şişeden çıkmıştır' | " /> şişeden çıkmıştır' | "/>

En Sıcak Konular

2. Dava: 'Cin şişeden çıkmıştır'

21 Temmuz 2009 11:11 tsi
2. Dava: 'Cin şişeden çıkmıştır' "Davanın nasıl seyredeceğini, yol boyunca neler olup-biteceğini bilemesek de, bildiğimiz bir şey var: 'Cin şişeden çıkmıştır' "

Cengiz Çandar / Radikal

Ergenekon 2: Cin şişeden çıktı...

Türkiye gündeminin tartışmasız bir numaralı gündem maddesi, dün “İkinci Ergenekon Davası”nın başlamış olmasıydı. Bir yönüyle “tarihi” bir gelişme. “Birinci Ergenekon” ile irtibatlı bir dava bu ikincisi ama bu, doğrudan doğruya Türkiye’de “askeri darbecilik”in yargılanması davası.

Konunun önemini biz zaten biliyoruz ama dünyanın en önemli “finans” organları da “İkinci Ergenekon davası”nı çarpıcı başlıklarla sayfalarına taşıdılar; böylece konunun Türkiye ötesine taşan öneminin de anlaşılmasına vesile oldular.

İngiliz Financial Times, Amerikan Wall Street Journal ve bu arada tüm dünyada paraya hükmedenlerin sürekli izlediği Bloomberg.com adlı internet sitesinde, dava başlamadan “İkinci Ergenekon”, bir başka deyimle Türkiye’de “askeri darbe projesi”nin adalet önüne çıkması, önemli haber olarak yer aldı.
Financial Times, “Türkiye’deki dava komplo kültürünü ortaya seriyor” (Turkish trial exposes culture of conspiracy” gibi son derece dikkate değer hatta öğretici- bir başlık atmıştı. Haberin giriş bölümü, hem dış dünyanın en itibarlı ve nüfuzlu yayın organlarından birinin konuya nasıl yaklaştığını ve hem de milyonlarca okurunun nasıl bir fotoğraf izleyeceğinin göstergesi:
“Pazartesi günü bir İstanbul mahkemesinde ultra-milliyetçi gizli bir şebekeye ilişkin geniş soruşturmanın ikinci aşamasının duruşmasının başlamasıyla iki üst rütbeli general, Türkiye hükümetini devirmek için komplo düzenlemek suçlamasıyla karşı karşıya gelecekler.
İkinci iddianame, 56 kişi hakkında daha dava başlatmasıyla, (ilkine oranla) daha açık bir siyasi hüviyete sahip. İddianame, generaller Hurşit Tolon ile Şener Eruygur’u, bir terörist grubun başını çekmek ve hükümete karşı silahlı bir isyan kışkırtmak ile suçluyor ve Abdullah Gül’ün 2007 yılında cumhurbaşkanlığına aday gösterilmesine karşı patlak veren laik muhalefeti soruşturuyor.
Binlerce sayfada, savcılar Ermeni gazeteci Hrant Dink’in öldürülmesi cinsinden saldırıları ve görünürde yasal olan hükümet karşıtı gösterileri, demokrasiyi yıkmak amaçlı komplonun bir parçası olarak tanımlıyorlar.
Dehşet verici ayrıntıların üzerinde, ‘Ergenekon’ haftası Türkiye’nin, birbiriyle sıkı bağlantıdaki bürokratları, subayları ve sivilleri tarafından düzenlenen askeri darbelerini ve gizemli cinayetlerini ifade eden ‘derin devlet’ kültürü ile eşanlamlı hale geldi...
Bu arada, askerlerin ve destekçilerinin savaşı tekrar AKP üzerine çevirdikleri işaretleri geliyor. Hâkimler ve savcıların yıllık atamalarının gecikmesi, bu konularla yeni ilgileneceklerin ayrıntı yığınını anlamakta zorlanacağı bir biçimde, Ergenekon takımının harekete geçtiği söylentilerini ateşledi.
AKP-ordu ilişkilerinin tamir edilmesine katkıda bulunan ılımlı Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, geçen ay askere karşı bir örgütlü karalama kampanyasından şikâyet etmişti. Şimdi, parlamentonun son oturumunun son gecesinde çıkan ve sivil mahkemelere darbe girişimcilerini yargılama yetkisi veren bir kanun, anayasa mahkemesinden dönme ihtimaliyle karşı karşıya.
Bununla birlikte... ‘cin şişeden çıktı’. Ergenekon davası iki yıl daha devam etse bile, davanın konusu olan darbe ve komplo kültürünün sona ermekte olduğu umut ediliyor.”
Ülkemizin içinde bulunduğu durum, “hâl-i pürmelâl”imiz bu kadar kısa, yalın ve bu kadar doğru mu ifade edilebilir!
***
Yukarıda sözünü ettiğim bir başka çok önemli yayın organı Wall Street Journal, “Trial in Turkey Exposes a Political Divide” yani “Türkiye’deki Dava Siyasi Bölünmeyi Ortaya Seriyor” başlıklı yazısına şu cümleyle girmişti:
“Aralarında ikisi dört yıldızlı emekli general olan ellialtı kişinin darbeci oldukları iddiasıyla pazartesi günü Türkiye’de büyük güvenlik altındaki bir hapishanede mahkemeye çıkarılıyor. Bu dava, Türkiye’nin laik demokrasisinin geleceğinin nasıl güvence altına alınacağına dair derin çatlakları ortaya serdi.
Türk medyası tarafından “yüzyılın davası”  olarak etiketlenen bu dava, davayı on yıllarca süren askerin siyasete karışmasının sonunun başlangıcı olarak görenler ile İslamcı köklere sahip hükümetin Türkiye’nin laik muhafızlarını alt edebilmesi için ithamlar uyduklarına inananlar arasında ülkeyi ikiye böldü.
Müslüman muhafazakârlardan laik zihniyetli Türklere uzanan yelpazede, ülkede çok kişi, davayı sivil demokrasiyi güçlendirecek önemli bir adım olarak görüp destekliyorlar.
Bu satırların da objektif bir “durum fotoğrafı” çektiğine pek itiraz olamaz.
Bloomberg.com adlı internet sitesi ise “Türkiye’nin en üst düzey emekli generalleri bugün mahkeme karşısına çıkıyorlar ve bu dava Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ülkesinin askerinin siyasi gücünü kısıp kısmakta başarılı olup olamayacağını belirleyecek” cümlesiyle girdiği haberi şöyle tamamlamıştı:
“Duruşma, Erdoğan’ın İslamcı kökeni konusunda kuşkusu olan bir ordu ile altı yıllık iktidar mücadelesinde üstünlük kazanmakta olduğunun bir işareti. Bu dava, Başbakan’ın Türkiye’yi, asker üzerinde sivil denetimi şart gören Avrupa Birliği’ne sokma hamlesini güçlendirebilir.”
Uluslararası finans çevrelerine kılavuzluk yapan çok etkili bir sitenin “İkinci Ergenekon Davası” ve bunun Türkiye-AB ilişkileri irtibatı ile böyle bir algılamasının bulunması, çok ilginç...
***
Yani?
Yanisi şu: Bu davanın nasıl seyredeceğini, yol boyunca neler olup-biteceğini bilemeyiz. Ama “İkinci Ergenekon Davası”nın başlaması başlı başına, Türkiye’de bugüne dek rastlanmayan bir olay olması bir yana, yakın geçmişte rastlanmasına ihtimal bile verilmediği göz önüne alınırsa, “tarihi” bir adımdır.
Türkiye’de demokrasi yolunda, “hukukun üstünlüğü”nün sağlanması yani hiçbir sıfatın ve mevkiin “hukukun üzerinde olamayacağı”nın ortaya çıkması bakımından “dev” bir adımdır.
Evet, davanın nasıl seyredeceğini, yol boyunca neler olup-biteceğini bilemesek de, bildiğimiz bir şey var: “Cin şişeden çıkmıştır”!
20 Temmuz 2009’dan itibaren, ne olursa olsun, bu gerçek değişmeyecek.
Cin şişeden çıktı!



Bu haber 657 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    5,765 µs