GATA son noktayı koydu

24 Ağustos 2009 09:28 tsi
GATA'dan Danıştay saldırısının kilit ismine iki kez 'akıllı' raporu...

Ergenekon davasına, 20 günlük aranın ardından bugün devam edilecek ve Danıştay saldırısı ele alınacak. Verdiği ifadelerle hem Ergenekon örgütünün eylemlerine hem de Danıştay saldırısına ışık tutan sanık Osman Yıldırım da duruşmada hazır bulunacak.  
 
Yıldırım'la ilgili son dönemde gündeme getirilen ve Ergenekon kapsamında verdiği ifadeleri geçersiz kılmayı amaçlayan girişimler ise dikkat çekiyor. Ancak Yıldırım'ın antisosyal kişiliği üzerinden gidilerek akıl ve ruh sağlığının yerinde olmadığına dair rapor verilmesi için gösterilen çabalar boşa çıktı. Alınan bilgilere göre GATA, Osman Yıldırım'ın ruhsal sağlığının yerinde olduğunu belirten iki ayrı rapor hazırladı. 2002 ve 2005'te GATA Psikiyatri Polikliniği'nce hazırlanan raporlarda, Yıldırım'ın sadece işlediği suçlar yüzünden antisosyal bir kişilik kazandığı vurgulanıyor. 2002'deki raporda, "Bilinç açık, bellek normal, algı tabii, yönelimi tam. Zekâ ve muhakeme klinik olarak yeterli." deniliyor. Yrd. Doç. Tabip Kıdemli Yüzbaşı Ayhan Algül'ün imzasını taşıyan 2005'teki rapor da ilkini destekliyor.

Raporları değerlendiren psikiyatri uzmanları, Yıldırım'ın cezai ehliyetinin bulunduğuna dikkat çekiyor. Prof. Haluk Savaş, kişinin tanıklığının geçerli olduğuna işaret ederken, "Antisosyal kişilik bozukluğu cezai ehliyeti ortadan kaldırmaz. Bu, 'suça meyilli ve yaptığından mesul' anlamına gelir." diyor. Prof. Nevzat Tarhan da, antisosyal kişilerin suçu bilinçli olarak işlediğini vurguluyor. Doç. Dr. Sefa Saygılı'nın tespiti de aynı: "GATA, bu raporla kişinin aklî dengesinin yerinde olduğunu kanıtlamıştır. Şahitliği diğer normal insanlar gibi kabul edilir."

Osman Yıldırım, Ergenekon davası kapsamında da önemli itiraflarda bulunmuştu. Danıştay ve Cumhuriyet Gazetesi'ne saldırı kararını Ataşehir'de bir apartmanda Alparslan Arslan ve Veli Küçük'le birlikte yaptıkları bir toplantıda aldıklarını söylemişti. Elde edilen belge ve tanık ifadelerinin yanı sıra Yıldırım'ın da açıklamalarını dikkate alan Yargıtay, Danıştay ve Ergenekon dava dosyalarının İstanbul'da birleştirilmesine karar vermişti. Her iki davaya bakan mahkemeler de karara uydu ve Danıştay davası Ergenekon'da birleşti. Birleştirme kararının ardından Yıldırım'ın akıl ve ruh sağlığıyla ilgili haberler yapıldı. Yıldırım'a 'sosyopat' teşhisi konulduğu, tanıklığının düşeceği iddiaları dillendirilmeye başlandı. Zaman Gaziantep 4. Tank Tabur Komutanlığı'nda askerliğini yaptığı dönemde 'üstleriyle kavga etmesi' nedeniyle Yıldırım hakkında GATA tarafından hazırlanan iki ayrı rapora ulaştı. 2002 ve 2005 yıllarında GATA Psikiyatri Polikliniği'nin uzman doktorlarınca hazırlanan her iki raporda Yıldırım'ın akıl sağlığının yerinde olduğu, ancak yaşadığı olaylar ve işlediği suçlar yüzünden antisosyal bir kişilik kazandığı aktarılıyor.

Edinilen bilgilere göre, olay şöyle gelişiyor: Osman Yıldırım, Ocak 2001'de Gaziantep 4'üncü Tank Tabur Komutanlığı'nda 'tank er' olarak askerliğine başlıyor. Kasım 2001'de komutanlarını tehdit ve fiili saldırı suçlamasıyla hapse atılıyor.

BİLİNÇ AÇIK, ALGILAMA NORMAL

21 Şubat 2002'den 1 Mart 2002'ye kadar GATA Psikiyatri Servisi'nden kontrol altına alınıyor. Psikiyatri Servisi'nin uzman doktorlarından Tabip Binbaşı Hamdi Kandilcioğlu ve Tabip Kıdemli Yarbay Cengiz Başoğlu, Yıldırım'ın zekasının yerinde olduğunu ve belleğinin normal bir şekilde çalıştığını belirtiyor. Raporda şu ifadeler kullanılıyor: "Bilinç açık, dikkati hafif azalmış, bellek normal, algı tabii, yönelimi tam. Zeka ve muhakeme klinik olarak yeterli. Fikir akış hızı normal, amaca varıyor. Fikir içeriğinde ailevi sorunlar ve askerlik ortamı üzerine yoğunlaşmalar mevcut. Sosyal uyum güçlüğü var..."

Bu raporun ardından Yıldırım, 3 ay hava değişimi için ailesinin yanına gönderiliyor. Yıldırım'ın davası uzuyor. Üç yıl sonra hazırlanan ve 5 doktor tarafından onaylanan ikinci raporun bulguları ilkini destekliyor.

İKİNCİ RAPOR BİRİNCİYİ DESTEKLİYOR

GATA Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Yrd. Doç. Tabip Kıdemli Yüzbaşı Ayhan Algül imzalı raporda şu ifadeler kullanılıyor: "Sosyabilitesi ilişki kurulur, fakat güven vermez nitelikte. Uyku ve iştah normal. Bilinç açık, dikkat ve bellek normal, algı tabii, yönelimi tam. Zeka ve muhakeme klinik olarak yeterli. Fikir akış hızı normal ve amaca varıyor. Fikir içeriğinde devam eden mahkemesi, ailesi, işlediği suçlar ve aldığı cezalarla ilgili yoğunlaşma var."
 
zaman

Bu haber 4,871 defa okundu.