İsrail'in gözü bu tarihi geçitte!

0 0 0000 00:00 tsi
İsral'in yıktığı El-Mağaribe Kapısı'na giden geçit ne ifade ediyor ve yıkımı neden Mescid-i Aksa için tehlike teşkil ediyor? İşte cevabı... Hem de fotoğraflarıyla... iyibilgi galeri

Mescid-i Aksa, Kudüs’te Eski Semt’teki Muraya tepesinde, büyük bölümü açık geniş bir alanda yer almaktadır. Mescid-i Aksa’nın ön kısmında, kurşuni renkli kubbeye sahip ana musalla vardır. Arka kısmında ise altın rengiyle Kubbetu’s-Sahra yer almaktadır. Mescid-i Aksa sadece bu iki binadan ibaret değildir. Bilakis, surlarla kuşatılan alanın tamamı Mescid-i Aksa’dır. Mescid-i Aksa’nın surlarının üzerinde dört minare ve ondört kapı vardır. Bunların en eskisi ve en önemlisi, El-Mağaribe Kapısı’dır.

El-Mağaribe Kapısı, Mescid-i Aksa’nın batı duvarındadır ve bu kapıya, kapıya bitişik olan tepecik üzerine kurulan ve yerden yavaş yavaş yükselen bir geçitle ulaşılmaktadır. Bu nedenle, o tepe ve geçit Mescid-i Aksa’nın ayrılmaz bir parçası sayılmaktadır. Geçit, Kudüs kentinin surlarındaki yine El-Mağaribe adlı kapıdan veya Eski Semt’ten gelenlerin Mescid-i Aksa’nın El-Mağaribe kapısına ulaşmalarında kullanılmaktadır. Her iki El-Mağaribe kapısı da ismini bulundukları bölgenin adından almıştır. Çünkü o bölgeye, El-Mağaribe (Mağripliler) Mahallesi denilmektedir. Çünkü bu bölge, 1187 yılında Selahaddin Eyyubi’nin Kudüs’ü fethiyle şehre gelen Mağriplilerin (Kuzey Afrikalıların) yerleştiği bölgedir.

İsrail 1967 yılından itibaren El-Mağaribe Mahallesi’ni gasbetti. Çünkü bu mahalle, Burak Duvarı’na  bakmaktadır. Yahudiler bu duvara, “Ağlama Duvarı” diyorlar ve sözde Heykel’in/Süleyman Tapınağı’nın batı duvarının bir parçası olduğunu öne sürüyorlar. İsrail, Mescid-i Aksa’nın çevresini Yahudileştirme ve Kudüs ve El-Aksa’daki İslam izlerini silme politikası çerçevesinde bu mahalleye haksız yere el koyduktan sonra bölgedeyi tamamen yıktı ve yerle bir etti, “Ağlama Alanı”na dönüştürdü.

İsrailliler, o zamandan beri Müslümanların bu duvara yaklaşmasını ve El-Mağaribe Kapısı’nı kullanmasını yasakladılar. 1967’den itibaren Mescid-i Aksa’nın ana musallasına bitişik bu tarihi kapının anahtarlarını Müslümanlardan aldılar ve kapıyı, sadece Yahudileri ve gayrımüslim turistleri Mescid-i Aksa’ya sokmada ve İsrail polisinin ve özel kuvvetlerinin Mescid-i Aksa’ya baskınında kullanmaya başladılar.

El-Mağaribe Kapısı Mescid-i Aksa’nın batı duvarındaki kapılardan biridir

Mescid-i Aksa’ya yönelik saldırılar bununla bitmedi. Sözde tapınağın izlerini aramak için yapılan kazılar, Burak Alanı’ndan (eski El-Mağaribe Mahallesi’nden) başlayarak Mescid-i Aksa’nın batı duvarına ve içine kadar uzandı. Yine, Mescid-i Aksa’nın batı duvarı boyunca tüneller açıldı ve bazılarında Yahudi havraları kuruldu.

Kazı çalışmaları El-Mağaribe Kapısı’nın üzerinde bulunduğu tepenin altını gevşetti ve geçidi tutan duvarın bir bölümü (100 metre genişliğinde) 15 Şubat 2004 tarihinde çöktü. İsrailliler, çöken kısmı onarmak veya İslami vakıfların onarmasına izin vermek yerine, İslami eserler içermesine aldırmadan duvarın ve tepenin çöküntülerini ortadan kaldırdılar. İsrailliler, geçen yıl bu tarihi geçidi yıkma kararı aldıklarını ilan ettiler. Bu, 1976’dan beri Mescid-i Aksa’ya yönelen en büyük tehdit demektir.

Geçit ve toprak tepe, Mescid-i Aksa’nın ayrılmaz bir parçası olmanın ötesinde, Emscid-i Aksa’nın batı duvarına payanda teşkil etmektedir. Yani yıkılması, Mescid-i Aksa’nın temellerine zarar verecektir.

İsrail’in El-Mağaribe Kapısı’na giden geçidi ve üzerindeki tepeyi yıkma girişimi, Mescid-i Aksa’ya bitişik olan “Ağlama Alanı”nı genişletme planları çerçevesinde gerçekleşmektedir. İsrail’in, İsrail polisinin Mescid-i Aksa baskınlarını kolaylaştırmak için bu geçit yerine Ağlama Alanı’ndan El-Mağaribe Kapısına giden yeni bir geçit inşa edeceği belirtilmektedir.

Mescid-i Aksa’yı yıkma ve sözde Süleyman Tapınağı’nı inşa etme planları yanında, biri “Ağlama Alanı”na olmak üzere Mescid-i Aksa’nın dört kenarına sözkonusu tapınağı yüksek direkler üzerine inşa etme düşüncesi de bulunmaktadır. Bu şekilde sözkonusu tapınağın, Kubbetu’s-Sahra’dan daha yüksek ve daha büyük olması ve Mescid-i Aksa’ya tüneller ve geçitler yoluyla bağlanması hedeflenmektedir.

Dünya Bülteni

Bu haber 319 defa okundu.