Yemekte Sarı Gelin sohbeti

16 Ekim 2009 08:42 tsi
Türkiye Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Ermenistan Cumhurbaşkanı Sarkisyan 8 saatlik Bursa’ ziyaretinde ne konuştular? Fatih Çekirge yazıyor...

Fatih Çekirge / Hürriyet

Türkiye Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Ermenistan Cumhurbaşkanı Sarkisyan 8 saatlik Bursa’ ziyaretinde ne konuştular?

Şeref tribününde bir yandan maçı bir yandan iki cumhurbaşkanı’nı izlerken gazetecilik damarlarımı tetikleyen soru işte buydu...
Onlarca yıla yayılmış öfke, nefret, husumet, korku ve karşılıklı kapatılan kapılardan sonra Bursa’daki tarihi görüşmenin detaylarına yavaş yavaş ulaşıyorum...
Sarkisyan Bursa Havaalanı’na indikten sonra şehre gelirken yeni yapılan o muazzam otoyoldan ciddi şekilde etkileniyor. Ve daha sonra, ilk fırsatta Gül’e bu otoyolları soruyor:
“Sayın Gül, ne kadar muazzam yollar. Bunları siz mi yapıyorsunuz?”
Cumhurbaşkanı konuğuna gülümseyerek şu cevap veriyor:
“Elbette biz yapıyoruz. Hatta bunu yapan müteahhitlerimiz başka ülkelere de bundan daha büyük ve uzun yollar yapıyor.”
Doğrusu bu soru beni etkiliyor... Neden mi?
Daha önce Erivan’daki maçı izleyen bir gazeteci olarak havaalanından kente giderken gördüğüm yollardaki bakımsızlık bu sorunun ne anlama geldiğini çok daha iyi gösteriyor...
Ve şimdi daha iyi anlayabiliriz ki “yersiz korkular” içindeyiz...
Yaptıklarımızı ve gücümüzü yeterince göremiyoruz...

YEMEKTE ERMENİ BESTECİLER

Cumhurbaşkanı Gül, Sarkisyan’a bir de özel yemek veriyor...
Yemekte Ermeni besteci ve güftecilerinin şarkıları da çalıyor...
Hatta bir ara Bursalı bir Ermeni’nin güftesi de dinletiliyor...
Yani sıcak bir dostluk atmosferi...
Tam bir konukseverlik...
Ve bir ara Sarı Gelin türküsü çalıyor...
İşte bu sırada Gül, Sarkisyan’a soruyor:
- Sarı Gelin bizde anonimdir. Sizde de öyle mi?
Sarkisyan:
“Evet bizde de anonimdir. Sarı bizde dağ demektir. Yani dağlı kız anlamına gelir.”
Sarkisyan bu sözü söyledikten hemen sonra gülümseyerek şöyle diyor:
“Sayın Gül, bakar mısınız? Türkülerimizin, şarkılarımızın, güftelerimizin ve yemeklerimizin ne kadar ortak bir tadı var...”
Evet bu diyalog tarihe geçmelidir...
Bu yüzden altını çizerek aktarıyorum...
Bir de şeref tribününden çok ilginç ve kısa bir diyalog...
Halil Altıntop ilk golü atınca Sarkisyan Gül’e dönerek şunu soruyor:
“Sayın Cumhurbaşkanı ‘Altıntop’ ne demek?
Gül cevap veriyor:
“Altın ve top”
Bu sözcükler Ermenice’ye çevrilince Sarkisyan gülerek şöyle diyor:
“Golü atana bakın. Soyadında hem top var, hem altın. Hepsi bir araya gelmiş.”
Erivan’da Cumhurbaşkanı Gül’le başladığımız, İsviçre’de imzaladığımız ve Bursa’da tarihi bir atmosfere dönüştürdüğümüz Ermenistan açılımının Bursa’daki 8 saatlik diplomasi trafiğinden bu önemli diyaloglar süzülüyor...
Bu diyaloglar bana göre Türkiye’nin yeni ufuklarına doğru açılan barış diplomasisinin işaret fişeğidir...

 

Bu haber 420 defa okundu.