7'inci Mühür: Beyaz Şah nerede?

30 Eylül 2009 11:24 tsi
Siyahlar Azrail'deydi: Mühür açılıyor! iyibilgi Ankara

“Yedinci Mühür”, (‘The Seventh Seal veya yönetmenin orijinal ismiyle “Det sjunde inseglet”) oldukça eski bir film. 1957 yapımı. Ancak şöhreti ve yarattığı etki, onu yıllardır toz tutmaktan koruyor.

---

 

---

Kısaca denebilir ki, sinema tarihi içinde gayet önemli bir film. Yönetmeni  Ingmar Bergman. O da şöhretli bir yönetmen. 2007 yılında hayatını kaybetti. Filmin detaylarına veya teknik özelliklerine girmeyeceğiz. En kaba haliyle konusu şöyle:

Haçlı seferlerine katılmış bir şövalye evine dönerken, Azrail tarafından yolu kesilir. Ve hayatı için satranç oynamaya başlarlar.

---

---

 

Elbette konu bu kadar değil. Ama görüldüğü gibi, iki satırlık özet bile filmin ne denli güçlü ögelerden oluştuğunu gösteriyor.

Ama burada bizim ilgi konumuz satranç! Veya şöyle söyleyelim, sembolize ettikleri. Şimdi denebilir ki, bu kadar küresel ve ulusal olay yaşanırken, bu öykü nereden çıktı?

Filmin ana temalarından olan o satranç taşları kısa süre önce satışa çıkarıldı. Bir müzaeyede de tam 143 bin dolara alıcı buldu. Doğrusu “Azrail’in oynadığı”, elinin değdiği taşlar bu fiyata deyebilir.

Şakası bir tarafa, haber bu. Bu özel satranç yeni sahibini buldu ve tabii küresel medya da buna ilgi gösterdi. (Her ne kadar Türkiye’de minik bir-iki haberle kalsa da)

Bununla beraber ortaya çıktı ki, o efsanevi satranç taşlarının bir tanesi eksik! Beyaz Şah! Doğrusu bu garip bir durum..

İlk akla gelen oyunculardan veya filmi çekenlerden birinin hatıra olarak bu taşı alması. Ama bu durumda, ölmeden evvel Bergman’ın bunu söylemesi gerekirdi.

İhtimaller çoğaltılabilir ki, bunların içinden bir tanesi zaten “resmi söyleme” dönüşmüş durumda. Film çekimleri sırasında bu taşın hasar gördüğü ve kaybolduğu. Ya da atıldığı! Ki pek mantıklı değil. Yine de inanılan bu.

Tabii pek kibar bulunmayan bir satranç geleneği de gerçekleşmiş olabilir. Yani bir oyuncunun, ki bunun kazanan olması gerekiyor (!) rakibin kralını zaferin nişanesi olarak alması. Yani Beyaz Şah’ı.

O halde soru şu: Beyaz Şah’ı Azrail mi kullanıyordu, şövalye mi? Aslında uygun olan “kara” taşların Azrail’in olması.

Filmdeki satranç sahnelerine ilişkin ilk kareler ilginç. Taşlar oyuncuların önünde değil! Tahta yan duruyor.

---

---

Sonra normala dönüyor. Yani hangi renk taşın hangi oyuncuya ait olduğunun belirlenmesinden sonra. İşte o kareler gösteriyor ki, siyah taşlarla gerçekten de Azrail oynamış! Şövalye de Beyazlarla.

---

---

Ve yine buna göre, “kazanan” Azrail olmuş! Zaten son karede görülüdüğü üzere Beyaz Şah Azrail’in parmakları arasında devriliyor!

Peki gerçekten böyle mi oldu?. Kayıp taş gerçekten Azrail’de mi? Bunu bilmek zor.

Biz sadece sıkıntılı günlerin içinde bir tat sunalım istedik!. Çünkü pekala biri çıkıp, “iyi de, her oyundan sonra taraflar taşları değiştirir” diyebilir!

Bu haber 5,816 defa okundu.