En Sıcak Konular

'Ergenekon varsa en büyük mağduru biziz!'

15 Kasım 2009 17:00 tsi
'Ergenekon varsa en büyük mağduru biziz!' DSP Genel Başkanı Türker: “Biz hiçbir egemen gücün partisi olamayız. Bizi kimse yönetemez. Kimse bize emir veremez”

DSP Genel Başkanı Masum Türker, DSP’nin ‘reşit’ bir parti olduğunu, 24 yıldır Türkiye solunda önemli bir yer edindiğini belirtirken “Biz hiçbir egemen gücün partisi olamayız. Bizi kimse yönetemez. Bize kimse emir veremez” dedi. Türker, DSP’nin 24. Kuruluş Yıldönümü nedeniyle düzenlenen kutlama programı için geldiği Esenboğa Airport Otel’in girişinde davul zurna eşliğinde coşkuyla karşılandı ve 24 ak güvercin, 24. Kuruluş Yıldönümü nedeniyle havaya uçuruldu.

“Bizim iki gücümüz var, biri halk diğeri hak”, “Güçlü ekonomi, güçlü Türkiye”, “Çokça üreten, hakça bölüşen Türkiye”, “Özgür ve bağımsız Türkiye”, afişlerinin, mavi ve beyaz renkli balonların süslediği salona giren Türker, partililer tarafından alkışlarla ve sevgi gösterileriyle karşılandı. Türker, “Gözün aydın Türkiye, Ak Güvercin geliyor” şarkısı eşliğinde partilileri selamladı.

DSP Genel Sekreter Yardımcısı Soydal Sılay, kutlama için gelen Demokratik Solcular’ı Atatürk, Ecevit ve şehitler için saygı duruşuna davet etti. İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından kutlama programı Sılay’ın ve DSP Gençlik Kolları’nın, DSP’nin icraatlarıyla ilgili sunumuyla başladı. 57. Hükümet’in icraatlarının anlatılmasının ardından sinevizyon gösterisine geçildi.

DSP Gençlik Kolları’nda görevli Seyit Tosun ve Fatih Özdemir tarafından hazırlanan, DSP’nin 24 yılının anlatıldığı sinevizyon gösterisi, beğeniyle izlendi ve uzun uzun alkışlandı.

SP Genel Başkanı Masum Türker konuşmasına, DSP’nin kuramcısı, Demokratik Sol hareketin önderi Bülent Ecevit, DSP’nin kurucu Genel Başkanı Rahşan Ecevit, Genel Başkanlık yapan Necdet Karababa, Zeki Sezer ve Saffet Başaran’a teşekkür ederek başladı.

Türker, DSP’nin 24 yaşında olduğunu belirtirken, bu yaşın insan yaşamında önemli bir dönemeç olduğunu kaydetti ve “Bugün partimiz 24 yaşında, reşit, ergin, söz sahibi bir partidir. 24. yılımız hepimize kutlu olsun” dedi.

NEFESLERİ  SADECE ‘ONE MINUTE’ DEMEYE YETENLER KIBRIS DAVASINI ANLAYAMAZ

DSP’nin 24. yaş gününün, KKTC’nin 26. Kuruluş yıldönümü ile aynı döneme denk düştüğüne dikkat çeken Türker, KKTC halkını da kutladı ve şunları söyledi:

“Kıbrıs davası bizim için vazgeçilmezdir. Ama ne yazık ki AKP’nin dışarıdan belirlenen dış politikası, Kıbrıs davası için tehlike oluşturmaktadır. Yakın zamanda İngilizler oradan güçlerini çekmek isteyecek ve ‘Türk askeri de çekilsin’ diyecek. Kıbrıs’taki askerimiz, Ada’da barışın güvencesidir. Statüleri İngiliz askerlerininkiyle aynı değildir. Askerlerimiz, garantörlük anlaşmasından doğan bir hakla orada bulunmaktadırlar. Ama ne yazık ki dış politikada nefesi sadece ‘one minute’ diyecek kadar olan Başbakan, bunu anlayamaz. Nefesi ‘one minute’ demeye yetenler, ‘Askerler çekilebilir’ diyecektir. Ancak biz Kıbrıs’tan Türk askerinin çekilmesine asla razı olamayız. Dışarıdan dayatmalara boyun eğmeyiz. Türkiye’de, Genel Merkezi önünde KKTC bayrağını dalgalandıran tek siyasi parti, DSP’dir. Bu da DSP için KKTC’nin ne kadar önemli olduğunu göstermektedir.”

Salonu dolduran partililerin alkışları eşliğinde konuşmasını  sürdüren Türker, DSP’nin yeni dönem yönetim anlayışı hakkında açıklamalarda bulundu.

Türker, “Birileri, bizi bize kırdırmak, bölmek için bir şeyler söyleyebilirler. Ancak ben Sayın Ecevit’in görevi Necdet Karababa’ya verirken söylediği bir sözü anımsatmak istiyorum: ‘Bu partideki herkes, kendini partinin birer yetkilisi, sorumlusu ve görevlisi olarak görmelidir. Kimse, iş yapmayı, çalışmayı, katkıyı başkalarından beklemesin, herkes göreve başlasın.’ Hepiniz programımızı geliştirebilir, eylem ortaya koyabilirsiniz. Partimiz iktidar olacaksa, aşağıdan yukarıya doğru bir çalışma yaparak iktidar olacaktır. Yukarıdan aşağıya değil! Amacımız, belirli kesimleri iktidara taşımak, iktidar ortağı yapmak değil. Amacımız halkı iktidara taşımaktır. Çok az sayıda milletvekili çıkarmak başarı değil. Biz parti olarak Parlamento’ya girersek partimiz halk iktidarını gerçekleştirmiş olur. Başarı budur” diye konuştu.

DSP SEÇİME, BAŞKASININ VESAYETİNDE GİRMEYECEK!

1987’den beri solda, ‘Oylar bölünmesin, aman ha oylarınızı güçlü tarafa verin” söyleminin bulunduğuna dikkat çeken Türker, “Bu söyleme, bu şarkıya kulağımızı tıkamalıyız artık! DSP tarihine bakacak olursanız, Bülent Ecevit Parlamento’ya girebilecekken, barajın altında kalmayı kabullenerek partimizi var etti, sonra DSP’yi solun birinci partisi yaptı, ardından da DSP Türkiye’nin birinci partisi olarak iktidara geldi. Bunu asla unutmadan hareket etmeliyiz. Genel Başkan seçildiğim kurultayda söylemiştim, yine söylüyorum: DSP seçime Ak Güvercin bayrağı altında girecektir. Başkasının vesayeti altında değil” dedi.

Sözleri “Başbakan Türker!” sloganlarıyla kesilen DSP Genel Başkanı, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Parlamento’ya birkaç arkadaşı sokmak bizim için başarı olmamalıdır. Bizim için başarı, Demokratik Sol düşünceyi yaşatmak olmalıdır. Hedefimiz, bu düşünceyi iktidar yapmaktır. DSP önümüzdeki ilk seçime, sonucu ne olursa olsun, tek başına girecektir.”

Türker, alkışlar eşliğinde sürdürdüğü konuşmasında, DSP’nin tutarlı politikalar izlemesi, söylemindekileri eyleme geçirmesi durumunda başarılı olacağını anlattı.

Salonda bazı sendika liderlerinin de bulunduğuna işaret eden Türker, “Örneğin DSP ‘emeğin partisi’ olduğunu söylüyorsa, emekçiden yana politikalar ortaya koymalıdır. Grevli toplu sözleşmeli sendikal hakları savunan DSP, iktidara geldiğinde bunu hayata geçirebilmelidir. Bunun gibi, örnekleri çoğaltabiliriz… Tutarlı olursak, kimse bizim önümüze geçemez” dedi.

Türker, bir dergide DSP’nin, Hüsamettin Cindoruk’un başına geçtiği DP bünyesinde yer almasının hedeflendiğine ilişkin bir haber yer aldığını anımsatarak, bunun doğru olmadığını söyledi. DSP’nin toprak reformunu gerçekleştirmeyi hedeflediğini, Demokratik Sol Parti’nin, toprak reformuna karşı olan ‘DP saflarına katılacağını’ söylemenin ‘mantık dışı’ bir yaklaşım olduğunu anlatan Türker, “Toprak reformuna karşı olanlarla biz nasıl bir olabiliriz? Bunu hangi mantıkla söylüyorlar, hangi akılla söylüyorlar?” diye sordu.

DSP’nin iyi işler yapmayı hedeflediğini ancak bunun kolay olmadığını  kaydeden Türker, “Hedeflediklerimizi yapabilmemiz için öncelikle yüzde 8.5’tan başlayıp yüzde 23’e kadar getirdiğimiz oyun neden yüzde 1’e gerilediğini sorgulamalıyız. Özeleştiri yapmadan, yarını asla yakalayamayız” dedi.

Türker, Bülent Ecevit’in hastalandığı günlerde kurultay yapılmasını  istediğini, ancak bunun birileri tarafından engellendiğini açıkladı  ve şunları söyledi:

“Rahmetli Bülent Ecevit bir değişim istedi. Bunu kim, neden engelledi? Bu konuyu iyi sorgulamalıyız. Nerede hata yaptığımızı bilmezsek, aynı hatayı yapmadan nasıl yol alabiliriz, ne yapabiliriz? Onun için bu özeleştiriyi yapacağız. Ne oldu birden bire? Nasıl oldu da bir gece ansızın DSP dağıldı ve 3 ay sonra yapılan seçimde ne olduğu belli olmayan, o güne kadar gömleği belli olmayan bir parti, demokrasi havarisi olarak karşımıza dikildi? Bunları iyi düşünmeli, tepeden tırnağa özeleştirimizi de yapmalıyız.

İktidardayken ne yaptık? Bunlara da bakmalıyız. Çünkü aynı hatayı yapmayacağımıza, bizimle beraber olanları inandırmalıyız. Bütün örgütlerimiz sandık başını tutacaklar, ancak DSP iktidarda olmasına rağmen asla asil tayini yapılmayacak… Böyle iktidar olunur mu?

Demokratik Sol’un batı solundan farkı, işçiyi, köylüyü ve onların haklarını gözetmesidir. Ama bu anlayışta olan bir parti olarak döneceğiz, Tütün Yasası’nı, Şeker Yasasını değiştireceğiz! Öyle mi? Böyle şey olur mu? Bunun hesabını verdik. Bu konuda suçlu olduğumuzu da itiraf etmeli, bir daha aynı hatalara düşmemeliyiz.”

Türker, salondan yükselen alkışlar üzerine partililere “İktidar olmak istiyor musunuz?”, “Meclis’te benim Genel Başkan olarak seçtiğim değil, sizin seçtiğiniz kişilerin milletvekili olmasını istiyor musunuz?”, “Halk Meclisi’ni kurmak istiyor musunuz?” sorularını yöneltti. Sorularına salondan “Evet” yanıtı alan Türker, “İşte özeleştiri yaparsak, bu söylediklerimizin hepsi gerçekleşecek.  Eğer her birimiz halkçı Ecevit’e mahzar olmak istiyorsak bunu yapacağız” dedi.

İKTİDAR OLDUĞUMUZDA TELEKULAĞI EZER GEÇERİZ

Türkiye gündeminde çok önemli konular olduğuna değinen Türker, son gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde de bulundu. Telekulak olayını gündeme getiren Türker, şunları söyledi:

“Bağımsız yargı, telekulak aracıyla Hükümet’in denetimine giriyor. Burada amaç, yavaş yavaş özgürlüğümüzü kısıtlayarak Türkiye’de oligarşik bir yapı oluşturmak, dikta rejimine geçmektir. Türkiye’yi tek başına Tayyip Erdoğan’ın yönetimine sokmaktır. İktidara geldiğimizde bunu değiştireceğiz. Birbirimize çelme takacağımıza, birbirimizi engellemeye çalışacağımıza, bu parti için bugün çalışanı da, dün çalışanı da omzumuza alıp birlikte yürüyebilirsek, kimse bizim önümüzde duramaz, bu telekulağı da ezer geçeriz. İktidar olduğumuz gün kanunu değiştirir, telekulağı yıkar atarız.”

ERGENEKON VARSA MAĞDURU BİZİZ

Türker, Ergenekon tartışmaları hakkında da değerlendirmede bulundu. Ergenekon soruşturması kapsamında, birçok yurtseverin haksız bir şekilde tutuklandığını, yargılandığını kaydeden Türker, “Türkiye’nin demokrasisine gerçekten kasteden bir Ergenekon varsa, bunun en büyük mağduru DSP’dir. Ergenekon olmasa 3 Kasım günü yaşanır mıydı? Ergenekon varsa, telekulakla dikta rejimini kurmak isteyen iktidar neo-Ergenekon’dur” dedi.

Türkiye gündemindeki bir diğer önemli konunun da ‘Demokratik Açılım’  olduğunu kaydeden DSP Genel Başkanı, ekonominin terörü etkileyen bir faktör olduğuna işaret etti. Türker, terör konusuyla ‘Demokratik Açılım’ konusunun birbirinden ayrı değerlendirilmesi gerektiği üzerinde durdu. Terörü çözmek için ‘Demokratik açılım yapıyoruz’ demenin doğru olmadığını ifade eden Türker, “İki sorunu birbirinden ayırmalıyız” görüşünü dile getirdi.

Türker, ‘Dağa çıkınca, demokratik açılım yapılıyor, haklar alınıyor’  izlenimi yaratıldığını, başka kesimlerin de bu yönteme başvurabileceğini ve yasa dışı yollara sapabileceğini söyledi. DSP lideri, Türkiye’de tam demokrasinin yerleşebilmesi için bütün kurumlarda demokratik açılım yapılması gerektiğini anlattı.

İçişleri Bakanı Beşir Atalay’la yaptığı görüşme hakkında da bilgi veren Türker, iktidarın ‘Bir projemiz yok. Henüz partilerle görüşüyoruz. Sonra konuyla ilgili Meclis’te kanun hazırlanacak’ dediğini aktardı. Türker, DSP’nin çözüm için öneriler sunduğunu da kaydetti ve bu çözüm önerilerinin, DSP’nin 1987, 1991, 1995 ve 1999 seçim bildirgelerinde yer aldığını bildirdi. Bu önerilerin “Ekonomik özgürlük için yatırım üreten yatırımlar yapılması”, “İfade özgürlüğünün sağlanması için seçim barajının sıfıra indirilmesi”, “Toprak reformu” olduğunu kaydeden Türker,

“Demokratik Açılım’la ilgili olarak TBMM Genel Kurulu’nda yapılan görüşmeler sırasında önerilerini açıkça ortaya koyan tek parti DSP olmuştur. Genel Sekreterimiz Hasan Erçelebi bunları açıkladı.

Bizim önerilerimiz var. Ancak AKP’nin Demokratik Açılım projesi, servislerin anlaştığı bir projedir. Takvimi onlar bilmiyor, servisler biliyor” dedi.

AKP CİDDİ  DEĞİL...

Türker, TBMM Genel Kurulu’nda yaşanan tartışmaları anımsatarak sözlerini şöyle sürdürdü:

“AKP’nin yaklaşımları gösteriyor ki, AKP ciddi değil. AKP sözcüleri de Genel Başkanı da gerginlik üzerinden politika yaptı. Kilidi açacak anahtarı elinde bulunduran iktidar, kavga ederek konuşmaz.

Başbakan, ‘Şehit cenazeleri üzerinden siyaset yapıyorsunuz’ diyor. Bu söz bir Başbakan’a hiç yakışıyor mu? Geleceği, geçmişin acıları üzerinde değil, birlikte yaşama iradesi üzerinde inşa etmeliyiz. Birlikte yaşama iradesi gösterebilirsek, demokrasinin kurum ve kurallarıyla tam olarak inşa edilmesini sağlarız. Geçmiş, yalnızca ders alınacak bir olgudur ve güncel politikaya asla alet edilmemelidir.”

Hükümet’in uyguladığı ekonomi, sağlık ve eğitim politikalarını eleştiren Türker, hormonlu büyüme rakamlarının gerçeği yansıtmadığını söyledi ve “Türkiye’nin Demokratik Sol kalkınma modeline ihtiyacı var” dedi.

Türker, DSP’nin her türlü yeniliği yapabilecek güçte olduğunu, bu değişim için DSP bünyesindeki her bireyin katkısının büyük önem taşıdığını belirtti ve şunları söyledi:

“Örgütü egemen kılan bir anlayışta, yeni düşünceler, yeni yaklaşımlar kendiliğinden ortaya çıkacaktır. Partimiz lider partisi olmayacaktır. Kadro ve örgüt partisi olacaktır. Değişimi, siz, ben, birlik olup, birlikte gerçekleştireceğiz. DSP’nin felsefesi, değişime öncülük etmekle başlamıştır. DSP’nin kuruluş temelleri 14 Kasım 1985’e değil, 1963’teki işçi hareketine kadar gitmektedir.”

DSP iktidara geldiğinde, AKP iktidarının değiştirdiği ve vatandaşı zora sokan yasaların bir bir yırtılacağını, Türkiye’nin soyulmaktan kurtarılacağını ve AKP’den hesap sorulacağını vurgulayan Türker’in sözleri alkışlarla desteklendi.

Türker, “Hedefimiz, gerçek, kurum ve kurallarıyla gerçek bir demokrasidir. Biz bu hedefleri benimsersek, özümsersek, önümüzde kimse duramaz” dedi.

PARTİMİZ  İÇİN BAŞARI ÖLÇÜSÜ KADINLARIN ETKİNLİĞİ

DSP’nin kadınların siyasetteki etkinliğini önemsediğini anlatan Türker, “Partimizin yönetimlerinde, tabanında görev alanların yüzde 50’si kadınlardan oluştuğu gün, biz tek başımıza iktidarız! Bu bizim ölçümüzdür. DSP’nin yarısı kadınlardan oluştuğu gün, Türkiye bizim ayak seslerimizi dinlemeye başlar” diye konuştu.

“Türker Başbakan!” sloganları üzerine DSP Genel Başkanı “Vallahi söz veriyorum size : Bir DSP’li Başbakan olacak. O ya benim ya da benden sonra gelendir!”

BİZ KİMSENİN JANDARMASI OLMAYIZ

Türker, Demokratik Sol’un önündeki engellerin, Ecevitler partiyi kurduğunda da bulunduğuna dikkat çekti ve “Biz tüm engellemelere rağmen Demokratik Sol olarak, hiçbir egemen gücün partisi olmadık, olmayız! Bizi kimse yönetemez. Demokratik Sol hiçbir zaman boyun eğmedi. Ecevit her zaman ulusal dik duruş sergiledi. Bize, Demokratik Sol’a Amerika emir veremez! DSP emir kulu gibi birilerinin karşısında sus pus oturmaz!”

Hükümet’in ‘Ermeni Açılımı’na da göndermede bulunan Türker, “Karabağ  işgalden kurtarılmadıkça, DSP var oldukça o sınır kapıları  açılamayacak” dedi.

Türker, Ortadoğu ve Kafkaslar’da da yaşanan gelişmeler karşısında iktidarın takındığı tavrı da eleştirdi. ABD’nin sorunlu olduğu ülkelerle ilişkilerinde rol alan iktidarın, ‘Koordinatör olduk’ diye hava attığını söyleyen Türker, “Bunlar, onlar adına jandarma! Biz DSP olarak ulusal duruş içindeyiz. Kimsenin jandarması olmayız. Bunlar, başkasının adına, sorunları çözme adına, dava vekili! Avukat bile değil” diye konuştu.

DSP DEVRİMCİ BİR PARTİDİR

Türker, DSP’nin, Atatürkçü düşünceden asla ayrılmayacağını  kaydetti ve şöyle konuştu: “DSP, evrensel solun değerlerini Türkiye’nin değerleriyle kaynaştırıp, ‘yerli sol’ anlayışı ülkeye yerleştiren partidir. DSP,

sol bir partidir. Başkalarının söylediği gibi sağa kaydırılamaz! DSP, demokratik, devrimci bir partidir. DSP bir kadro ve örgüt partisidir. DSP, bundan böyle, örgütün egemen olduğu, egemen örgütün kadrosunu seçtiği, liderini belirlediği bir parti olacaktır”

DSP’ye iktidar olma sözü veren Türker, sözlerini şöyle tamamladı: “Benim ahdımdır, size borcumdur, DSP’yi hep birlikte iktidara taşıyacağız. Eğer siz varsanız ben de varım! Yoksanız, ben bir hiçim. Bu ülkenin geleceğini hep birlikte inşa edeceğiz. Her biriniz benim, ben hepinizim!”

Türker’in konuşmasının ardından, Türk Halk Müziği sanatçısı Sabahat Akkiraz partililer için sevilen türkülerini seslendirdi.

anamurhaber



Bu haber 979 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,811 µs