En Sıcak Konular

Türkiye için artık çekilme vakti

2 Aralık 2009 08:16 tsi
Türkiye için artık çekilme vakti O ülkenin 'ipi kesildi'

Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu, geçtiğimiz hafta İran ile ilgili önemli tartışmalara sahne olmuş ve kurumdan sert uyarılar yapılmıştı. Buna göre İran’ın BM kararlarına uymadığı, BM Güvenlik Konseyi tavsiyelerini dinlemediği ve nükleer silah üretme şüphesi yaratacak biçimde uranyum zenginleştirme faaliyetlerini sürdürdüğü açıklanmıştı. Kum kentindeki gizli faaliyetlerin de açığa çıkmasıyla, UAEK İran’ın nükleer çalışmalarını derhal durdurmasını istemişti. Bu taslak karar içinde, sorunun BM Güvenlik Konseyi’ne havale edilmesi de bulunuyor, diğer bir ifadeyle artık bir müdahale yapılması gereğine karar verilmiş durumda.

35 ülkeden 25’inin kararda olumlu oyu bulunuyor. Karara, sadece Malezya, Küba ve Venezüela karşı, Azerbaycan oylamaya katılmadı, aralarında Türkiye’nin de bulunduğu diğerleri de çekimser oy kullandı. Bu tabloya göre, BM Güvenlik Konseyi daimi üyelerinin ve özellikle de İran konusunda bugüne kadar karar çıkmasına engel olan Rusya ve Çin’inin de olumlu oy kullandıkları hatırlatılmalı.

Bu gelişmenin ardından İran cumhurbaşkanı UAEK ile daha az işbirliği yapma kararı aldığı gibi 10 yeni nükleer tesis yapılmasını öngören yasayı da onayladı. Kısacası İran, “dişe diş” demiş oldu.

İran’ın neden nükleer silah sahibi olmasına bu denli karşı çıkıldığı konusunda ikna olmadığı anlaşılıyor. Benzer biçimde birçok Asya ve Ortadoğu ülkesi de pek ikna olmuş değil aslında. Başka ülkelerde varsa, neden İran’da da olmasın sorusuna Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu’nun yanıtı bu gelişmenin diğer ülkeleri heveslendireceği, giderek daha denetimsiz bir durumun ortaya çıkabileceği ve istikrarsız bir sürü ülkenin birbirlerine karşı nükleer silahları kullanma ihtimallerinin artacağı yönünde. Yani sadece İsrail’de olursa sorun yok, İran’da olursa bu denetimsizliğe işaret ediyor.

Durumun adil olmadığı açık olsa da, uluslararası sistemin adil olduğunu savunmak anlamlı değil. Dolayısıyla İran’ın uluslararası güçleri adalete davet eden ısrarı, giderek kendisine yönelik baskının artmasına yol açıyor. Hatta öyle ki, mesele artık kimde nükleer silah olsun, kimde olmasın noktasından çoktan çıkmış ve İran’a ne tür müdahale yapılması aşamasına taşınmış durumda. Ekonomik yaptırımların sonuç vermeyeceği kanaati daha yüksek olduğundan, müdahalenin askeri boyutu enikonu ele alınıyor ve İran da bunu farkında ki arka arkaya büyük askeri tatbikatlar yapıyor. Bu tavır, “geleceğiniz varsa, göreceğiniz de var” anlamına geliyor. Gelecek olanın kim olabileceği de tartışmalı. Hiçbir ülke askeri müdahalenin siyasal sorumluluğunu üzerine almak istemiyor; bazıları İsrail’in gidip kendileri için bu işi yapabileceğini umuyor, bazıları İsrail’in bunu reddedeceğini düşünüyor, bazıları ise İsrail bu işe kalkışırsa sonuçlarının denetlenemez gelişmeler yaratacağından korkuyor. Bazıları ise, askeri müdahalenin daha “uluslararası boyutta” olması gereğini savunuyor.

Meseleye tarihsel nefret, öç alma, doğu-batı çekişmesi içinden bakanlar bakımından İran’ın direnişi ve müdanasız tutumu haklı görülebilir. Ancak koşullar İran’ın kazanacağının hiçbir garantisi olmadığı savaş koşullarına taşınıyor. İran yönetimi, batıya kafa tutma siyasetiyle hem kendi halkını hem başka halkları tehlikeye atıyor. Üstelik hem uluslararası güçler hem de İran karar vermiş durumda, kaba tabirle ülkenin “ipi kesilmiş” ve kimse geri adım atmaya niyetli gözükmüyor.

Sorunun bu aşamaya gelmemesi için epey çaba harcayan Türkiye için artık geri çekilme zamanı. Bedeli Türkiye’yi dinlemeyenlerin ödemesinde ve ateşin yayacağı alevden uzaklaşmakta yarar var.

Beril Dedeoğlu / Star



Bu haber 1,872 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,458 µs