En Sıcak Konular

Kuzey Irak'a girersek ne olur?

0 0 0000 00:00 tsi
Kuzey Irak'a girersek ne olur? Meclis kapalı oturumunda Kuzey Irak ele alınırken, problem “Türkiye müdahale etmeli mi etmemeli” sorusu üzerinde düğümleniyor. MİT, Genelkurmay, siyasi partiler ve hükümet, sınırötesi operasyon konusunda ne düşünüyor? İşte “arka bahçe"n

Türk Silahlı Kuvvetleri Kuzey Irak’a girecek mi? 2007 yılına girdiğimiz bu aybaşı, tartışmaların alevlendiği dönem olarak hatırlanacak. Çünkü bu yıl içinde Kerkük’te, şehrin geleceğinin belirleneceği bir referandum yapılacak. Bu yüzden Türkiye’nin en önemli gündem maddesi Irak. Başbakan da yaptığı açıklamada “Irak artık Türkiye için AB’den daha öncelikli” demişti. Konu bugün (23 Ocak)  TBMM’de konuşulacak…

Ancak Cuma günü Türkiye’yi sarsan o menfur cinayet tüm bu tartışmaları bıçak gibi kesti. Türkiye dikkatlerini Irak’tan Şişli ve daha sonra Trabzon’a çevirdi.

Türkiye’nin dikkati bu menfur cinayet ile dağılmış olabilir… Ancak Irak, özelde Kerkük, tekrar Türkiye’nin sıcak gündemini kavuracağa benziyor. Cinayet şokunu atlatan Türkiye’nin Irak’ı tekrar öncelikli gündemine alması bir haftayı geçmeyecektir. Özellikle terör örgütü PKK’nın Mayıs ayında tekrar saldırılarını başlatacağı istihbaratı güncelliğini korurken.

Kim ne diyor?

İstihbarat birimleri politika değiştiriyor

Bu konuda en çarpıcı gelişme istihbarat birimlerinin yaklaşımında yaşanıyor. MİT Müsteşarı Emre Taner’in yaptığı çıkış istihbarat birimlerinin konuşa yaklaşımını üstü kapalı bir biçimde ortaya koyuyor. Taner, MİT’in kuruluşunun 80. yılında yaptığı basın açıklamasında değişen bölgesel denklemi ve Türkiye’nin oynaması gereken pro-aktif rolü vurguluyor. Açıklama resmi olduğu için bu üstü kapalı olarak veriliyor. Ancak eski MİT’çi Cevat Öneş’in Taner’den birkaç gün sonra bir gazeteye verdiği röportaj adeta Emre Taner’in üstü kapalı bir şekilde söylediklerinin açıklanması şeklinde okunabilir. Elbette Öneş’e sorulduğunda kendi adına konuştuğunu belirtecektir. Ancak röportajdaki yaklaşım Taner’in açıklamasını anlamlandırmamıza yardımcı oluyor.

Öneş’in röportajında öne çıkan husus şu: Türkiye bu zamana kadar uyguladığı politikalarda sıkıntıyı ortadan kaldıramadı. Diğer bir deyişle başarısız oldu. Bu yüzden yeni politikalara ihtiyaç var. Taner’in açıklamasına atıf yaparsak, Öneş “pro-aktif” politikaları kastediyor. Öneş “PKK’nın savunmaya başladığı ülke bütünlüğü içinde çözüm” formülünü dışlamadığının altını çiziyor. Kısaca istihbarat kaynakları Kürt sorununun çözümünde silahlı mücadelenin artık ikincil konumda kalması gerekliliğini vurguluyor. Yapılan açıklamalardan anlaşılan daha fazla diplomasi, daha fazla istihbarat, ekonomik ve sosyal çözüm arayışları. Hafta içinde Vatan gazetesine röportaj veren Emin Gürses’e göre gizli kapılar ardında “genel af” bile konuşuluyor. Elbette Öneş’in söylediği gibi, bunun sağlanabilmesi için “karşı tarafın da” kaybettiği güveni kazanması, yani politika değişikliğine gitmesi gerekiyor. Bu da şu anlama geliyor: Artık ayrılıkçı söylemden uzak durun. Siyasetinizi etnik temelde değil, Türkiye genelinde yapın.

Şüphesiz bunda Irak’ta gelinen son durum önem arz ediyor. Kuzey Irak’ta gelinen son nokta bu politika değişikliğinde etkili olmuş olabilir. Nitekim muhalefet partisi DYP’nin lideri Mehmet Ağar da bu dönüşümü ilk algılayanlardan. Bundan bir süre önce yaptığı “Dağdakiler ovaya insin” çıkışıyla gündeme oturan Ağar’ın söyledikleriyle, MİT müsteşarının genel çerçevesini çizdiği ve eski MİT’çi Cevat Öneş’in içini doldurduğu yaklaşım arasında pek fark yok aslında. Ağar geçtiğimiz günlerde sınırötesi operasyon ile ilgili olarak çok dikkatli davranılması gerektiğini, Türkiye’nin bu tercihi en son kullanması gerektiğini belirtiyordu.

CHP sınırötesi istiyor

Türkiye terörle mücadele için Kuzey Irak’a girip girmemeyi tartışıyor. CHP hükümetten Kuzey Irak’a girmesini istiyor. Geçtiğimiz hafta Meclis’te konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen hükümetin bu doğrultuda karar alması halinde CHP’nin AKP’yi destekleyeceğini söyledi. Elbette CHP’nin istediği Kerkük’e gitmek değil. CHP Türkiye sınırının içeriden değil, dışarıdan savunulmasını talep ediyor. Bunun için Türkiye-Irak sınırının 50 km altına inilmesi yeterli.

AKP’nin ağırlığı: diplomasi

Hükümet Kerkük’te bir oldubittiye izin vermeyeceğini ileri sürüyor. En azından son günlerde konu ile ilgili sertleştiren Erdoğan’ın vurgusu bu yönde. Ancak hükümet Kuzey Irak’ta ikili düşünüyor. AKP hükümetinin PKK’ya karşı bir sınır ötesi operasyonu göze alabileceği ileri sürülürken, Kerkük konusu masanın diğer tarafında tutuluyor. Kerkük şimdi ve büyük bir ihtimalle bundan sonra diplomasinin konusu.

Türk Silahlı Kuvvetleri beklemede

Peki, operasyon kararı alındığı takdirde operasyonu yapacak olan kurum TSK bu konuda ne düşünüyor? Genelkurmay için karar alım süreci siyasi. Alınan karar onlar için geçerli olacak. Elbette karar alım sürecine doğrudan katkı yapıyorlar ancak TSK’nın sınırötesi operasyon ile ilgili önemli bir ayrımı vurguladığı tahmin edilebiliyor: PKK’ya karşı sıcak takip ile Kuzey Irak’a müdahale arasında önemli bir ayrım var. TSK’nın PKK’ya karşı sınırötesi bir operasyona girişmesi işten bile değil ancak Kuzey Irak düşünüldüğünde TSK’nın kapsamlı bir plan bekleyeceği düşünülüyor.

Girersek ne olur?

Türkiye Kuzey Irak’a girerse ne olur? Aslında her kesin hakkında bir fikir sahibi olduğu bu konu oldukça teknik ve sözü uzmanlara bırakmak gerekiyor. Bugüne kadar PKK’ya karşı düzenlenen en büyük harekât olan Çelik-1 Harekatı’nın komutanı Osman Pamukoğlu Kuzey Irak’a yönelik bir operasyonun Türkiye’nin yararına olacağı fikrinde değil. Pamukoğlu şartların doksanlardan farklı olduğunu belirtiyor ve ekliyor: Türk Ordusu Irak’a girerse sadece PKK’yı değil, 7 milyon Kürt’ü karşısında bulacak.

Peki, Pamukoğlu’nun konu ile ilgili senaryosu ne? Pamukoğlu’nun üç senaryosu var… 1- Halkı oyalamaya dönük, sınırlı, 40 km derinlikli bir harekât. PKK değil, biz kayıp veririz. 2-İran-Suriye ile anlaşıp girmek. Türkiye’nin petrol havzalarını kontrol riski var, İran yanaşmaz. 3-ABD, İsrail ve İngiltere ile anlaşıp girmek. Ancak üçünde de kaybeden taraf Türkiye olur.

Sonuç olarak Pamukoğlu Türkiye’nin sınır ötesi bir operasyonda önemli sıkıntılarla karşılaşacağını vurguluyor…

Yıllarını terörle savaşa vermiş bir asker ve yine istihbarat yaşamını terör yıllarında doğuda geçirmiş bir istihbaratçı uyarılarda bulunurken, Türkiye bir operasyon düzenlerse bunun siyasi yapılanmaya etkisi ne olur?

Eğer Türkiye zor durumda kalırsa, ki uzmanlar bunu söylüyor, bundan en büyük zararı Türkiye’nin göreceği kesin. Bu sadece itibar anlamında olmayacak, operasyonun boyutlarına göre alınacak ekonomik yaranın çapı belli olacak. Daha da kötüsü yaşanacak can kayıpları…

Dahası bu kararın altına imza atan hükümet de öncelikle sorumlu olarak görülecektir. Yıkımın boyutuna göre, hükümetin toplum nezdinde itibarının önemli derecede yıpranacağı belirtilebilir.

CHP şimdilik sınırötesi bir operasyona çok sıcak baktığını belirtiyor. Ancak Kuzey Irak’ta karşılaşılacak bir sıkıntıyı hükümete fatura edeceği kesin.

DYP lideri Ağar çoktandır bu işi dengeli götürme yanlısı. En azından şimdiden hükümeti acele davranmaması konusunda uyarıyor. Bu Ağar’ın her hal ve karda “haklı” görüneceğinin bir ifadesi.

iyibilgi.com



Bu haber 619 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,062 µs