nereye kadar? | " /> nereye kadar? | "/>

En Sıcak Konular

Bu kafayla nereye kadar?

19 Kasım 2009 10:41 tsi
Bu kafayla nereye kadar? "Taş üstüne taş koyamayan bir CHP aklı ile karşı karşıyayız."

Psikiyatrist Ümit Yurtsever; 'CHP'yi uzun bir vakittir devlet kurumu gibi algılıyorum. Cumhuriyet tarihine yönelebilecek eleştirileri üzerine alıyor, absorbe ediyor' dedi.

Akşam gazetesi yazarı ve siyasal danışman Cemalettin Taşçı ekledi: 'Şimdiye kadar öyleydi. Ama şimdi, şirazesinden çıkmış yapısıyla, Cumhuriyet tarihi ile meselesi olmayan kesimleri Cumhuriyet tarihi ile ihtilaflı hale getirebiliyor.'

Geçen akşam yapmaya çalıştığımız hızlı CHP analizinin iki farklı vechesi böyle.
Onur Öymen'in Dersim gafı, her ne kadar irkilticiyse de, bir sürçme olarak değerlendirilebilirdi.
Ancak, itirazlar karşısında paniğe kapılmış bir üsluba teslim olan Öymen'in Dersim konusunu Atatürk'e bağlaması ve 'Atatürk'ün yaptığını savunuyorum' söylemi meseleyi Kurucu İlkeleri'nin sembolüne cirolama işlevi gördü.

Bugüne kadar, değil Atatürk'ü tartışmak, CHP'yi mercek altına almamış Alevi kesimler; eleştiri oklarını Öymen'in gösterdiği yöne çevirmeye ve 'acaba' sorusunu sormaya başladılar.
Bu anlamıyla Öymen'in eleştirileri 'Atatürk'e yönlendirmesi' CHP geleneği açısından bir KIRILMA ANI olarak kayda geçmeli.

Dersim olayındaki aşırılıklar ve yöntem yanlışlıkları hakkında Atatürk'ün bilgisi ve onayının olmadığı, hemen hemen her kesim tarafından ortak kabul görmüş bir konuydu.
12 Mart'ın Hava Kuvvetleri Komutanı Muhsin Batur'un daha genç bir subayken yaşadığı Dersim deneyimini ifade ediş şekli bile konunun dehşetini ortaya koyuyor: 'Hayatımın bu dönemini hatırlamak ve anlatmak istemiyorum.'

Bunu Atatürk ile ilintilemek, bir Atatürkçü için ne kadar doğrudur, dersiniz?
Peki ne oldu da, CHP Cumhuriyet tarihine yönelen eleştirileri göğüslemek, absorbe etmek işlevinden;  farkında olmadan bu eleştirileri Kurucu Sembol'e yönlendirmek fazına geçti?
Olan şu: Demokratik Açılım süreci Pandora'nın kutusunu açtı.
Cumhuriyet tarihinin kusurları, hataları ve döneminde anlaşılabilecek ölçekteki olaylar ortaya dökülmeye başladı.

CHP ise, bu gerçeklerle başa çıkabilecek, özeleştiri verebilecek, olguları tarihsel dönemleri içinde meşrulaştırıp yansımalarının bugüne taşımasına engel olabilecek zihinsel mekanizmaları kuracak bir açılımı zamanında yapamadı.

CHP aklı, yeni durumun ortaya çıkarttığı sorulara cevap veremediği ölçüde, çaresizlik içinde Atatürk'ü cevap mercii olarak göstermeye ve dolayısıyla sorgulanır kılmaya başladı.
Ne zannediyor Onur Öymen? İsyan sebebiyle de olsa, öldürülen 40 bin Alevi-Kürt, Çağlayangil'in ifadesiyle, mağaralara iltica etmişken zehirli gazla telef edilenler için...

'Aman, Atatürk'ün bilgisi dahilinde olmuşsa sorun değil' mi denilecek?

Sorun isyan bastırmakta değil elbette. Sorun, isyan bastırmakta yaşandığı dönemde bile kabul edilemeyen bir üslubu savunup, bir de bunu Atatürk'le meşrulaştırmaya çalışmakta...
Potunu kırdıktan sonra, samimi bir özür dilese, tepkiyi sadece kendisi alır, CHP bile bu krizi savuşturabilirdi.

Şimdi, kendi ideolojik yetersizliği yüzünden Atatürk hakkında  bir istifham bıraktı orta yere.
Atatürk'ün öldüğünü kabullenmeyen...  Liderin bugünün sorunlarına o gün cevap yazmasının mümkün olamayacağını idrak edemeyen... Atatürkçülüğün, Atatürk'ü aşmak zaruriyeti olduğunu kendi yetersizliği yüzünden görmezden gelen... Bir bağımsızlık doktrinini liderin ölümünden sonra geliştirip, taş üstüne taş koyamayan bir CHP aklı ile karşı karşıyayız.

Eğer bu toplumda Atatürkçülüğe ilgi kayboluyorsa, kimseye kızmayın, sorumlusu CHP liderliğidir.
CHP yalnızca Alevi oylarını kaybetse iyi...

Atılgan Bayar / Akşam

Yazının devamı için: Akşam



Bu haber 503 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,384 µs