En Sıcak Konular

Washington'da göz gözü görmüyor

7 Aralık 2009 08:10 tsi
Washington'da göz gözü görmüyor Başbakan Erdoğan nasıl bir Washington'a geldi?

Tayyip Bey nasıl bir Washington'a geldi?

...

ABD başkenti iki aya yakın bir süredir Türkiye ile ve Ak Parti iktidarıyla ilgili muazzam bir bilgi bombardımanına muhatap. Türkiye'ye uzak-yakın ilgi gösterdiği bilinen bütün düşünce üreten kuruluşlar birilerini çağırıp konuşturuyorlar. New York Times ve Washington Post başta olmak üzere dikkat değer bütün yayın organlarında Türkiye eksenli değerlendirmeler çıkıyor. Olaya en son ABD Kongresi de karıştı ve Türkiye'den davet edilen yazarları bir oturumda ağırladı.

Tabii 'Bremen Mızıkacıları' da diyebileceğimiz 'Türkiye'yi çok sevenler korosu'nu da unutmayalım. Michael Rubin, Daniel Pipes, Frank Gaffney Jr., Soner Çağaptay gibiler de her zeminde yazıp konuşarak ortalığı 'güya' aydınlatıyorlar.

Konuşmaların ve yazıların hepsinin ekseni birbirine benziyor: Türkiye'de eksen kayması mı yaşanıyor? Türkiye Batı'yı terk edip Doğu'ya mı yaklaşıyor? Tayyip Erdoğan Batılı bir lider olacak yerde otokratik özellikler kazanarak Putin'e mi dönüşüyor? Ergenekon davası lâiklerin tasfiyesi, Doğan Medya Grubu'na Maliye'nin kestiği ceza muhalif basının susturulması amaçlı mı?

Türkiye'yle ilgilenenler neredeyse hemen her köşe başında bunları konuşuyor.

Görüş açıklamak üzere Kongre'deki oturuma beni de davet etmişlerdi; son anda geldiği için davet, işlerimi ayarlayıp katılmam mümkün olmadı. Sedat Ergin (Hürriyet), Rıza Türmen (Milliyet), Hasan Bülent Kahraman (Sabah) ve İhsan Dağı (Zaman) Tom Lantos adına kurulmuş insan hakları komisyonunun önüne çıkıp konuştu. Tarafsız sayılabilecek bir izleyici, “Oturuma katılan Amerikalılar toplantıdan kafaları bin beter karışık çıktı” dedi bana.

Tayyip Bey siz bu satırları okuduğunuz sırada Beyaz Saray'da Barack Obama'yla ilk karşılaşmasına hazırlanıyor olacak. Görüşme beklenenden başarısız geçerse, Washington'daki değişik kuruluşların Türkiye ve Ak Parti ilgisi de önümüzdeki haftadan itibaren biter. Tam tersi olur ve 5 Kasım (2007) tarihinde Beyaz Saray'da gerçekleşen Erdoğan-Bush buluşmasını bir adım öteye götürecek bir karşılıklı anlayış yakalanırsa...

İşte o zaman Türkiye ve Ak Parti'ye yönelik tezvirat ağırlaşarak yeniden başlar.

Burada Türkiye konulu toplantılar düzenleyen, Ak Parti ile ilgili yazılar kaleme alanların büyük bir bölümünün, karışık zihinleri aydınlatma, bilmeyenleri bilgilendirme diye bir derdi yok çünkü; onların bütün çabası zaten karışık zihinleri daha da karıştırmak, Türkiye'yi tanımayanları cahilliklerinden yararlanarak korkutmak için...

Washington'da bu çabayı gösterenlerin önemli sayılabilecek bir başarı kaydettiklerini gördüm.

ABD başkentini iyi tanıyan bir dostum, “Keşke bu buluşma ilk planlandığı gibi 29 Ekim (2009) tarihinde gerçekleşseydi, o zaman daha güçlü bir ele sahip olarak buraya gelmiş olacaktı Başbakan Erdoğan” dedi.

Haklı. Öyle olsaydı, Washington'daki Bremen Mızıkacıları ve sevenleri değil yalnızca, Obama-Erdoğan buluşmasını kendileri için 'zararlı' ve 'tehlikeli' bulan iç ve dış bütün çevrelerin tezviratı için de yeterli zaman aralığı kalmazdı.

Tayyip Bey'in elini güçsüz bırakmakta yarışan bütün Türkiye-karşıtları cephesine, 29 Ekim ile 7 Aralık arasındaki zaman hediye edilmiş oldu böylece...

Önemli buluşma ve ziyaretler birileri tarafından raydan çıkartılmasın diye yapılacağı günden çok az bir zaman önce ilân edilir. Siz şimdiye kadar “Başbakan iki ay sonra Washington'a gidip Beyaz Saray'da görüşme yapacak” türü bir ilân duydunuz mu hiç? Duymuş olamazsınız, çünkü iki taraf da bunu 'sorunlu' bulur. Oysa ne olduysa, bugün gerçekleşen buluşmanın tarihi iki aya yakın bir süre önce ilân edilmiş oldu.

İyi saatte olsunlara hediye edilen koca bir 60 gün... Onlar da bu iki ayı, 60 günü, buluşmayı başarısız kılmayı getirecek tezviratlarla dolu dolu kullandılar. Yazılar, paneller, oturumlar, kapalı kapı arkası toplantıları... Kimbilir daha neler ve neler...

Göz gözü görmeyen bir Washington'a geldi Tayyip Bey; umarım şu son iki ay içerisinde burada yapılmış etkinlikler ve tahribatından haberli gelmiştir...

Taha Kıvanç / Yeni Şafak'daki köşesinden ilgili kısım



Bu haber 863 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,503 µs