IMF bizi tehdit etti mi?

31 Ağustos 2009 10:10 tsi
GERÇEK: Başbakan IMF'e yerin 7 kat altını gösterecek! iyibilgi Ankara

İyibilgi’nin hafta sonu toplantıları yapılırken, üzerinde durulan konulardan biri de, 29 Ağustos’da Amerikan New York Times Gazetesi’nde yayınlanan, Türkiye-IMF ilişkilerini inceleyen bir yazıydı.

Tam emin olamadık ama-bir de siz bakın!-bu önemli gazetenin haber dili, hem kendine ait değil gibiydi hem de sanki Başbakan Erdoğan’a aba altından sopa gösteriyor gibiydi.

İşin ilginç tarafı aynı haber/analiz, bir gün sonra yani 30 Ağustos’ta Hürriyet tarafından alıntılandı. Başlık şöyleydi: “NYT: Türkiye’nin riskli bahsi yenilgiyi zafere dönüştürdü”.

Oldukça pozitif görünen bu başlıktan sonra, Türkiye’nin IMF’le ilişkileri “askıya almasından” sonra ekonomisindebası pozitif gelişmelere işaret ediyordu.

Kullandığı cümle ise şöyle: “Türkiye, görünüşteki yenilgiyi geçici bir zafere dönüştürdü” denildi. “Geçiçi zafer”. Yani NYT bir anlamda IMF karşısındaki durumu “Pirus zaferi”ne benzetiyor.

Hürriyet’ten alalım: “Türkiye şubat ayında IMF ile görüşmelerden çekildiğinde iktisatçıların, ‘Hükümetin, yatırımcılar arasındaki kredibilitesini riske atarak her şeyi kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya bulunduğu’ uyarısını yaptıkları kaydedilen analizde, ‘Uzmanlar daha da yanılamazdı. Müzakereler askıya alınmasından bu yana İMKB endeksinin yüzde 79 yükseldi. Türk devlet tahvilleri getirileri rekor düşük düzeylerine indi ve yüzde 5.4 enflasyon oranı, Merkez Bankası’nın yıl sonu hedefinin altında’ denildi.

Bu paragrafın anlattığı-teşhise katılır veya reddersiniz ayrı konu-Başbakan’ı kriz yüzünden eleştirenlerin hayli yanıldığı.

Bundan sonra haber/analizin dili ve konuya bakışı bir anda değişiyor. Dikkatle bakalım…

“New York Times’ın analizinde, GSYH’da bu yıl yüzde 2 büyüme beklentisine de dile getirilerek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Türkiye’nin IMF olmadan da idare edebileceğini söylediği anımsatıldı. Erdoğan’ın iki defa düşünmesi gerektiğinun savunulan analizde, ‘Türkiye’nin başarısı, daha çok hükümetin kontrolü dışındaki faktörlerin sonucudur. Hisse ve tahvil getirileri, riskli varlıklar konusundaki küresel düzeltmeden yararlandı. Enflasyonun adeta yarı yarıya inmesi de önemli ölçüde petrol fiyatlardaki düşüş ve gerileyen iç tüketimden kaynaklanıyor. Sanayi üretimi, Haziran ayında ardı ardına 11 ay düştü. İşsizlik oranı da yüzde 15’de seyrediyor. Erdoğan iki defa düşünmeli!”

Doğrusu bu dili açık bir ikaz olarak algılamak pekala mümkün. Tabii tersi de öyle. Bunu basit bir haber olarak okuyup geçmek de.

Ama şu da akılda tutulmalı. Ekim ayında Türkiye’de IMF ve Dünya Bankası toplantıları yapılacak. Burada Türkiye ile IMF arasında bir anlaşma yapılması bekleniyor ama olur mu belli değil.

Somut bir bilgi yok ve IMF’in bunu istediği, Ankara’nın ise biraz ötelediği gerçek. Özetle bu haberin zamanlaması manidar.

Peki Başbakan iki kere düşünecek mi?

Bu sorunun yanıtı yok. Ama dün gece çok ilginç bir açıklama geldi Başbakan’dan. Pek üzerinde durulmadı zira gündem, 30 Ağustos, Kürt açılımı, şehitlerimizle doluydu.

Bakın gece o haber yine Hürriyet’e nasıl yansıdı.. “Başbakan: ‘IMF'yı yerin yedi kat dibine sokacağız” Nasıl? İnanılmaz değil mi?

Habere de kısaca bakalım: “30 Ağustos Zafer Bayramı Resepsiyonu'na katılan Başbakan Tayyip Erdoğan, Uluslararası Para Fonu'na (IMF) kinayeli bir mesaj gönderdi. Başbakan Erdoğan, ‘Cemil Topuzlu Kongre Merkezi'ni yaptık. 2 Ekim'da IMF'nin İstanbul toplantıları var. Yerin 7 kat altında bile toplantı salonu var. Gelsinler görsünler nerelere müktediriz" şeklinde konuştu.

Sanırız ya Türkiye-IMF ilişkileri feci şekilde gerilmiş durumda veya hayli sert peşrevler çekiliyor!

Bu haber 1,797 defa okundu.