En Sıcak Konular

'Aynı görüntüleri görmek istemiyoruz'

23 Ekim 2009 18:44 tsi
'Aynı görüntüleri görmek istemiyoruz' Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, terör örgütü PKK üyelerinin teslim olması sırasında yaşananlara ilişkin, ''İlk kafiledeki görüntülere tekrar şahit olmak istemiyoruz'' dedi.

Başbakan Erdoğan, Akdeniz Parlamenterler Asamblesi Genel Kurulu açılışından sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Bir gazetecinin, ''Avrupa'dan PKK'lı bir grubun bu ayın 28 Ekimde İstanbul'a geleceği söyleniyor, doğru mu?'' sorusu üzerine Erdoğan, 28'i gibi bir tarihin söz konusu olmadığını söyledi.

''İlk kafiledeki görüntülere tekrar şahit olmak istemiyoruz'' diyen Erdoğan, bir bayram sevinci gibi, bir dostun bir dosta kavuşması gibi yaklaşımları da doğru bulmadığını kaydetti.

Başbakan Erdoğan, o bayram sevincinin evlerde yaşanabileceğini, orada karşılanabileceklerini vurgulayarak, şöyle devam etti:
''Aksi takdirde bunlar daha sonra bir bölücü terör örgütünden koparak, Eve Dönüş Yasası çerçevesinde olayları değerlendirirken, dikkat edin ifadelerimi seçerek söylüyorum, yargımızın bunları suçsuz bulması sebebiyle bu işte serbest bırakma sürecini görüyoruz. Bu serbest bırakıldıktan sonra atılan adımlar, planlanan eylemler bizi düşündürüyor. Çünkü bunları tahrik ederek, bunların üzerinden bir devşirme gayreti içerisine girmeyi doğru bulmuyorum. Bu, birlik, kardeşlik sürecine de hizmet etmez. Bu yaklaşım tarzı yanlıştır. Bırakalım gelen insanlar ailelerinin yanına geçsinler. Normal hayata değil de yine anormal süreç için bunları bir figüran olarak kullanma gayreti içerisine samimi düşünce içinde olmayanlar girerse, bu bizi de üzer, ülkemizin diğer kesimlerini de üzer.''

İSRAİLLİ PARLAMENTER İLE KONUŞMASI
Bir gazetecinin, ''Genel kurul açılışındaki konuşmanızın ardından yanınıza gelen İsrailli parlamenter ile ne konuştunuz?'' sorusuna de Başbakan Erdoğan, bu kişinin kendisine, ''Onlar da çocuk öldürüyor'' dediğini anlattı.

Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:
''Benim de söylediğim şu; Onlar da öldürüyor, ne kadar öldürüyor, siz ne kadar öldürüyorsunuz. Bunlar savunmasız insanlar. Kullandığınız fosforlu bombalar. Yani bunlar orantısız güç noktasında kalkıp da Filistin'le mukayese edilebilir mi? Yani Filistin'in savunma noktasında gücü nedir, diğerlerinin, İsrail'in savunma imkanı, gücü nedir? Bugün İsrail'in dünyada farklı bir yeri var. İsrail dünyada nükleer silahı olan bir ülke durumunda. Başka bir şey söylemeye gerek var mı? Ben bunu gizleyeyim mi? Yani ben aramızdaki münasebet sebebiyle söylemeyeyim mi? Ben rüşvet-i kelamdan pek hoşlanmam. Gerçek neyse bu gerçeği söylemek zorundayım.''

HİÇBİR ÜLKE TERÖRE KAYITSIZ KALAMAZ
Akdeniz Parlamenterler Asamblesi 4. Genel Kurulu'nun açılışında konuşan Erdoğan, kıtaları, kültürleri ve medeniyetleri buluşturan İstanbul'un, aynı zamanda denizlerin, Akdeniz'in ve Karadeniz'in kesişme noktasında bulunduğunu söyledi.

Bugün Akdeniz'e kıyısı bulunan 21 ülke arasında dil, din, kültür, sosyal doku, ekonomik gelişmişlik, siyasi yapılanma gibi farklılıklar bulunmasına rağmen Akdenizli olmanın, birbirini anlamanın, işbirliği yapmanın ve dayanışmanın ortak paydası olduğunu ifade eden Erdoğan, Akdeniz'in herkese eşit fırsatlar sunduğunu, çevresindeki tüm ülkelere zengin imkan ve potansiyeller sağladığını aktardı.

Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Ancak fırsatlar kadar tehditlerin de ortak olduğu biliniyor. Terörizm, iklim değişikliği, çevre kirliliği, başta insan kaçakçılığı ve yasa dışı göç olmak üzere sınır aşan suç örgütlerinin faaliyetleri ile yabancı düşmanlığı ve hoşgörüsüzlük, tüm dünya için olduğu gibi Akdeniz ülkeleri için de tehdit teşkil ediyor. Günümüzün siyasi sorunlarının önemli bir bölümünü Akdeniz havzası ve buna mücavir bölgelerdeki ülkeler arasında yaşanan ihtilaflar oluşturuyor. Orta Doğu'daki çözümsüzlük ve Balkanlar'daki kırılgan güvenlik ortamı olarak söylüyorum, yakınımızdaki diğer bölgelerdeki sorunlar, Akdeniz havzası üzerindeki Akdeniz'in güneşini gölgeleyen riskler olarak varlığını sürdürüyor. Bu tablonun Akdeniz'i barış ve istikrar havzasına dönüştürme yolundaki tüm çabalara sekte vurmayı sürdürdüğü muhakkaktır.''

Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti:
''Bugün acil çözüm bekleyen meselelerimizle mücadelede ne tek bir ülke ne grup ülkelerin çabaları yeterli oluyor, olamaz da... Akdeniz havzası da küresel anlamda yüz yüze geldiğimiz sınamaların yansımalarından hiçbir şekilde muaf değildir. Sorunlarımızın üzerine kararlılıkla birliktelik ruhu içerisinde gitmek zorundayız. Sorunları diplomasi, diyalog ve müzakere yoluyla çözüm yoluna koymak zorundayız. Akdeniz'e kıyısı olan hiçbir ülke, bu bölgede hangi ülke olursa olsun terör örgütlerine, terör eylemlerine karşı kayıtsız kalamaz, kalmamalıdır.''

ÖNLEM ALINMAZSA YARIN ÇOK GEÇ OLACAK
Başbakan Erdoğan, terör eylemleriyle ilgili olarak, "Bugün terör karşısında kararlı ve dayanışma içinde bir önlem alınmazsa, yarın çok geç olacaktır. Bugün terörün lokal olduğu zannıyla mesele gündeme taşınmazsa, yarın uluslararası boyut kazanan eylemleri önlemek çok daha güç olacak. Aynı şekilde Akdeniz'in diğer bir köşesinde yaşanan ve Akdeniz ile birlikte Orta Doğu'daki sorunların en temel nedeni olan Filistin meselesinin karşısında kayıtsız kalmak asla mümkün değildir. Böyle bir lüksümüz de yok. Bir Akdeniz şehri olan Gazze'de olup bitenler sadece Gazze'de yaşayanları etkilemekle kalmıyor, tüm bölgeyi, tüm Akdeniz'i etkisi altına alıyor. Gazze'deki drama sessiz kalarak, duyarsız kalarak, orada hala yaşanmakta olan trajediye gözlerimizi kapatarak, kulaklarımızı tıkayarak, Akdeniz'i bir barış gölü haline getiremeyiz. 1500 insanın ölümü, çocuk, kadın, savunmasız insanlar, 5 bin yaralı insan ki bunlar benim ülkeme de geldi. Ben bu yaralıları gördüm. Bunları kitle imha silahları ile vurmaya yönelik adımlara karşı sessiz kalınamaz. Bu insani bir sorundur ve insani olarak tavrımızı ortaya koymamız gerekiyor" şeklinde konuştu.

FİLİSTİN'İN DE GÜVENLİĞİ ÖNEMLİ
Bölgedeki her ülkenin güvenliğinin herkes için azami derecede önemli olduğunu ifade eden Erdoğan, İsrail'in güvenliği ne kadar önemliyse Filistin'in güvenliğinin de o kadar önemli olduğunu söyledi. Erdoğan, "Bölge ülkelerinin dayanışması ve meselede adil yapıcı bir tutum izlemesi, Filistin meselesinin çözüm yoluna koyulmasına eşit katkı sağlayacaktır. Bugün Gazze'ye gıda ve ilaç çok zor bir şekilde girebiliyor, ama inşaat malzemesi giremiyor. Evleri yıkılmış, altyapısı tamamen çökmüş Gazze'de hala insanlar çadırda yaşıyor. Buna sessiz kalma hakkımız var mı? Kendimiz gayet lüks konutlar içinde yaşayacağız, ama öbür tarafta insanlar böyle çadırlar içinde yaşamaya mahkum edilecek. Bu, ha Gazze ha Afrika olmuş, hiç fark etmez. Ben bir örnek veriyorum Akdeniz'de olduğu için" diye konuştu.
 
aa



Bu haber 544 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,994 µs