Barroso nabza göre şerbet verdi

4 Eylül 2009 10:55 tsi
AB Komisyonu Başkanı, yayımladığı belgede genişleme konusunda taahhütlere bağlılık isterken, Fransa’nın duruşuna yakın bir tavır da aldı

Bir dönem daha Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı olarak görev yapabilmek için üye ülke liderlerinden yeşil ışık alan, ancak Avrupa Parlamentosu’nun (AP) onayına da ihtiyacı olan Jose Manuel Barroso, hedeflerini açıklayan bir belge yayımladı. Barroso, genişleme konusunda bir yandan aday ülkelere yönelik taahhütlere sadık kalınmasının gereğinden bahsederken, diğer yandan Fransa’nın yaklaşımıyla birebir örtüşen bir söylem kullandı.

Genişleme güç kaynağı
AB’ye girmek isteyen aday ülkelere yönelik olarak taahhüt altına girildiğini hatırlatan Barroso, öncelikle genişleme taraftarlarını memnun etme amaçlı olarak, “Bu taahhütlerin gereğini yerine getirmeliyiz. Genişleme, Birlik ve kıtamıza barış ve istikrarın yerleşmesini sağlama açısından çok büyük bir güç kaynağı oldu” ifadelerini kullandı.

Bu ifadeleri ise, genişlemenin geneline ya da bazı ülkelerin katılımına karşı olan Fransa gibi ülkeleri tatmin edecek bir söylem izledi. Genişlemenin ancak AB’nin ve aday ülkenin, bunun gerektirdiği sorumlulukları üstlenmeye hazır olduğunda gerçekleşebileceğini söyleyen Barroso, “Genişleme sonsuz bir süreç değil. AB’nin üyesi olmayacak komşular için hem bu ülkelerin hem de AB’nin arzularını tatmin edecek inanılır ve çekici alternatifler geliştirmeliyiz” dedi.

Bazı sorunlar var
Barroso, yeni dönemdeki hedefleriyle ilgili düzenlediği basın toplantısında da, “Komisyon genişleme konusunda üzerine düşeni iyi bir şekilde yaptı. Genişlemeyle ilgili her karar üye ülkelerin oybirliğiyle alınacak. İkili ilişkilerde sürmekte olan bazı sorunlar var. Komisyon bunların aşılması için elinden gelenin en iyisini yapıyor” diye konuştu.
Barroso’nun belgeye yansıttığı genişlemeyle ilgili sözleri Fransa’nın söylemiyle benzerlik göstermesi açısından dikkat çekici. Son olarak Fransa’nın Avrupa İşlerinden Sorumlu Bakanı Pierre Lellouche, İspanyol El Pais Gazetesi’ne verdiği demeçte, “Türkiye’nin dost ve önemli bir ülke olduğunu hesaba katarak, müzakereleri kesmeksizin, alternatif bir plan üzerinde düşünmeye başlamanın zamanı gelmedi mi diye kendimize soruyoruz” ifadelerini kullanmıştı.

Milliyet

Bu haber 453 defa okundu.