Bakan Günay'dan geri adım sinyali

16 Ekim 2009 19:50 tsi
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Türkiye'nin bütün dünyada barış istediğini belirterek, ''Gerdirici yaklaşımlar, gerdirici yayınlar, diziler, filmler... Bunlardan sakınırsak iyi olur diye düşünüyorum'' dedi.

Burdur Valisi İbrahim Özçimen'i makamında ziyaret eden Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Bakan Günay, bir gazetecinin yayımlanan bir dizi filmin İsraillileri kızdırdığını belirtmesi üzerine, Türkiye'nin şu an Ermenistan ile arasındaki tarihi tartışmayı sona erdirmeye çalıştığına dikkati çekti. ''İsrail'le millet olarak hiç bir sorumuz yok'' diyen Bakan Günay, İsrail'in Türkiye sınırlarından çok uzakta olduğunu kaydetti. İsrail'in komşularıyla sıkıntılar yaşadığını, zaman zaman dünya kamuoyunu rahatsız eden görüntüler yaşandığını belirten Bakan Günay, şöyle konuştu:

''Hangi taraf haklı tartışmasına ben girmek istemiyorum ama savaşta her zaman her iki taraf da haksızlık yapabilir. Bir bölgede bir gerginlik, savaş varsa orada yanlış tek tarafta olmaz veya bunun mutlaka sivil insanlara olumsuz yansımaları olur. Bizim sanatçılarımız, dizilerimiz yangına körükle gitmemeli. Zaten İsrail yönetiminin bölgede yaptığı yanlışlıklara Türkiye, siyasetinin ve devletinin en üst düzeyinden gereken uyarıyı yapıyor. Dizilerin de arkadan bir gerdirmeyi sürdürmesini, sanki Türkiye toplumunda bütünüyle halklar arasında sorun varmış gibi görüntü yaratılmasını doğru bulmam.''

Türkiye'nin bütün dünyada barış istediğini vurgulayan Bakan Günay, Mustafa Kemal Atatürk'ün 'Yurtta sulh cihanda sulh' sözünün gelişmenin, kalkınmanın en tılsımlı sözü olduğunu belirtti. Barış ortamında kaynakların doğru kullanıldığını ifade eden Bakan Günay, ''Bu tür gerdirici yaklaşımlar, gerdirici yayınlar, diziler, filmler... Bunlardan sakınırsak iyi olur diye düşünüyorum. Zaten biz Türkiye Cumhuriyeti hükümeti sadece kendi ülkesinde değil, çok daha uzak bölgelerde bir yanlışlık varsa ses çıkartıyoruz. Gereken müdahaleyi zaten yapıyoruz'' diye konuştu.

-''KAZILARA YENİ DEĞERLENDİRME KRİTERLERİ GELİYOR''-

Bakanlığının çalışmalarından da söz eden Bakan Günay, bazı yerli ve yabancı ekipler tarafından yürütülen kazıların çok ağır işlemesinden yakınarak, bunları daha yüksek tempoya kavuşturmak istediklerini söyledi.

Türkiye'de 48 yabancı ekibin yürüttüğü kazı bulunduğunu anlatan Günay, yabancı ekiplerin yürüttüğü kazıların Türkiye'nin tanıtımına önemli katkılar sağladığına işaret etti. Bakan Günay, ancak son zamanlarda Türkiye'deki üniversitelerin de kazı alanı almak için ciddi talepte bulunduğunu belirtti. Bu nedenle yeni bir performans değerlendirmesi hazırladıklarını aktaran Günay, ''Sagalassos gibi başarılı çalışmalara biz de teşekkürle katılıyoruz ama bazı yerlerde kazı yapıldığı yapılmadığı belli değil. 15 gün içinde aç-kapa yapılıyor. Onları da yeniden mercek altına aldık. Yeni bir değerlendirme hazırlıyoruz. Yapılan yayınlar, hazırlık çalışmaları, çalışma süreleri, koruma önlemleri açısından kriterler oluşturacağız. Kazılara başlarken bilimsel değerlendirme heyeti olduğu gibi kazı sonunda da kontrol yapacak bir bilimsel heyet oluşturacağız'' dedi.

Günay, insanlığın emaneti olan bu kazı yerleriyle ilgili ciddi değerlendirme yapılması gerektiğini vurguladı. Bakan Günay, devam edecek, değiştirilecek, temposunu yükseltmesi için uyarı yapılacak kazı yerlerini ya da uyarıya rağmen temposunu değiştirmeyenleri belirlemek üzere performans değerlendirme kriterleri hazırlayacaklarını bildirdi. Kazıları çok önemsediklerini bu yüzden 500 bin TL'lik genel bütçeyi ek ödeneklerle 25 milyon TL'ye kadar çıkardıklarını aktaran Bakan Günay, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Asıl işimize dönmeye çalışıyoruz. Havai fişek atmıyoruz. O işlere kaynak ayırmıyoruz. Ek ödeneklerden kaynak bulmaya çalışıyoruz. Çünkü bu zenginlikler Türkiye turizminin marka değerini de yükseltecek. Deniz her yerde var ama Sagalassos her yerde yok. Kibyra her yerde yok. Perge, Hacılar her yerde yok. Tarihe çok daha yüksek bir duyarlılıkla sahip çıkıyoruz. Dönem ayrımı yapmıyoruz. İster Selçuklu kervansarayı olsun, ister Osmanlı külliyesi olsun, ister Roma bazilikası olsun, ister Pagan tapınağı olsun. Hepsi bizim topraklarımızda tabiatın veya yaratanın bize emanetidir.''

-''İMPARATORLAR İSTANBUL'DA BULUŞACAK''-

Bakan Günay daha sonra Burdur Müzesi'ni gezdi. Burada kendisine Sagalassos Antik Kenti'nden çıkartılan imparator Marcus Aurellius ve Hadrian heykelleri tekrar gösterildi.

Müzeye daha önce de birkaç kez gelerek bu heykelleri gördüğünü ve her görüşünde ayrı bir mutluluk yaşadığını söyleyen Bakan Günay, Türkiye genelinde bulunan imparator heykellerinin 2010'da İstanbul'da sergilenmesine yönelik bir projesinin bulunduğunu belirtti. Böyle bir sergi açılması halinde çok fazla yabancının İstanbul'a geleceğini dile getiren Günay, daha sonra cep telefonuyla Aurellius ve Hadrian heykellerinin fotoğraflarını çekti. 
 
aa

Bu haber 685 defa okundu.