararıyla gelinen noktayı analiz eden Haber7 yazarı Hüseyin Yayman, gelinen aşamada sürecin sıkıntıya girmekle birlikte yoluna devam edeceğini ve çözüm denkleminin yeniden kurulacağını dile getiriyor.

Anayasa Mahkemesi, iki yıldan bu yana devam eden dava sonunda Demokratik Toplum Partisini (DTP) 11 Aralık 2009 Cuma günü kapattı. DTP’nin kapatılması davası ‘Demokratik Açılım’ sürecinin en kritik noktasında sonuçlandı. Anayasa Mahkemesinin kararı sürpriz olmasa da, siyasal sonuçları bakımından hayati neticeler doğuracak nitelikte.

Kapatma kararıyla Türkiye bir anlamda kendi ayağına kurşun sıktı ve kendi eliyle kendini zora soktu. DTP, bir siyasi parti olarak terörle arasına mesafe koymaması, sözleri ve eylemleriyle kapatılmak için birçok gerekçe vermiş olsa da yine de kapatılmaması gerekiyordu. Bu süreçte DTP’ye verilecek en büyük ceza kapatılarak mağdur rolüne bürünmesine müsaade etmek değil, kapatmayarak PKK’nın tuzağına düşülmemesiydi.

DTP’nin kapatılmasından sonra çıkan olaylara dahi bakıldığında bu olaya en çok sevinen ve bu hadiseyi bahane ederek yeni bir gerginlik yaratanın PKK olduğu görülüyor. Anayasa Mahkemesi farkında olmayarak PKK’nın oyununa geldi ve DTP içindeki PKK’lıları sevindirdi. Ahmet Türk’ün yasaklı, Emine Ayna’nın yasaksız olması, ironik olduğu kadar aynı zamanda alınan kararın isabet derecesinin sağlaması gibi.

DTP’nin kapatılması bir siyasi partinin kapatılmasından öteye önemli anlamlar taşıyan bir karar. Bu karar hem Kürt siyaseti, hem açılım süreci hem de Türkiye’nin geleceği bakımından önemli sonuçlar taşıyor. Hepsinden öte Adalet Kalkınma Partisi iktidarının geleceğini ve bu parti ile Kürt vatandaşlarımızın arasındaki ilişkiyi etkileyebilir.

Parti Kapatmak Çözüm mü?

Anayasa Mahkemesi, DTP’yi kapatmakla bu gelenekten gelen üçüncü partiyi kapatmış oldu. Daha önce HEP ve DEP’i kapatan mahkeme bu defa da Demokratik Toplum Partisini kapattı. Türkiye demokrasisini partiler mezarlığına çeviren mahkeme, şimdiye değin toplam 24 partiyi kapattı.

Kapatılan her partinin yerine anında yeni bir parti kuruldu. HEP’ten bu yana toplam 7 parti açılıp kapandı. Yasaklı kadroların yerine daha şahin isimler görev aldı. Partilerini kapattırmak için elinden gelen herşeyi yapan bu insanlar için verilecek en büyük ceza aslında kapatma kararıyıdı.

Kürt meselesiyle ilgili önemli analizleri olan Hatem Ete’nin belirttiği gibi ‘...varlığıyla Türkiye demokrasisine ve Kürt meselesinin çözümüne katkıda bulunmayan bir DTP’nin, yokluğuyla her ikisine de zarar verebileceği bir durumla karşı karşıyayız.’ DTP’nin kapatılması süreç doğru yönetilmez ise öngörülmeyen yeni riskler doğurabilir.

HEP’ten DTP’ye geçen süreçte bu partilerin Türkiye partisi olması yolunda fazla bir mesafe alınmazken her kapatma davası sonrasında daha fazla içe kapanma yaşandı. 1990’lı yıllarda HEP’in içinde daha fazla sosyal demokrat isim yer alırken bugün bu sayı azalmış durumda.

Açılım süreci ‘resetlenecek’ mi?

Bugün Diyarbakır’da toplanacak Demokratik Toplum Kongresiyle yön tayin edilmeye çalışılacak olsa da asıl kararın İmralı’dan geleceği aşikâr. PKK’nın sine-i millete dönme kozunu sonuna kadar kullanacağı görülürken asıl pazarlığın Abdullah Öcalan’ın durumuyla ilgili olduğunu görmek gerekiyor.

Bundan sonra ne olacağı üç aşağı beş yukarı belli aslında. DTP yeni bir partiyle yoluna devam edecek. Ancak süreç bu biçimde ilerlediği müddetçe yeni dönemde Abdullah Öcalan daha fazla tayin edici bir role sahip olacak. Öcalan’ın belirleyici aktör haline gelmesi kendisi için daha korunaklı bir pozisyon sağlasa da açılım sürecini zora sokan bir etki yapacak.

Sürecin doğru yönetilememesi denklemin yeni baştan kurgulanmasını ve gelinen noktayı “resetlemeyi” gerekli kılıyor. Açılım sürecinin yöneticileri de dâhil olmak üzere tüm aktörlerin ve tüm faktörlerin yeniden değerlendirilmesini, yeni hataların işlenmemesini icap ettiriyor.

Hüseyin Yayman - Haber 7

 



Bu haber 474 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,662 µs