HSYK'dan hakimlere uyarı

12 Kasım 2009 17:44 tsi
Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Başkanvekili Kadir Özbek, dinleme kararlarını veren hâkimlere uyarıda bulundu..

Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Başkanvekili Kadir Özbek, dinleme kararlarını veren hâkimlerin endişe taşıdığı belirterek, hâkimlerin kararlarını verirken son derece hassas olmaları istedi. Özbek, Hâkimlere kendi dinleme kararı altına imza atan hâkimi hatırlattı.

Özbek "salt dinlenilme kayıtlarına dayanılarak" yapılan işlemleri uygun görmediklerini belirterek, HSYK olarak maddi delillerin öncelikli olduğunu söyledi.

Özbek HSYK yaptıkları toplantı sonrası gazetecilere açıklamalarda bulundu. Dinleme olaylarının son zamanlara giderek artan bir süreçte devam ettiği belirten Özbek, "Sade vatandaşta bile dinlendiği paranoyası yaratmış daha sonra kurumların içinde girebilecek kadar bir takım kanunsuz hukuksuz dinlemeler noktasına gelmiş iddiaları ile karşı karşıyız." dedi.

SİNCAN HÂKİMİ VE YARSAV BAŞKANI HAKKINDAKİ KONU BİZE İNTİKAL ETTİRİLSİN

HSYK'nın dinleme konularında son derece hassas olduğunun altını çizen Özbek,"Karar mekanizmasında bulunmamızdan dolayı birçok olay nedeniyle önümüze henüz gelmemiş konular hakkında bir değer yargısı ortaya koymamız mümkün değil. Fakat son zamanlarda Sincan Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı ve YARSAV Başkanı ile ilgili basına yansıyan konular kurulumuza henüz intikal etmedi. Disiplin yolu ile kurulumuza intikal ettiğinde gerekli incelemeleri yapacağız. Bunun bir an önce bekletilmeden kurulumuza gönderilmesini bekliyoruz." ifadelerini kullandı.

ADALET BAKANINI ELEŞTİRDİ

Özbek, haziran ayında dinlemelerin, hukuki dayanağının olması gerektiği ve özellikle adalet müfettişlerinin başvurusu üzerine yapılan dinlemelerde sadece teftiş kurulu yönetmenliğine dayandırılmış olmasının kanuna aykırı olduğu açıklamalarında bulunduklarını hatırlatarak, mahkemelerce verilen dinlenilme kararlarının kanununa uygunluğunun yargı süzgecinden geçmesi gerektiğini istediklerini ifade etti.

Adalet Bakanı Sadullah Ergin'i de eleştiren Özbek, "Dinleme kararlarının yargı sürecinden geçirilmesi için yolu Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309. maddesindeki kanun yoluna başvurmaktır. Burada görevli olan Adalet Bakanımızdır. Kendisi kurulun başkanıdır. Kurulun aldığı kararın bugüne kadar Yargıtay denetimine sunulmadığını öğrenmiş bulunuyoruz. Dinlemelerin sürdürüldüğünü görüyoruz. Bu işin de takipçisi olacağımızı sizlere ifade etmek istiyorum. "diye konuştu.

HÂKİMLERE KENDİ DİNLEME KARARINA İMZA ATAN HÂKİMİ HATIRLATTI

Özbek, müfettişler tarafından yapılacak başvurulara dayanılarak verilen kararlarda, hâkimlerin endişe taşıdığını, müfettişin talebini geri çevirmede sıkıntı yaşadıklarını teşkilattan gelen yansımalarla duyduklarını dile getirdi.

Özbek şöyle devam etti: Teşkilatımızdan istediğimiz şudur; hiçbir kaygı, endişe içinde kalmadan kendilerine intikal eden bu ve benzeri başvurularda adil yargılanma hakkı, insan hakları, özellikle yasaya uygun kararların üretilmesi bakımından çok hassas davranmalarını bekliyoruz. Kendilerinden buna uygun davranmalarını da istiyoruz. Sanıyorum teşkilatımız, bundan böyle daha da hassas davranacaktır. Bir kısım kişiler bu söylemimi hâkim ve savcılara talimat gibi değerlendirebilir. Ancak sizlerin de tanık olduğunuz bazı olaylarda hâkim ve savcılarımızın dinleme kararlarını verirken kendi telefon numaralarını da yazdıkları, özensiz davrandıkları ve gerekçesiz, isimsiz, yanlış, sonucu telafi edilemeyecek dinleme kararları verdiklerini gördük ve yaşadık."

Özbek, gazetecilerin, ''Yargının zirvesinde telefonların dinleniliyor olması sizce nasıl bir durum, neyle karşı karşıyayız?'' sorusuna, ''Normal bir durum olsaydı bu soruyu bana sormazdınız.'' cevabını verdi.

Özbek, yine bir soru üzerine salt şüpheye dayanarak dinlenilme kararı verilemeyeceğini belirterek, Ceza Muhakemesi Kanunu'nda hangi koşullarda dinleme kararı alınabileceğinin belirlendiğini söyledi. Özbek, kurula henüz evrak intikal etmediği için dinleme kararının hangi gerekçeyle alındığını bilemediklerini aktardı.
Özbek, ''Bir usulsüzlük tespit edilmesi durumunda dinlemelerle ilgili delil değerlendirmesi nasıl yapılacak?'' sorusunu da şöyle cevapladı: ''Yüksek kurulumuzun ilke olarak kabul ettiğimiz bir konu var. Salt dinleme, tape kayıtlarına dayanarak herhangi bir riskli işlem yapılmasını uygun görmüyoruz. Öncelik bizim açımızdan maddi delillerdir. Kurul olarak, bu uygulamayı sürdüreceğiz.''

Özbek son olarak yargının savunma duruma düşürüldüğünü belirterek bunun sıkıntı verici olduğunu sözlerine ekledi.

 

Bu haber 591 defa okundu.