'Kara Çarşamba' keşke yaşanmasaydı... | " /> 'Kara Çarşamba' keşke yaşanmasaydı... | "/>

En Sıcak Konular

'Kara Çarşamba' keşke yaşanmasaydı...

27 Kasım 2009 07:59 tsi
'Kara Çarşamba' keşke yaşanmasaydı... "Doğan Grubu'nun tarihine 'Kara Çarşamba' olarak geçecek önemli gelişmede" esas sorumlu kim?

Biri sabah sabah asabımı bozmak için arayıp “Senin yüzünden” dediği için bayramlık yazı yazma niyetimden vazgeçtim. Doğan Grubu'nun tarihine 'Kara Çarşamba' olarak geçecek önemli gelişmede benim zerre kadar olumsuz bir katkım olduğuna inanmıyorum. Umarım, gruptaki dostlarım şeamet tellâlları yerine kendi sağduyularını dinleyip hiç değilse bundan böyle doğru hareket ederler...

'Kara Çarşamba' herkes için gerçek bir kâbustu. Piyasaların gözü haftalar öncesinden '24 Kasım' olarak tespit edilmiş Doğan Grubu ile Maliye arasında geçecek uzlaşma toplantısındaydı doğal olarak; Alman Axel Springer medya grubunun yüklü miktarda hisse alacağıyla ilgili resmi duyum da merakları artırmıştı. Grubun mali dehası Soner Gedik'in “Uzlaşmaya değil, yapılan yanlışlıktan dolayı Maliye'nin özürünü dinlemeye gidiyoruz” açıklaması dikkatleri hayli yükseltmişti.

Soner Bey'in başında bulunduğu 'üstadlardan oluşan' uzmanlar heyeti Maliye'nin gelecekte kendilerine benzer konumlar işgal edecek genç bürokratlarıyla biraraya gelecek, kısa bir müzakereden sonra, basit bir ceza duyurusuyla memnuniyet dışa vuracak, Alman ortaklar da daha önce açıkladıkları hisse alımını bir kez daha teyit edeceklerdi...

Ne yalan söyleyeyim, sadece kamuoyunun değil benim beklentim de bu yoldaydı.

Öyle olmadı. Ne olduğunu gelişmeleri çok yakından izleyen bir gazetenin (Habertürk) ekonomi ekinden aktarayım: “Doğan Yayın Holding yöneticileri dün Gelir İdaresi Başkanlığı'nda Maliye ile uzlaşma masasına oturdu. 16 saat süren pazarlıktan uzlaşma çıkmadı. Doğan şimdi açtığı davaların sonucunu bekleyecek.”

Garip bir gerçek de şu: “Ne uzlaşması, Maliye bizden özür dileyecek” sözünün sahibi Soner Gedik uzlaşma masasına gidenler arasında yer almıyordu.

Haberi okumaya devam edelim: “Doğan Grubu'nun uzlaşma masasından eli boş kalkması grup hisselerine ilk darbeyi vurdu. İkinci darbe ise geçen hafta yapılan Alman ortağa hisse satış operasyonunun askıya alınması oldu. / DYH hisseleri ilk haberle yüzde 7 çakıldıktan sonra ikinci haber gelince kayıp yüzde 17'ye çıktı. Doğan Grubu şirket hisselerinin piyasa değeri 440 milyon dolar eridi.”

Çok üzücü bir durum bu. Masadan anlaşmayla kalkılsaydı, eminim, tersine sevinçli bir tepki verecekti piyasalar; grubun hisse senedi piyasa değeri belki 500 milyon dolar artacaktı. İşe bak sen...

Asap bozucu telefonu eden, grubun başına gelenden birbiri ardına yapılan yanlışlıkları suçlayacağı yerde “Senin yüzünden” demesinin sebebini şöyle açıkladı: Başbakan Tayyip Erdoğan'la yakın bilinen birinin Almanlar ile Doğan Grubu arasında satışa dönük arabuluculuk yaptığına ve olup bitenlerin iktidarın onayıyla olduğuna dair söylentileri buraya taşımam sonrasındaki gelişmeler...

Cüneyd Zapsu, bana gönderdiği açıklamada, “Kısa bir süre Axel Grubu'na danışmanlık yaptım, ama gazete satışı danışılan konular içerisinde yoktu” deyince, söylentinin gerçeği yansıtmadığı anlaşılmış oldu. İktidara yakın birinin satışta 'arabuluculuğu' söz konusu olmadığına göre, gruba ait bazı gazetelerin Almanlara satışını iktidarın istediği söylentisi de boşlukta kalıyordu doğal olarak...

Yine de son gelişmelerde en ufak bir olumsuz payım olduğuna inanmıyorum. Elimden gelseydi, ülkemizin en büyük medya grubunun içine düştüğü durumdan kurtulması için özel çaba gösterirdim. Keşke gücüm olsaydı. Ancak grubun içine düştüğü durumdan çıkabilmesi için 'dışarıdan' gösterilecek çabaların bir anlam taşıdığını hiç sanmıyorum.

İlk 'uyarı' yazılarını yazdığım dönemde bütün beslemelerini üzerime saldırtacakları yerde, “Yahu, adam bir şeyler söylemeye çalışıyor, bir dinleyelim bakalım” deme ferasetini gösterselerdi, bugün çok farklı bir durumda olabilirdi Grup...

Erol Simavi'nin Turgut Özal'lı yılların başlarında gösterdiği uzak görüşlülüğü Aydın Doğan'dan da beklemiştim; herhalde basireti bağlanmış olmalı ki, tam tersi bir yol izlemeyi tercih etti ülkemizin en büyük medya patronu...

Belki de bizler yanılıyoruz; Hürriyet'te 'patronluk' hisse senetlerine sahip olmakla belirlenmiyordur belki de... Kendilerinden çözüm veya fedakârlık beklenenler belki de 'sorun' teşkil eden kişiler, ne malum?

Her neyse, bundan sonrası beni fazla ilgilendirmiyor. İlk vergi cezasının tebliğ edildiği 8 Eylül tarihinden bu yana Doğan Grubu hisselerinin piyasa değeri 1.7 milyar dolar erimiş... 11 Aralık günü bir görüşme daha olacakmış Maliye ile Grup arasında...

Umarım, o birliktelik bu defa 'uzlaşma' getirir...

Taha Kıvanç / Yeni Şafak



Bu haber 821 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,223 µs