Açılım ipuçlarında düğüm ipuçları

27 Ağustos 2009 11:27 tsi
Açılım tartışmaları bitmedi ki, maddelerine geçelim! iyibilgi Ankara

“Kürt açılımı” üzerine herkes kendi kafasına göre birşeyler söylese de, esasan bu açılımın “ne menem” birşey olduğuna ilişkin hâla somut bir bilgi elde bulunmuyor.

Ancak, hani tevatür de demeyelim ama bazı duyumlar var gibi. Bunlardan bir tanesi bugün Sabah Gazetesi’nde yayınlandı ve açılımın bazı maddelerini (veya hepsini?) yayınladı.

Bunlardan bir kısmı daha önce parçalar halinde de sağda solda yayınlanmıştı. Hatta bunların bir kısmına veya hepsine yönelik muhalefet eleştirileri de geldi, tartışmaları yapıldı.

Ancak bu sefer biz farklı bir noktaya dikkat çekmek istiyoruz. Bu açılım maddeleri içinde bazıları, “çözüm kadar, düğüm” de getirebilir. Bunların üzeinde durulmuş değil.

Açılımdan yana olan da olmayan da değinmediği gibi-atladığımız varsa affedilsin-iktidar ve muhalefet tarafından da odaklanılmamış konular bunlar.

Bu yüzden, maddelerin tamamını vermeyeceğiz ama aklımıza takılanları işaret edeceğiz.

Bir; “Mahmur Kampı boşaltılacak. PKK militanları, boşaltılan Mahmur Kampı'na getirilecek. Buraya isterlerse silahlı olarak gelmelerine izin verilecek olan militanların kamp güvenliğini, Birleşmiş Milletler sağlayacak. Militanlara altı ay ile üç yıl arasında gerek mesleki, gerekse de adaptasyon süreci için eğitim verilecek. Kamptaki eğitim çalışmaları, Birleşmiş Milletler gözetiminde, Türkiye ve Irak yönetimi tarafından verilecek.”

Şimdi soru şu: Birleşmiş Milletler’in burada işi ne? Adaptasyon söz konusu ise bunlar ya Türkiye’ye veya kalmak isterlerse Irak’a adapte olacaklar. Bunun için Türk ve Iraklı uzmanlar yeter artar bile. BM’nin misyonu ne? Birleşmiş Milletler demek “Uluslararası Hukuk”un akla gelen “gelmeyen” kuralları demek. Yanlış hatırlamıyorsak, yıllar önce de bölgede BM’nin varlığı ile ilgili tartışmalar yaşanmıştı. “Yok bu iyi bir fikir” diyenler de olabilir ama o zaman soruyu tekrarlayalım: BM’nin burada işi ne?

İki: Bu militanlar, eğer Kuzey Irak’ta kalmak isterlerse kalabilecekler, hatta teşvik edilecekler. Peki. Ne iş yapacaklar orada? “Size ne kardeşim” denebilir ama denmiyor. Çünkü söylenen “petrol boru hattı koruması”sı olacakları. Bunu tekrar tekrar anlatmayacağız. Petrol bölgeleri ve yolları üzerinde güvenliği sağlayacak kişilerin terör örgütü üyesi olması ne demektir, bunu herhalde en iyi Türkiye’deki enerji uzmanları bilir. Ama kısa vadeli geçmişten bir örnek verelim. Hazar Petrolleri’nin (BTC) yolları üzerinde tartışmalar yaşanırken, Konsorsyumun İngiliz firmaları toplantılara bazı haritalarla geliyordu. O haritalarda hem hattın hem de terör olaylarının işaretlendiğini göstermişlerdi. Böyle güvenlik olabilir mi? Türkiye’nin “dünyanın enerji vanası” olmaya giriştiği bir süreçte böylesi “çözüm” olabilir mi?

Üç: “PKK'NIN üst yönetimi yurtdışına gönderilecek. Özellikle İsveç ve Norveç öne çıkan ülkeler arasında. Siyasete girmek dahil, Avrupa'da serbest hareket etmelerine izin verilecek.”

Nereye gidiyorlarsa gitsinler. Fakat acaba şu sıralar aramızın pek iyi olduğu İsveç ile bu ülkenin AB Dönem Başkanı olmasının ilişkisi var mı? Ha, varsa kötüdür demiyoruz, sürecin parametrelerini çözmeye çalışıyoruz. Başbakan bu meselesinin (yani açalımın) yıl sonuna kadar biteceğini söyledi. İsveç’in dönem başkanlığı ne zaman bitiyor?

www.iyibilgi.com

Bu haber 1,289 defa okundu.