En Sıcak Konular

Soner Yalçın'a Dersim yağı...

16 Kasım 2009 15:25 tsi
Soner Yalçın'a Dersim yağı... Bu bir dönüş hikayesidir! Ahmet Hakan eski düşmanı Soner Yalçın'ın Öymen'den daha gaddar Dersim katliamını savunan yeni kitabını yağa boğarken...

Kudret Köseoğlu/Star

İnsanı meraktan çatlatan bir dönüş hikayesi...

Geçen bizim yeni nesil Nurettin Veren’i okurken birden umutlandım... Onur Öymen’in Dersimli Alevi Kürtlerin imha edilmesine destek vermesine vicdanlı gözüken satırlarla karşı çıkıyordu...

Fakat hemen alta indim ve gördüm ki yanılmışım...

“İlla denge kurmalıyım, illa dansözlük yapmalıyım. Ben bunun için Hürriyet’te varım” öğretisine iman etmiş bu kardeşimiz Onur Öymen’den bile daha gaddar bir dille ‘Dersim Katliamı’nı(ve Kürtlere yapılan tüm kıyımları) savunan Soner Yalçın’ın yeni kitabına övgüler yağdırıyor.

Huyum kurusun, bu arşivciliğimden ben bile nefret ediyorum ama ne yapalım köşenin adını ‘Sicil’ koyduk bir kere. Birden geçmişi hatırladım...

Bu arkadaşın Hürriyet’e geldiği ilk zamanları...

Sadece 3 yıl önce Ahmet Hakan kardeşimiz, şimdi övgüler dizdiği Soner Yalçın’a dair neler yazmış...

“Kitapları çok satsın diye ailelerin soy kütüklerini sıralayan müptezel bir adam. Üstelik bunu yalan yanlış, maksatlı ve kötü niyetli yapan bir adam’

Ahmet Hakan’ın deyimiyle ‘müptezel ve kötü niyetli’ bu adam da kendi emrindeki bir “Uy diyenin uyuntusu”nun köşesinden Ahmet Hakan’a şöyle cevap vermiş:

“Ahmet Hakan gazetecilik yapmaya niyetlenmek bir yana, ölçüyü iyice kaçırarak bir de gazeteci düşmanı olmaya başladı... Ahmet Hakan bunu hep yapıyor. Kendisi oturduğu yerden, tek referans olarak günlük Türkçe gazeteleri aldığı için, daha fazla çalışanlara, soranlara, düşünenlere büyük bir düşmanlık besliyor... Ahmet Hakan ucuz atışlarla, belaltı vuruşlarıyla saldırıyor ki, başkalarını da kendi zaaflarına sahip göstermek istiyor... Bu sayede de eksikliklerinin göze çarpmayacağına inanıyor. Ama bunu da o kadar göstere göstere yapıyor ki...

Zannediyor ki, herkes gazeteciliği kendisi gibi bir araç olarak kullanıyor; Nişantaşı’nda kabul görmek için...? Ama belki de Ahmet Hakan, hakikaten de Serdar Turgut’un zamanında dediği gibi ‘aydınlanması imkansız’ ve ‘aydınlamaya direnen bir kafaya’ sahiptir...”

Çok değil birkaç yıl önce birbirlerine neler yazmışlar! Bugün birbirlerini nasıl yağlıyorlar. Böyle adamlar gazateci, yazar vs. diye para kazanıyor bu ülkede.

Siz nasıl bir türsünüz Allah aşkına? Nasıl bir medya cinsisiniz? Söyleyin be kardeşim, nasıl?

Arşivciyim dedim ama inanın sizin gibileri tozlu raflarda bile bulamadım. Bir anlatın bu işin sırrını da beni meraktan kurtarın...

 



Bu haber 723 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,943 µs