öteki yüzümüz... | " /> öteki yüzümüz... | "/>

En Sıcak Konular

Bir yüzümüz, öteki yüzümüz...

29 Kasım 2009 13:32 tsi
Bir yüzümüz, öteki yüzümüz... "Haydi kızlar okula" derken, başı kapalı kızın üniversite hakkını gasp etmek cumhuriyetçilik değildir... Umur Talu'nun yazısı.

Umur Talu/Habertürk

Tek göz, iki yüz!

ADALET, hak, mağduriyet, özgürlük...
Bunlar "ilke"ye dair meseleler.
Gel gör ki...
Turnusol hep renkten renge.
"Memur eylemi" de öyle...
"Katsayı" çukuru da.
Bir ötekinin temel haklarına saygısız, hatta düşman ruhla, ancak kendinden menkul cumhuriyetçi, kendine makbul demokrat olunuyor.

*

Medyanın "memur eylemi"ni verişinde, demokratik eylem, anayasal hak, cumhuriyetin özgürlük, eşitlik, dayanışma idealine dair mesele olduğunun hiç önemi yok.
Aklı sıra "muhalif" kimisi eylemi büyük görüyor; çünkü iktidara karşı bi şey!
Aklı sıra "demokrat" kimileri eylemi küçük görüyor; çünkü iktidara karşı bi şey!
Denklem ne basit değil mi?
"Çünkü iktidara karşı bi şey" ortak paydası, canımın içi cumhuriyetçiyi de, nazar değmesin demokratı da belirliyor. Birbirine benzetiyor!
Eylemi büyük gören kimi büyük medyada, bırakın memur hakkını, kendi çalışanının tanımlanmış işçi hakkının dahi esamisi yok.
Eylemi küçük gören kimi matbuatta ise, sözde onca hak savunulurken, çalışanların örgütlenme, gösteri, direnme hakkına en ufak saygı yok.
Bunlar cumhuriyetçilik dersi veriyor...
Bunlar demokratlık kursu açıyor.

*

Şimdi "memur eylemi"ni büyüten kimi büyük medyayla ilgili bir anım var. Aktörler aynı:
1993, 1994... Yine memur eyleminde o gazeteler miting meydanında yakılıyordu. Çünkü, çalışana, memura karşı, iktidar yandaşı idi arkadaşlar. Aynen bugün suçladıkları gibi.
Benim bulunduğum bir başkası ise, bu temel haklara ilkeli saygı gösterdiği için adeta pankart olmuştu.
Sadece bir yıl geçti. Bizimkinde de devran hızla döndü.
Ağzında cumhuriyet, demokrasi, özgürlük eksilmeyen bir yüzsüzlükle "iktidar yanaşması" olarak safını tuttu.
Sadece bir yıl sonra, hak arayan çalışanı lanetleyen, bir güncük ses duyurabilmek isteyen insanlara karşı, iktidar gücünün, iş dünyası gücünün, paranın gücünün, gücün ikiyüzlülüğünün yanında yerini buldu; meydanda lanetlenerek kendini ispatladı!

*

Elbet onaylamak zorunda değilsin.
Ama haber olarak ciddiye alırsın; insan dertlerini ciddiye alırsın. Bir güne sıkışan sesleri ciddiye alırsın.
Şimdi ciddiye alırmış yapan, ciddi iseler önce kendi dünyalarında hak teslim edecek...
Şimdi ciddiye almayan ise, başka hakları öne her sürdüğünde bu ikiyüzlü, yandan çarklı demokratlıkla tarihteki yerini gururla idrak edecek.

*

Katsayı meselesi de böyle.
Mesele, kim olursan ol, nereden gelirsen gel, (genel) eğitim hakkı.
İmam hatipleri bu çocuklar açmadı, açıkçası bu iktidar da açmadı.
Hani şimdi kimi solcunun, kendini solcu zanneden darbe yanlısının çok sevdiği "yamultulmuş" cumhuriyetin bir rehin alma projesi olarak, yoksulluğun çocuklarının kontrolü, sindirilmesi için çok çok açıldı.
Ama sonuçta bir irade. Elbette, çocuktan ziyade büyüğünün iradesi. Ama devletin okulu; bir öğrenim, öğretim biçimi. Sonra başka bir yol almak isteyen çocuğun önüne ebedi duvar çekilemez ki. Ağır cezaya mahkûm edilemez ki.
Hele duvar, onca başka meslek liselinin de adeta hayat mezarı gibi oluyorsa!
"Haydi kızlar okula" derken, başı kapalı kızın üniversite hakkını gasp etmek cumhuriyetçilik değildir...
Başı kapalı kızların, imam hatiplinin üniversite hakkına sahip çıkar görünürken, milyonlarca çocuğun hayatının piyasa, aile tahakkümü, yoksulluk silleleri altında kararmasının iktidarı olmak da demokratlık değildir.
Kaderi büyükler tarafından çizilip zincirlenmiş tüm çocuklar gibi...
14'ünde askeri okullara sokulmuş çocukları, 15 yılı mecburi hizmetle, ağır tazminat zinciriyle esir almak da... Otuzunu geçmişleri; çok köşesi bedava hizmetçi eratla dolu bir askeriyede aslında zorunlu olmayan işlerin zorunlu hizmetine uzun süre mahkûm etmek de öyle.
Al bir yüzümüzü vur öteki yüzümüze!



Bu haber 931 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,337 µs