Merkez sağın yeni prensi o

13 Ağustos 2009 16:30 tsi
Çağrı Erhan... 37 yaşında. Profesör... Ağar'ın yardımcısıydı. Şimdi DP'nin başındaki Cindoruk ona el veriyor..

DP, dün Kürt açılımı turlarına çıkan İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ı ağırladı... Partinin genel başkanı, yılların deneyimli devlet adamı Hüsamettin Cindoruk görüşme sonrası gazetecilerin karşısına çıktı. Gazeteciler Cindoruk'tan açıklama beklerken, o bu çok önemli konuda sözü genç bir partiliye uzattı.

Mikrofanın başına geçerek şiir gibi bir konuşmaya imza atan kişi ise Çağrı Erhan'dı...

Çağrı Erhan 37 yaşında. Profesör... Uzmanlığı siyasi tarih. DP'nin ikinci adamı, siyasi işlerden sorumlu genel başkan yardımcısı... Cindoruk onu yanından ayırmıyor.. Kendi konuşmuyor, onu konuşturuyor...

AĞAR DÖNEMİNDE DE İKİNCİ ADAMDI

Çağrı Erhan, Mehmet Ağar döneminde de ikinci adamdı.. DYP Genel Başkan Yardımcısı'ydı.

Erhan, DP'nin yalnızca sözcüsü değil... Partinin en etkili isimlerinden. Erhan'a merkez sağın yeni prensi gözüyle bakılıyor.

Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü mezunu. 2003’te siyasi tarih doçenti oldu. Şimdi ise 37 yaşında gencecik bir profesör...

Çok kapsamlı araştırmaları var... SAREM Yürütme Kurulu, SAM Yayın Kurulu, Türk Askeri Tarih Komisyonu Yürütme Kurulu, Tarih Yazıcılığı’nın Avrupa Boyutu Projesi Ulusal Komitesi, Avrupa Konseyi Tarih Eğitimi Projesi Yönetim Kurulu, Uluslararası Siyasi ve Ekonomik İlişkiler Merkezi Merkez Kurulu üyelikleri bulunuyor.

Uluslararası İlişkiler Dergisi ve Ankara Avrupa Çalışmaları dergilerinin kurucu editörlerinden. 2000-2003 yılları arasında Ankara Üniversitesi Avrupa Toplulukları Araştırma ve Uygulama Merkezi müdür yardımcılığını yürüttü. Aralık 2005’de de aynı merkezin müdürü olarak görev yaptı.

KARDEŞLİK VURGULU KONUŞMA YAPTI

Cindoruk'un "Temel görüşlerimizi yardımcım açıklayacak" sözleriyle dün mikrofonu bıraktığı Çağrı Erhan etkili bir konuşmaya imza attı; sanki Başbakan'ın "kardeşlik manifestosu" niteliğindeki konuşmasına cevap verir gibiydi; 'Allahü Teala'nın adını andı, "Kardeşlik bize onun lütfu. Bunu kimse bozamaz" dedi...

İşte merkez sağın yeni prensininz o konuşması:

"DP olarak biz kavga eden değil barışan bir Türkiye arzu ediyoruz. Bölücü, yıkıcı, binlerce yıllık muhabbetimizi, bu toprakların bize bahşettiği Allahü Teala'nın bize bir lütfu olan kardeşliğimizi bölücü her türlü girişime karşıyız.

Millet olmayı kardeş olmakla eşdeğer tutmaktayız. Kardeş olmak bu coğrafyanın zorlu yollarında omuz omuza yürürken kenetlenmeyle mümkün olur. Aynı milletin ferdi olan kardeşler birbirlerinin kimliklerini sorgulamazlar. Sadakat açısından yepyeni bir aidiyet referanslarının peşine düşmezler. Aynı milletin kardeşleri birbirini olduğu gibi kabul ederler, niyet sorgulamazlar.

Aynı milletin ferdi olan kardeşler bu milletin topraklarında kim daha fazla yaşama hakkına sahip diye sorgulamazlar..

Demokrasiyi içselleştirmiş çağdaş devlet yöneticileri de, sadece bazı gruplar için açılımlar yapmazlar, yapamazlar. AB standartlarındaki ülkelerde, demokratik açılımlar, özgürlükler ve insan haklarının yaygınlaştırılması, teker teker bireyler veya belli gruplar için değil, kişilerden ve kimliklerden bağımsız olarak tüm vatandaşlar için gerçekleştirilir.

Demokrat Parti olarak, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının tamamını kapsayan, sivil, tam demokratik, çağdaş standartlarda, taptaze, yepyeni bir anayasa çerçevesinde teminat altına alınmış demokrasi açılımına sonuna kadar destek olacağız. Ancak milletimizi kategorize eden, tasnif eden, dinsel kimlik etiketi yapıştıran hiçbir yaklaşıma da sıcak bakmayacağız.

ETNİK KİMLİK UYARISI

Erhan, “Milleti kategorize eden bir izlenim mi aldınız?” sorusu üzerine, şöyle konuştu: “İçişleri Bakanı’nın ifadelerinde öne çıkan çok önemli bir husus, bunun demokratik açılım olarak değerlendirilmesiydi. Fakat bunun etnik kimlikle ilişkilendirilmesi gibi yanlış bir süreç cereyan etti. Kendilerine, ’Türkiye’de demokrasi, insan hakları ve hürriyetler, ekonomi gibi konularda açılımlar yapılacaksa, bunun herhangi bir etnik kimlikle ilişkilendirilmeden, tüm Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları için yapılması gerektiğini’ ifade ettik. Kendisi de ’Bu yaklaşımımızın doğru olduğunu, kendisinin zaten böyle bir açılım, etnik kimlikle ilişkili bir açılım konusunda beyanatı olmadığını’ifade etti.”

 Zaman

Bu haber 777 defa okundu.