En Sıcak Konular

Su alarmı: Kuruyoruz!

0 0 0000 00:00 tsi
Su alarmı: Kuruyoruz! Türkiye, mevsim normallerinin ancak dörtte biri oranında yağış aldı. Eğer mart ve nisan aylarında da yeterli yağış olmazsa ciddi üretim kayıpları yaşanacak. Bakanlık ve tarım kuruluşları kurtuluş yolu arıyor

Ziraat Mühendisleri Odası'nın özel bir çalışma grubu kurarak hazırladığı 'Kuraklık ve Etkileri' raporuna göre, Türkiye Aralık 2006'da normalin dörtte biri oranında yağış aldı. Yine Türkiye'de ekim ve aralık döneminde uzun yıllar yağış ortalaması 224 mm olduğu halde 2006 Ekim-Aralık döneminde 199.1 mm yağış kaydedildi. Bu gelişmeler 10-15 yılda bir görülen ekstrem kurak yılının başlamış olabileceği endişesi yarattı.
Buğday, arpa, çavdar ve yulaf ile karnabahar, soğan ve patates gibi kışlık ürünlerde verim ve üretim kayıpları ortaya çıkacak. Buğday üretiminde 1 milyon tonluk azalma olacak. Bunun parasal karşılığı 400 milyon YTL. Karnabahar, soğan ve patates üretiminde yüzde 20 düşüşler bekleniyor. Kiraz, kayısı, şeftali, narenciye, zeytin ve üzümde 'yalancı bahar' etkisiyle çiçeklenme yaşandı. Ancak şimdi de arkasından don yaşanması tehlikesi var. Böyle olursa bu ürünlerde de ciddi azalmalar olacak.

'Döngüsel kuraklık mı?'

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Ulusal Kuraklık Merkezi'nin güçlendirilmesini istedi. TZOB, ayrıca Su Konseyi kurulmasını ve bir Su Yasası çıkarılmasını önerdi. Devlet Su İşleri'nin tespitlerine göre sulama barajlarında doluluk oranı çok düşük düzeylerde.


'Kuraklık Eylem Planı' hazırlayan Tarım Bakanlığı, bir Kuraklık Yönetimi Koordinasyon Kurulu oluşturdu. Üreticiler kendi olanaklarıyla çare üretmeye çalışıyorlar. Bazı bölgelerde buğday tarlaları yağmurlama yöntemiyle sulanıyor.
Kuraklık etkisi yalnızca işlenmemiş gıdada değil, tarımsal sanayide de endişe konusu. Özellikle buğday ve arpa gibi tahılları hammadde olarak kullanan sanayi dallarında (Un, makarna, şarap ve bira gibi) ciddi kaygılar var. Biracılar maltlık buğday sıkıntısı yaşıyor. Un üreticileri buğday fiyatlarının tırmanmaya başlamasından endişeli. Meyve üretimindeki düşüş de başta meyve suyu üreticileri olmak üzere birçok sanayi dalını etkileyecek.

Spekülatörlere dikkat

Buğday fiyatlarının tırmanması örneğinde olduğu gibi (Son aylarda fiyatları bazı yörelerde yüzde 30 civarında arttı!) ürün rekoltelerindeki düşüşler fiyatları yukarı doğru çekecek. Bazı spekülatörler şimdiden devreye girmiş durumda. Enflasyon gelişmelerini izleyen Merkez Bankası, kuraklığı enflasyon için 'risk' kategorisine aldı.

Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Gökhan Günaydın, 2006 ürünü için sorun olmadığını, asıl problemin 2007 ürününde olduğunu belirtti. Ancak pisayada şimdiden kıtlık varmış havası yaratıldığına dikkat çeken Günaydın, "Ekmek fiyatlarına zam yapmak isteyenler, bazı tüccarlar böyle söylentiler çıkarıyor. Bu doğru değil" dedi. Toprak Mahsulleri Ofisi yönetimi de stoklarının yeterli olduğunu, gerektiğinde birkaç saat içinde bile ithalat yaparak piyasaya müdahale edebileceklerini, sanayicinin endişe etmemesi gerektiğini açıkladı.

Kuraklık stokçunun yüzünü güldürdü

Kuraklık nedeniyle bu yıl buğday rekoltesinde yüzde 25 düşüş olacağını belirten Ceyhan Ziraat Odası Başkanı Yavuz Tezcan, hazirandaki hasat döneminde kilo fiyatı 35 YKr olan Çukurova buğdayının ocakta yüzde 31.5 oranında artarak, 46 YKr'ye yükseldiğini kaydetti.
Fiyat yükselmesinde, "Kuraklık nedeniyle bu yıl buğday yetersizliği yaşanacak" şeklinde yapılan spekülasyonların etken olduğunu anlatan Tezcan, şunları söyledi:
"Un sanayicileri imalat sırasında özelliğinden dolayı yüzde 15 oranında Çukurova buğdayını kullanmak durumunda. Bundan dolayı un üreticileri elde kalan buğdayı toplama telaşına düştüler. Buğdaya yoğun talep olunca fiyatlar da yükselmeye başladı. Un sanayicilerinin alımları bu şekilde devam ederse önümüzdeki günlerde fiyatlar 50 YKr'nin üzerinde seyreder."


Hangi üründe neler olabilir?
Ziraat Mühendisleri Odası ve diğer uzmanların tespitleri şöyle:
BUĞDAYDA NİSAN YAĞMURU BEKLENTİSİ: Türkiye'nin toplam buğday üretiminin dörtte birinden fazlasını üreten beş ildeki üretim kaybı 1 milyon ton düzeyine ulaşacak. (TÜİK, 2005'te 21.5 milyon ton olan rekolte tahminini 2006 için önce 20.5, daha sonra 20 milyon ton olarak revize etti.) İyimser tahminle, kışlık buğdayda kuraklık sorunu nedeniyle üretim düşüşü 1 milyon ton olacak.
Kasımda yeterli yağmur alamayan buğday ekim alanları için gözler nisan ve mayıs yağmurlarında. Eğer bu aylarda da yağışlar yetmezse rekolte azalması kaçınılmaz.
PATATES, SOĞAN, KARNABAHAR: Mevsim normallerine göre kaydedilen yüksek sıcaklık Çukurova'da karnabahar, soğan ve patates gibi ürünlerin üretimini de tehdit ediyor. Ziraat Mühendisleri Odası'nın düşüş tahmini yüzde 20.
ÜZÜM BAĞLARI UYUMADI: Ege'de hava sıcaklıklarının kış mevsimi normallerinin üzerinde seyretmesi sonucu üzüm bağları kış uyuması aşamasına geçemedi. Çekirdeksiz kuru üzüm rekoltesinde düşüş bekleniyor.
YALANCI BAHAR MEYVE AĞAÇLARINDA DON TEHKİLESİ YARATTI: Erik, kiraz, kayısı, şeftali gibi sert çekirdekli meyveler ve narenciye, zeytin ve üzüm de ağaç ve asmaların kışlama evresini yeterince yaşayamamaları verimi etkileyebilecek. "Yalancı bahar"dan sonra don olasılığı gündemde. Don yaşanırsa kışlık sebze ve meyve fiyatlarında artış olması ve bunun da mutfaklara yansıması kaçınılmaz.
ŞEKERPANCARINDA 'MARTTA YAĞAR' UMUDU: Şekerpancarının ekimi mart ayında yapılıyor. Eğer martta yeterli yağış olması halinde sorun olmayacak. Ancak yağış beklenen seviyenin altında kalırsa ciddi rekolte düşüşü olabilecek.
ZEYTİNYAĞI SORUNU OLABİLİR: Zeytinde ağacın kışın sürgün vermesini sağlayacak yağışlar gelmedi. Önümüzdeki günlerde de beklenen yağışlar gerçekleşmezse zeytinyağı üretiminde büyük düşüş olabilir.
TEKSTİL PAMUK SIKINTISI ÇEKEBİLİR: Pamukta da kuraklık etkisiyle rekolte azalması endişesi bulunuyor. Bu gerçekleşirse üreticinin kazancı düşeceği gibi tekstil sanayiinde de hammadde sıkıntısı ve maliyet artışları olabilecek.


Tarım Bakanlığı, 'Kuraklık Eylem Planı' hazırladı
 Kuraklıkla ilgili gelişmeleri değerlendiren Tarım Bakanlığı bir eylem planı hazırladı. Bakan Mehdi Eker, küresel ısınma ve kuraklıktan en fazla tarımın etkileneceğini söyledi. Eker, dünya genelinde yaşanabilecek 1 derecelik sıcaklık artışının hububat ekim alanlarının değişmesine ve hububatta en az yüzde 10'luk bir düşüşe neden olabileceğinin bilim adamları tarafından açıklandığını kaydetti.
Bakanlık olarak, orta ve uzun vadede küresel ısınma ve kuraklığın neden olacağı olumsuz etkilerin giderilmesine yönelik "Kuraklık Eylem Planı" hazırlandığını bildiren Eker, önümüzdeki günlerde hayata geçirilerek bu plan çerçevesinde "Kuraklık Yönetimi Koordinasyon Kurulu" adında bir organizasyonun oluşturulmasına karar verildiğini ifade etti.
Bakan Eker, söz konusu koordinasyon kurulunun "Türkiye'nin küresel ısınmadan ne şekilde etkileneceği, hangi bölgelerin risk altında olduğu, yeni fırsatlar..." gibi konularda çalışmalar yapacağına işaret etti. Bakan, yağışların istenilen düzeyde olmamasının şu anda sıkıntı yaratmadığını, ancak nisan ayına kadar yağış olmaması halinde bazı problemlerle karşı karşıya kalınabileceğini kaydetti.


TZOB: Acilen Su Yasası çıkarılsın
 Kuraklık konusunda bir açıklama yapan Türkiye Ziraat Odaları Birliği Başkanı Şemsi Bayraktar bir Su Konseyi kurulmasını ve bir de yasa çıkarılmasını istedi. Bayraktar'ın açıklaması şöyle:
"En kurak yılların yaşandığı son dönemlerde barajlarımızdaki su seviyeleri de oldukça düştü. Maalesef kuraklık kısmen de olsa etkisini göstermeye başladı.
Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü yıllık analiz sonuçlarına göre; Muğla, Uşak, Afyon ve İzmir haricinde Ege Bölgesi, Trakya'nın batısı ve Şile hariç Marmara Bölgesi iç kesimlerinde daha fazla olmak üzere Batı Karadeniz Bölgesi ile Eskişehir, Çankırı, Yozgat, Çorum, Karaman, Konya, Ereğli, Aksaray, Nevşehir, Mersin, Antakya, Kahramanmaraş Şanlıurfa, Kilis, Erzurum, Tunceli, Ağrı, Malazgirt ve Iğdır çevrelerinde kuraklıkta bir artış gözleniyor."
Bu etkinin 'tarımsal kuraklık aşamasına' gelmiş olabileceğini belirten Bayraktar şöyle devam etti:
"Bu konunun araştırılması gerekir. Bilim çevreleriyle işbirliği yaparak meteorolojik kuraklığın tarımsal kuraklığa dönüşmesi olasılığını izliyoruz. Konunun bir merkezden sürekli izlenmesi gerekir.
Ulusal Kuraklık Önleme Merkezi'nde farklı disiplinlerden araştırmacılar bulunmalı. Su toplama havzalarında 'su yönetim birimleri' kurulmalı, havzalar arası su transferi için planlar hazırlanmalı. Su Konseyi kurulmalı ve suyun rasyonel ve etkili bir şekilde kullanımı için 'Su Yasası' çıkarılmalı."


Merkez Bankası da kuraklık uyarısı yaptı
Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, 2007'nin ilk enflasyon raporunu açıklarken kuraklık sorununu enflasyon için 'riskler' arasında saydı. Yılmaz, "Olumsuz hava koşulları ve kuraklığın sürmesi, fiyatlar üzerinde önemli bir risk oluşturuyor. Ocak ayında işlenmemiş gıda fiyatlarının yüksek artışlar gösterebileceğine işaret ediyor" dedi.
Para Politikası Kurulu raporunda da "Kurul, işlenmemiş gıda fiyatlarına ilişkin belirsizliklerin devam ettiğini not etmiştir. Son aylarda işlenmemiş gıda fiyatlarının artış hızında gözlenen yavaşlama aralık ayında kesintiye uğramıştır.
Olumsuz hava koşullarının sürmesi ve son dönemde tarım sektöründe ve özellikle hububat üretiminde gözlenen gerileme, gıda fiyatlarını önümüzdeki dönemde olumsuz yönde etkileyebilecektir. Bu çerçevede kurul, gıda fiyatlarının enflasyon üzerinde bir risk unsuru olmaya devam ettiğini düşünmektedir" denildi.

Büyüme, ihracat...
Tarımın GSMH içindeki payı yüzde 10.5. Geçen yıl 9.7 milyar dolarlık tarımsal ürün ihraç edildi. Mısır, buğday, çeltik, süt, kırmızı mercimek, beyaz et ve muz üretiminde önemli artışlar oldu. Rekolte düşüşü beklenen ürünlerden bazılarında (kiraz, kayısı, pamuk gibi) dünyada en önemli ihracatçı ülkeler arasında sayılıyor.
Tarımsal ürünlerde kuraklık nedeniyle oluşabilacak kayıplar büyüme, enflasyon ve ihracat hedeflerini tehlikeye sokabilecek. Tarıma dayalı sanayilerde hammadde sıkıntısı fiyat artışlarına, fiyat artışları maliyet artışlarına ve sonuçta bazı sanayi mallarında fiyatların artmasına yol açabilecek. Bu zincirleme etkinin enflasyon üzerinde baskı oluşturması kaçınılmaz.


Sanayiciler endişeli, ekmek fiyatı artabilir
Kuraklığın ürün rekoltelerinde önemli düşüşlere yol açması beklenirken, bu sadece üreticinin cebine giren parayı azaltmayacak. Aynı zamanda tarımsal ürüne dayalı, un, meyve suyu, alkollü içkiler gibi birçok sanayi dalında hammadde sıkıntısı, dolayısıyla fiyat ve maliyet artışları getirecek.
Eğer gerekli önlemler alınmazsa buğday fiyatlarındaki her artış, öncelikle ekmek fiyatlarına yansıyacak. Fiyat artışlarının ekmek fiyatını yükseltmek için fırsat olarak kullanılacağı belirtiliyor.
Aslında ekmekte maliyetin sadece yüzde 30'u buğday. Ancak yine de artışların zam olarak yansıması olasılığı var.
Un Sanayicileri Federasyonu Genel Başkanı Erhan Özmen, TMO stoklarındaki buğdayın hızla eridiğini belirterek, "Fiyatların, spekülatörler tarafından belirlenmesi endişemiz var" dedi.
Geçen yıl hasat döneminde aşırı sıcaklardan dolayı buğday rekoltesinin 2-3 milyon ton azaldığını ve süne mücadelesinde başarısızlık yüzünden kalitenin düştüğünü belirten Özmen, 2006 yılı hasat döneminde elde edilen 3 milyon tonluk eksik rekoltenin, ocak ayı itibarıyla etkisini hissettirmeye başladığını belirtti. Özmen, piyasalarda panik gözlemlendiğini belirtti.

Maltlık buğday
Yağışlardaki düzensizlik ve kuraklık nedeniyle İç ve Doğu Anadolu'da üretilen maltlık arpa henüz istenilen seviyeye ulaşmadı. Anadolu Efes yetkilileri özellikle Konya ve çevresindeki iklimin maltlık arpa kalitesi üzerinde çok etkili olduğunu vurguladı. Yetkililer şunları kaydetti:
"Kuraklık bira sektörünü de endişelendiriyor. Yağışlardaki düzensizlik ve kuraklık yüzünden arpada istenilen seviyeye ulaşılamadı. Yağmur oluyor sele dönüşüyor ya da hiç yağış almıyor. Rejim bozukluğu maltlık arpa üretimine de vurmak üzere."


DSİ gelişmeleri izliyor, mart - nisan kritik
Sulama barajlarında doluluk oranı yüzde 41 düzeyinde. İstanbul, Ankara, İzmir ve Bursa gibi büyük şehirlere içme suyu veren barajların aktif doluluk oranını ise yüzde 25. Devlet Su İşleri (DSİ), 2007 yılı içinde ciddi bir sıkıntı yaşanmaması için mart ve nisan aylarını kritik dönem olarak belirledi.
Uzun yıllar ortalamasıyla mevcut yağışları karşılaştıran DSİ, mevcut kar ve rezervuarlardaki su durumunun ortalamaların altında bulunduğunu belirledi.
DSİ, yeterli suyun depolanamaması halinde bu barajların işletilmesinde yeni düzenlemelerin yapılması kararı aldı. Kuruluş ayrıca, suyun tasarruflu kullanılması için kamuoyunun bilinçlendirilmesi gereği üzerinde de duruyor.


Üreticiler buğdayı yağmurlamayla suladı
Adana'nın Ceyhan ve Yumurtalık ilçelerinde, yaklaşık iki aydır yağış düşmemesi nedeniyle kuraklık tehlikesiyle karşı karşıya kalan üreticiler, buğday ekili alanlarda yağmurlama sistemine yöneldiler. Ceyhan İlçe Tarım Müdürü Muhammed Ali Tekin, ekili tarım ürünlerin ihtiyacının giderilmesi için kanaletlere su bırakıldığını belirterek çiftçilerin ekili tarlalarını sulamaya başladıklarını söyledi.

 İbrahim Ekinci- Milliyet



Bu haber 318 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,412 µs