Tuzak mı: MHP ortada kaldı

24 Ağustos 2009 08:25 tsi
Hükümetin Kürt açılımı konuşulmaya başlandığında en sert tepki önce CHP’den geldi, onu MHP izledi. Ancak şimdi CHP sessizliğe gömülüyor. MHP ise MGK ve kamuoyunu karşısına alıyor. MHP marjinalleşiyor mu? CHP, neden sessizliğe bürünüyor? İşte bu soru

Kürt sorunu konusunda bir şeylerin olacağı çok önceden belliydi. Önce Cumhurbaşkanı Abdullah Gül “çok güzel şeyler olacak” dedi, ardından Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ hem İstanbul’da hem de Washington’da Türk gazetecilere yaptığı açıklamalarda Silahlı Kuvvetler’in sorunun çözümüne yönelik atılacak adımları destekleyeceğini söyledi. Ardından da içişleri bakanı Beşir Atalay koordinasyonunda hükümetin açılım çalışmaları başladı.

Elbette hükümetin ilk adımı kimi liberal gazetecilerle yapılan çalıştayla başlaması tartışma yarattı. Ancak içişleri bakanı Atalay daha sonra attığı adımlarla bunu telafi etti. Barolar Birliği’ne gitti, sendikalarla görüştü hatta TÜSİAD’ı ziyaret etti. Herkesin nabzını yoklamaya özen gösterdi Atalay. Öte yandan muhalefet iktidar partisinin çalışmalarını ağır bir şekilde eleştirdi. Bu noktada şuna dikkat çekmek gerekiyor. AKP hükümetini Kürt açılımı konusunda ilk ve sert bir şekilde eleştiren CHP ve lideri Baykal oldu. Onu MHP lideri Bahçeli’nin sert çıkışı izledi. Türkiye’de tartışmalar bir anda “ihanet”, “yüce divan” suçlama ve tehditlerine kadar genişledi.

CHP Bahçeli’yi yarı yolda bıraktı

Ancak bir süre sonra MHP’nin bu sert tutumunda yalnızlaşmaya başladığı görüldü. Çünkü çalışmaların başlamasından bu yana geçen iki haftalık süreçte iki önemli şey oldu. Öncelikle CHP aydınlar ve gazetecilerden konuyla ilgili tutumu nedeniyle sert bir şekilde eleştirildi. CHP lideri Baykal’ın da altında imzası bulunan 1989’daki rapor sık sık hatırlatılınca CHP yönetimi konuya doğrudan karşı çıkmaktansa daha yumuşak bir muhalefet izlemeyi tercih etmeye başladı. Çünkü geçen iki haftalık süre çerçevesinde CHP yönetimi toplumda da böyle bir beklenti oluştuğunu anladı. CHP bunun sonucunda ses tonunu düşürerek “Erdoğan ile görüşmeyiz demedik” dedi, hatta bir adım daha ileri giderek partinin “gizli ve alternatif bir açılım toplantıları” düzenlemeye başladığı öğrenildi. Tam bu esnada Onur Öymen’in Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu’ya verdiği bir soru önergesi çok manidardı. Öymen ders kitaplarında anlatılan bazı tarihi olayların ve bunların anlatılış şekillerinin Türkiye’deki kimi etnik unsurları yaraladığını belirtti.

MHP yumuşayacak

İşte bu yüzden CHP ses tonunu düşürüyor, ancak MHP’nin Kürt açılımı ile ilgili sert eleştirileri sürüyor. Son sert eleştiri bunun bir ABD projesi olduğu yönündeydi. Üstüne üstlük MHP, Çankaya, hükümet ve Genel Kurmay’ın görüşlerinin tartışıldığı en üst danışma kurulu olan MGK’yı da hedef tahtasına koydu. Devletin tüm kademeleri, sanatçılar, aydınlar ve sivil toplum örgütleri iktidar partisinin demokratik açılımının arkasında dururken, MHP’nin içeriği bilmeden ortaya koyduğu bu çıkışları “parti marjinalleşme tehlikesi yaşayabilir” yorumlarına neden oluyor. Türkiye’deki Kürt sorununu yakından izleyen Amerikalı uzmanlardan Henri Barkey de benzer bir tehlikenin altını çiziyor. İyibilgi’ye yaptığı açıklamada Barkey sözkonusu adımın devlet açılımı olmasına rağmen bürokrasi içinde kimi kesimlerin bunu engellemeye çalıştığını, bürokrasi içindeki bu kesimlerin de açılımı desteklemeye başlamasıyla MHP’nin de sert muhalefetini yumuşatacağını söyledi.

iyibilgi.com

Bu haber 1,269 defa okundu.