Metin Bey gibi vicdan ve basiret sahiplerine

14 Eylül 2009 14:19 tsi
"Kürt açılımı başarılı olacak ise iki tarafta da mevcut olan Metin Bey gibi vicdan ve basiret sahibi insanlar sayesinde olacak"

Ayhan Aktar / Taraf

Metin Bey’e saygılarımla..

Kürt açılımına parti ve devlet politikaları açısından baktığımız zaman durum parlak değil. Cengiz Çandar ve Hasan Cemal’in Tecrübe Konuşuyor programı Diyarbakır’da Deliller Hanı’nın avlusundan canlı olarak yayınlanırken tepeden F-16’lar geçiyordu. Jetlerin gürültüsü programın sesini bastırıyordu. Uçakların hedefi, PKK kampları olmalıydı. Birkaç gün sonra, Diyarbakır’da DTP’nin bölgedeki yöneticilerine dönük bir operasyon başlatıldı. Aralarında eski ve yeni birçok belediye başkanı ve yardımcısının bulunduğu DTP’liler gözaltına alındılar.

CHP ve MHP’nin süreci torpillemek için verdikleri mücadeleyi burada özetlemenin gereği yok. Aynı şekilde PKK’lıların dağdan indirilmesi için çözüm arayışları sürerken, Genelkurmay temsilcisi “Son terörist temizlenene kadar operasyonlar sürecektir” demecini patlattı. Huylu, huyundan vazgeçmiyordu anlaşılan.

Kürt politikacılarının tavrı da pek farklı değil. Bir yandan Aysel Tuğluk “ilişkimiz bitsin artık boşanalım” edebiyatı yaparken, diğer yandan da DTP Eşbaşkanı Emine Ayna sert ve uzlaşmaz demeçler vermeye devam ediyordu. Diyarbakır’daki Barış mitinginde, DTP üst yönetimi müzakere için İmralı’yı işaret ediyordu.

Türk ve Kürt siyasetinin üst düzey aktörlerinin söylediklerini ve yaptıklarını düşündüğümüz zaman “Şark cephesinde yeni bir şey yok!” diyebilirsiniz. Kısacası, Genelkurmay açılım süreci yokmuş gibi davranıyor; DTP ise ezberini bozmuyordu.

Fakat Kürt açılımına aşağıdan baktığımız zaman, bambaşka bir tablo ortaya çıkıyor. Bazı haberleri yan yana koyduğumuz zaman, açılım sürecinin kısa zamanda ciddi halk desteğine kavuştuğunu görüyoruz. Örneğin, 1990’lı yıllarda meydana gelen çatışmalarda hayatını kaybeden şehit askerlerin aileleri PKK’lı militanların aileleriyle birlikte barış mesajı vermek için bir ay önce Diyarbakır’a gittiler. OHAL Gazileri ve Şehit Aileleri Dayanışma Derneği ile Mezopotamya Yakınlarını Kaybedenler Derneği (MEYADER)’in organize ettiği buluşmada çocuklarını çatışmada kaybeden anneler biraraya gelmişti.

Bu toplantıda, OHAL Gazileri ve Şehit Aileleri Dayanışma Derneği Genel Başkanı Müslüm Öztürk şunları söylemiş: “Dernek yöneticileri olarak bir grup gazi ve şehit ailesi ile birlikte kardeş kavgasında çocuklarını kaybeden ailelerin taziyesi için Diyarbakır’a geldik... Kimimiz canımızla kimimiz malımızla ama özellikle bizim gibi binlerce anne, çocuklarının hayatı ile en ağır bedelleri ödedik. Acıyı hiç kimse bizim kadar hissetmedi. Hakikat şu ki, kan kanla temizlenmez. İntikam ve nefret, acıları dindirmek yerine arttırır ve yaygınlaştırır. Biz anaların çektiği acıyı başka analar çeksin istemiyoruz. Yarın bir başka çocuğumuz veya komşumuzun çocuğu ölsün istemiyoruz. Birlikte yaşadığımız bu acı dolu karanlık sayfayı tarihe havale etmekten başka çaremiz yoktur.” (Star, 8 ağustos)

Geçtiğimiz hafta, Eruh’ta şehit olan Kastamonulu Er Burak Kapucuoğlu’nun cenazesi ‘Kürt açılımına karşı’ bir siyasi gösteriye dönüşmüştü. Ertesi gün, oğlunun mezarı başında Kur’an okumaya gelen baba Metin Kapucuoğlu, “Cenaze törenimizde siyasi sloganlar atılması bizleri üzdü. Bu davranışları tasvip etmiyorum” demiş. Ve şöyle devam etmiş: “Oğlumu şehit edenlere beddua etmiyorum. Onlar kandırılmış kişiler, fakir insanlar... Asıl önemli olan perde arkasındakiler, onlara asıl beddua ediyorum. Millet olarak kenetlenmeliyiz... Bu oyunlar dün oynandı, yarın da oynanacak. Doğuda yaşayan Kürtler de askerlik yapıyor. Kürt-Türk davası olur mu? Yazık değil mi? Hiç tanımadığım insanlar geldi cenazeye. Hüngür hüngür benim çocuğuma ağladılar. Benim çocuğum onların çocuğuydu. İki gün sonra bir şehit daha gelecek. Gelmesin artık, olmasın... Benim Kürt arkadaşlarım var. Aramızda neden ayrım olsun.” (Habertürk, 10 eylül)

Bu konuşmayı televizyonda izlerken benim gözlerim doldu. 21 yaşındaki oğlunu bir gün önce toprağa veren Metin Bey’in sözleri bu ülkede barış isteyenlerin tek sermayesidir. Ne Genelkurmay’ın hamaset dolu bayat açıklamalarını, ne de Kürt siyasetçilerin “acaba kim daha radikal?” konulu lafazanlıklarını ciddiye alıyorum. Unutmayalım, Kürt açılımı başarılı olacak ise iki tarafta da mevcut olan Metin Bey gibi vicdan ve basiret sahibi insanlar sayesinde olacak. Etrafta “zart zurt” ederek sertlik gösterisi yapanları hatırlayan olmayacak.

Bu haber 663 defa okundu.