En Sıcak Konular

Türkiye’ye petrol aratmayan gizli güçler!

0 0 0000 00:00 tsi
Türkiye’ye petrol aratmayan gizli güçler! Yeni Petrol Yasası vesilesiyle Türkiye’nin petrolü üzerine oynanan oyunlar bir bir ortaya çıkıyor. İTÜ Enerji Enstitüsü Müdürü Prof Satman’la yapılan röportaj Türkiye’nin petrol gerçeğini gözler önüne seriyor. Mutlaka okuyun!

İTÜ Enerji Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Abdurrahman Satman: “Türkiye petrol aramıyor” dedi.” Petrolün önemi ve ülkemizdeki petrol üretimi”yle ilgili sorularımızı cevaplayan Prof. Dr. Abdurrahman Satman ile söyleşimiz şöyle sürdü:

Türkiye’de petrol işine ne zaman önem verildi?

– 1954 yılında petrol yasası çıkarıldı. Önce MTA, sonra TPAO kuruldu. Sonra petrol arama işleri TPAO’ya bırakıldı.

Türkiye’de bugüne kadar kaç petrol mühendisi yetiştirildi?

– Ülkemizde petrol mühendisi yetiştiren 2 tane üniversite var. Birisi İTÜ (İstanbul Teknik üniversitesi) diğeri ODTÜ (Ortadoğu Teknik Üniversitesi). Mesela bizde Petrol Mühendisliği Bölümü 1961’de kuruldu. Yaklaşık olarak 46 yaşında. ODTÜ Petrol Mühendisliği bizden 3- 4 yıl sonra kuruldu. Her yıl Petrol Mühendisliği bölümüne 80 öğrenci alınır. Bugüne kadar Petrol Mühendisliğinden mezun olanların sayısı 2000’i bulmuştur. Bunlardan 1100’ü bizden geri kalanı da ODTÜ’ den.

Yetişen petrol mühendislerimizi yabancı şirketler mi kapıyor?

– Türkiye’de Petrol Mühendisi olunca sektörde çalışacağınız iş yeri sayısı sınırlıdır. En başta akla gelen ulusal Petrol kuruluşumuz olan Türkiye Petrol Anonim Ortaklığı (TPAO)’dır. Onun dışında Petrol Mühendisleri aynı zamanda yer altında Petrol’de doğalgaz ve sondaj arama işiyle uğraştığından bu konularla ilgilenen kurumlara da girebiliyorlar. Mesela BOTAŞ’ a girebiliyorlar. MTA’da çalışabiliyorlar. Bunun yanı sıra özel kuruluşlar var. Onlarda çalışabiliyorlar. Artı mezunlarımız bu son 10- 15 yıldan beri Azerbaycan ve Kazakistan’la ilişkilerimizde iyileşti. Oralarda Petrol ve doğalgaz faaliyetleri yoğunlaştı. Oralardaki firmalarda çalışmaya başladılar. Irak’ta çalışanlar var.

Yabancıların daha Petrol Mühendisliğine yeni başlayan öğrencilere burs vererek onları kendi şirketlerine veya ülkelerine götürdüğü doğru mu?

– Doğrudur. Aslında yapılması gereken de budur. Çünkü her kurum kendisine iyi öğrenci olmayı hedeflediği gibi şirketler de iyi Mühendisler seçiyorlar. Mesela Petrol Mühendisliği öğrencisi daha 2. sınıfta okurken, onların performansıyla bilgi ediniyorlar. Burs veriyorlar. Bu aslında olması gereken şeydir. Bir ara TPAO bunu yapıyordu. Hatta MTA yapardı.

Şimdi bu kuruluşlar burs vermiyorlar mı?

– Maalesef vermiyorlar. Aslında bence doğru olanı yapmıyorlar. Bunu yaptığınız zaman iyi öğrencileri kendinize çekersiniz. Okuldan mezun olur olmaz iş verirsiniz. Ondan sonra istediğiniz gibi de yönlendirirsiniz.

Türkiye’de Petrol Mühendisliğini bitirip de işsiz kalan var mı?

– Son yıllarda kesinlikle yok.

Bunun sebebi nedir? Petrol fiyatlarının dörde katlanması mıdır?

– Evet, Petrol fiyatlarının yükselmesi. Aslında ben bir Türkiyeli olarak Petrol fiyatının yükselmesini istemem. Neden istemem? Çünkü biz Petrolü de ithal ediyoruz. Sonuçta ben de bir tüketiciyim. Ve bize pahalıya mal oluyor. Ama bir Petrol Mühendisi olduğumdan fiyatının yükselmesini isterim. Çünkü o zaman bizim de kıymetimiz artıyor. Petrol fiyatları yükseliyor diye bütün şirketler petrol aramaya başladılar. Yeni petrol sahaları alıyorlar. Dolayısıyla sürekli petrol mühendisi alıyorlar. Petrol arama metod ve araçlarını geliştiriyorlar. Eskiden yapmadıkları işleri yapmaya kalkıyorlar. O zaman da Petrol Mühendisliği çekici hale geliyor. Bizim Petrol Mühendisleri son 3-4 yıldan beri, hatta son sınıfa gelmiş bir öğrenci kesinlikle iş teklifi alıyor. Daha doğrusu birkaç teklif aldığından gelen teklifler arasında hangisi cazip diye tercih zorluğu çekiyor.

Siz Petrol Mühendisi yetiştiriyorsunuz. Yetiştirdiğiniz petrol mühendisleri mi çok maaş alıyor siz mi alıyorsunuz?

– Aslında siz bu sorunun cevabını biliyorsunuz, ancak bizden duymak istiyorsunuz. Kesinlikle piyasada iş yapan mühendisler bizden daha çok maaş alıyorlar. Bunun da böyle olması gerekir. Çünkü mesela ABD’de petrol mühendisleri bütün mühendislerden en çok maaşı alırlar. Nedeni de çok basittir. Petrol Mühendisliği yaparken, çok özveri ister. Sondaj yapılan sahaya gitmeniz, kuyu açılırken başında bulunmanız gerekir. Kuyunun başındayken evinizden, çoluk çocuğunuzdan uzak kalırsınız. Yani mahrumiyet vardır. Ya da Karadeniz’de petrol arıyorsanız, orada kuyu açıyorsanız, en az 15 gün denizin ortasında bulunacaksınız.

Devlet petrol sektörüne yeterli önemi veriyor mu?

– Bütçenin büyük bir kısmı petrole gidiyor.

Ama petrol alımına gidiyor. Ben aramayı soruyorum?

– Petrol arama işine yeterli ödenek ayrılmıyor. Son 3 yıldır TPAO’nun petrol arama talebi doğrultusunda bütçeden eskiye nazaran daha fazla pay ayrılıyor. “Yeterli mi?” diye sorarsanız, ben de “Hayır, yeterli değil” derim. Daha fazla ödenek ayırmak gerekir. Çünkü petrol sektörü, çok riskli.

Ama aynı zamanda en kârlı sektör değil mi?

– Hem de çok acayip kârlı bir sektör. Bir riski de o zaten. Mesela 10 tane kuyu delersiniz, yalnız birinden petrol çıkar. Yani onda bir bulma şansınız var.

O bir tane kuyudan petrol çıkması yapılan masrafa değmez mi?

– Tabi ki değer. Adamlar petrol için ülkeleri işgal ediyor. Savaş sebebi oluyor.

Uzaydan çekilen fotoğraflarla petrol yataklarının bulunduğuna dair söylentiler ve haberler var. Siz bu konuda ne diyorsunuz?

– Tek kelimeyle palavra diyorum. Yeryüzüne çıkan sızıntıları gözünüzle de görürsünüz. Ancak yerin bin metre altındaki petrolü kuyu açmadan bilemezsiniz.

Bazı teknikler var ama bütün bunlar yerin altında ne kadar petrol olduğunu göstermez. Çünkü kuyuyu açarsınız, bir süre gerçekten petrol çıkar, sonra su gelmeye başlar. Uzaydan çekilen fotoğraflarla yer küre üzerindeki denizleri, ormanları, dağları tespit edersiniz. Petrol sızıntılarını da uzaydan yakalamanız mümkün. Ama dediğim gibi nerede ne kadar petrol olduğunu uzaydan tespit edemezsiniz.

Petrol yatakları nasıl tespit ediliyor?

– Uzay fotoğraflarından da yararlanılarak, jeologlarla, fizik mühendisleriyle petrol mühendisleri ortak çalışıyorlar. Petrol sektöründe jeofizik teknolojisi çok önem kazandı.

Sismik araştırma nasıl yapılıyor?

– Şuraya bir çukur açarsınız. Çukurun içinde bir dinamit patlatırsınız. Bu dinamit etrafa ses dalgaları yayar. Yeraltına inen ses dalgaları yeraltındaki kaya ve çeşitli formasyondaki maddelere çarparak geri gelirler. Bu gelen ses dalgalarını sizin yüzeyde kaydedebilecek bir teknolojiniz varsa, o seslerin hangi metreden geldiklerini yakalayabilirsiniz. Ve yeraltından gelen dalganın hızına bakarak da yeraltındaki yapının ne olduğunu anlarsınız.

Böylece binlerce metre derinliğin altını tarayabilirsiniz, ama bu tarama size orada petrol olduğunu değil, “Petrolü taşıyabilecek kayaçların formasyonları var mı, yok mu?” hakkında bilgi verir. Yerin altında petrol olup olmadığını öğrenmek için tek yol var. O da bir kuyu delmek. Bir balon düşünün. Nasıl balonu deldiğiniz zaman içindeki basınçlı hava o delikten çıkarsa, petrol de kuyu açıldığı zaman yerden yukarı fışkırır.

Sayın hocam, bütün sınır komşularımızda petrol çıkarken, bizde niye çıkmıyor? Türkiye’de petrol yok mu?

– Bizde de var.

Mesela nerede var?

– Batman’da, Diyarbakır’da, Adıyaman’da, Trakya’da var. Akçakoca’da doğalgaz var. Biliyorsunuz doğalgaz da petrol gibidir. Ancak gaz hafif, petrol olanı biraz ağır ve sıvı haldedir. İkisi de bundan 300-400 milyon yıl önce yaşamış hayvan artıklarıdır.

Petrol bulunan kuyu niçin sonra kapatılır?

– Buna o petrolü işleten şirket veya TPAO karar verir. Yeraltından çıkan petrolün işletmenin giderini karşılayıp karşılamadığına bakarsınız. Eğer rezerv düşük ise, yani kârlı değilse, kapatırsınız. Ya da ilk başta petrol çıkarken, 10 gün sonra kuyudan su gelirse kapatırsınız. Ya da çıkan petrolün kalitesini laboratuvarda inceletirsiniz. Altının ayarı gibi petrolün de kalitesine bakarsınız. Kalitesizse kapatırsınız.

Cumhurbaşkanı Sezer tarafından “Milli çıkarları korumuyor” diye veto edilen “Yeni petrol yasası” hazırlanırken üniversitenizin Petrol Mühendisliği bölümünden, ya da müdürlüğünü yaptığınız Enerji Enstitüsü’nden görüş alındı mı?

– Petrol yasası hazırlıyorsanız, Üniversitelerin Petrol Mühendisliği bölümlerinden kesinlikle görüş alınması gerekirdi, ODTÜ’yü bilmem, ama bizden görüş alınmadı. Hatta Petrol Mühendisleri Odası’ndan bile görüş alınmalıydı. Enerji Bakanlığı, yasa hazırlanmadan bizden de teknik görüş istemedi. Bu tür yasalar hazırlanırken, çok geniş platformlarda, demokratik sivil kuruluşlarınca tartışılması gerekir.

Muhalefet bir yana iktidar partisi milletvekillerinin bile bu yasayla ne getirildiği ve ne götürüldüğünden haberi yokmuş?

– Onu ben bilmiyorum. Bana göre üzerinde uğraşılan bir yasa hakkında tabii ki, herkese soramazsınız. Ancak özellikle bu konunun uzmanlarına, ya da yasa kimi ilgilendiriyorsa, onlara sorulmalı. Mesela Petrol-İş Sendikası’na, Petrol Mühendislerine, Petrol Şirketlerine, Devletin Petrol İşleri Genel Müdürlüğü’ne sorulmalıydı. Bakınız, ilk petrol yasası 1954 yılında çıktı. O yasa çıktıktan sonra birçok yabancı petrol şirketi ülkemize geldi. Petrol Mühendisliği gelişti. Mesela 1969’da Türkiye petrol üretiminde rekor kırdı. O zaman Türkiye’de TPAO ile birlikte Shell ve Mobil vardı. Bu iki yabancı şirket petrol üretiminden çekildiler. Daha karlı olan pazarlamaya girdiler. Onlar üretim işinden çekilince bizim petrol üretimimiz düşmeye başladı. Şu anda Türkiye’nin karasularında petrol arayan yabancı büyük petrol şirketi yok. Türkiye’de petrol üretimi inişte. Mesela Şah Denizi’nin tamamında yabancı petrol şirketleri petrol üretiyor. Türkiye’nin Hazar Denizi’nde 6.75, Şah Denizi’nde yüzde 9 payı var. Keşke daha fazla olsa. Ama Türkiye’nin elinde teknoloji olması lazım.

Şu anda Karadeniz’de kim petrol arıyor?

– Şu anda Karadeniz’de petrol arayan yabancı şirketler. TPAO ortaklığında yapılıyor ama, esas yatırımı yabancı şirketler yapıyorlar. Çünkü teknoloji onlarda.

Biz o teknolojiye niçin sahip değiliz?

– Bütçeden petrol arama teknolojisini geliştirmek için pay ayıracaksınız. Ülkemizde petrolün çıkmasını hepimiz isteriz. Denizde bir kuyu sondajının maliyeti 200 milyon dolar Türkiye Cumhuriyeti devletinin 1 yılda petrol aramaya ayırdığı para 400 milyon dolar.

Ama Türkiye’nin borç faizine ödediği 45 milyar dolar değil mi?

– O ayrı. Konu değişti. Konu “Türkiye acaba parayı bulabilir mi?” olursa soru değişir. Türkiye’nin 400 milyar dolar borcu var. Bunun yarısı iç borç, yarısı dış borç.

Karadeniz’de ne kadar petrol olduğu tahmin ediliyor mu?

– Hayır, edilemiyor.

Ya Akdeniz de?

– Bana göre o da palavra. Yani Rumların yaptığı çirkin siyaset. Kuyu deldiğiniz zaman petrolü konuşmaya başlar, “Burada petrol var” dersiniz. “Bunun rezervi ne kadar?” denildiğinde bir kuyu ile yetinemez, yanına yeni kuyular açarsınız. Belki yüzlerce kuyu.

Türkiye Cumhuriyeti tarihi boyunca ne kadar petrol kuyusu delindi?

– Çok güzel bir soru. Geçen hafta Amerika’daydım. Yalnız Texas’ta bir petrol sahasında delinen kuyu sayısı 44 bin tane. Texas, Türkiye’den küçük bir eyalet.. Bahsettiğim, Texas’ın içinde bir petrol sahası rakamı.

Texas’ın içinde en az 50 tane petrol sahası var. Türkiye’de Cumhuriyet tarihinde delinen kuyu sayısı 3 bin 300 tane. Bu da çok az kuyu demek. Yani Türkiye’de petrol aramaya bütçe ayrılmıyor. Petrol aramaya para ayırıyorsunuz. kuyu deliyorsunuz. Üretiminiz artıyor 3- 4 yıl sonra etkisini görüyorsunuz. Delinen kuyu sayısı arttıkça, petrol üretimi de artmıştır.

“Ne kadar ekmek o kadar köfte” gibi mi?

– Aynen öyle. 1954’de yasa çıkmış, sonra petrol araması başlamış.1969 yılında Türkiye’de petrol üretiminde rekor kırılmış. Yıllık üretimimiz 3,5 milyon tona çıkmış. Buda Türkiye’nin yıllık petrol ihtiyacının 3’te 1’ini karşılıyormuş. Şu anda yıllık tüketimimiz 30 milyon ton, üretimimiz ise neredeyse 2 milyon tona indi. Yani yerli üretimle ihtiyacımızın 15’te 1’ini ancak karşılıyoruz. Üretim azaldı, tüketim arttı. Bu arada petrol fiyatları da acayip arttı.

Sizce petrol üretimine niçin önem vermiyoruz?

– Bunu hükümete sormanız lazım. Bu sorunun muhatabı ben değilim. Petrol çok stratejik bir enerji kaynağıdır. Ülke olarak da petrole bakarken dikkat etmeniz gerekir. Çevremize bakıyoruz, Irak; petrol yüzünden işgal edilmiş durumda. Suudi Arabistan petrolü, Amerikalıların elinde. İran; elindeki petrolü yabancılara kaptırmamak için mücadele ediyor. Gönlümüzden ülkemizin işgal edilmesi geçmez ama bütün olaylar petrol üzerinde düğümleniyor.

Bazıları “ülkemizden petrol çıkarsa burayı da işgal ederler” diyorlar ve petrol çıkmaması için dua ediyorlar. Siz ne diyorsunuz?

– Siz zayıf olursanız her şeyi yaparlar. Ülkemizin kuvvetli olması lazım.

Petrol üretimimizin artması ve güçlü olmamız için gençlerin milli şuurla yetiştirilmesi, bunun için de milli bir eğitim verilmesi gerekmez mi?

– Elbette gerekir. Ancak bunu da hükümete sormak lazım. Çünkü eğitim sistemi hükümetten hükümete değişiyor.

Size göre hükümetin ne yapması gerekiyor?

– Hükümet diyecek ki: “Kardeşim, ben petrol olayını önemsiyorum. Ülkemde her yerde petrol arayacağım, bulacağım, yeraltından çıkaracağım. Doğalgazı çıkaracağım.” Yani önce hükümet buna karar verecek, kararlı olduğunu ispatlamak için de bütçe ayıracak. Bugün ülkemizde Trakya bölgemizde doğalgaz üreten yerli ve yabancı bir yığın şirket var.

Ne yapıyor bu şirketler?

– Doğalgaz üretiyorlar. TPAO doğalgaz üretiyorlar. Yani özel şirketler ve devletin resmi kurumu doğalgaz üretiyor. Şu anda Trakya’da 20’ye yakın doğalgaz sahası var.

Türkiye’de var olan petrolün çıkarılmasını kimler istemiyorlar?

– Var olan petrolün çıkarılması hepimizin işine yarar.

Ben çıkarılmasını istemeyenleri sormuştum?

– Ben de sorunuzu anladım ancak tersine cevap verdim. Var olan petrolün çıkarılmasını istemeyenler, Türkiye’nin kötüye gitmesini isteyenlerdir. Petrolü çıkardığımızda Türkiye zenginleşecek. Türkiye’nin zenginleşmesini istemeyenler var.

Petrol ihtiyacımızı karşılamak için neler yapmalıyız?

– Biraz önce dediğim gibi petrol aramaya önem vermeliyiz. Kendi petrolümüzü kendimiz bulmalı ve çıkarmalıyız. Bunun başka çıkar yolu yoktur. Bunu yapmazsanız, bir zamanlar Turgut Özal’ın yaptığı gibi kolaycılığa kaçar; “Ben dışardan daha ucuza petrol alacağım” der, petrol aramaktan vazgeçersiniz. Bu da bir yoldur, ama çıkar yol değildir. Türkiye’de bazı insanlar hala böyle düşünüyorlar. “En ucuz hangisiyse onu Türkiye’ye getiririm” diyorlar. Petrolde aynı şeyi söyleyemezsiniz. Katma değeri de hesaba katmanız lazım. Türkiye’de petrol üretmek pahalı gibi görünse de, üretim aşamasında harcanacak para ülkemizde kalacaktır. Bu çok önemli bir olaydır. Yani petrol üretimine önem vermemiz gerekir.

Petrol ve enerji üretimi konusunda önemli ödüller konularak, yarışmalar düzenlenerek mucitler yetiştirilemez mi?

– Elbette yetiştirilir. Yeter ki istensin. Bunun devletin Milli Eğitim Politikasıyla da ilgisi var. Maalesef bizde hükümetler değişince devletin eğitim politikası da değişiyor.

Röportaj: Selami Çalışkan - MİLLİ GAZETE



Bu haber 7,157 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler

    6,606 µs