Sisi'nin patronu kim biliyor musunuz?

17 Temmuz 2009 10:27 tsi
Son günlerin en çarpıcı(!), en büyük ilgiyle(!) karşılanan projelerini peşpeşe patlatan bir kanal var. Sizin de dikkatinizi çekti, değil mi? Peki bu kanalın sahibi kim biliyor musunuz?

Son günlerin en çarpıcı(!), en büyük ilgiyle(!) karşılanan projelerini peşpeşe patlatan bir kanal var. Sizin de dikkatinizi çekti, değil mi?
Medya grup başkanlığını Türkiye’nin en meşhur üçüncü cinsi, Sisi lakaplı şahsın yaptığı Kanal t’den bahsediyorum.
Evet, birçok arkadaş  ‘bu kadar ucuz bir konu da yazı konusu yapılmaz ki’ diye söyleniyor, duyabiliyorum. Haklılar. Fakat yazı konusu bulmaktaki sıkıntım öyle büyüdü ki, neredeyse köşem elden gidecek sandım. Ama yine de hemen "amaaan" deyip kestirip atmayın. Çok şaşıracağınız bazı bilgiler de yok değil yazının içinde.
Hatırlayacaksınız, bu kanal ilk önce gece haberlerini yatakta Nurseli İdiz’e sundurmaya başladı. Peşinden "Dinler Yarışıyor" adlı bir yarışma programı başlatacaklarının haberini servis ettiler medya sitelerine. Bu da kesmemiş olacak ki, rezaletin dibini bulacak yeni bir programın duyurusunu geçtiler. Programın adı: Benimle çiftleşir misin
 
Bu Kadar rezaleti kimin imkanlarıyla yapıyorlar?
Tamam, medya grup başkanı sis'den yapılan ya da yapılacak olan bu gibi ucuz işleri bekleyebiliriz. Peki hiç düşündünüz mü böyle bir kanalın patronu kim? Sisi’nin bu olağanüstü zeka(!) ürünlerinin, projelerinin arkasında kim var? Kim parasıyla bu tip işlere destek oluyor?
Ben düşünmedim, çünkü bu patronun kim olduğunu biliyordum. Fakat yazıp yazmama konusunda kararsızdım. Hep erteliyordum. Sanırım ‘Ahmet Hakanlaşma’ya bugün biraz daha müsaitim ki yazmaya karar verdim. Bu ‘muhterem’ yeni medya patronunu sizlere tanıtmak istiyorum.
Kanalında canlı olarak hayvanların çiftlenmesini yayınlayacak, dinleri yarıştıracak, Ergenekon’dan gözaltına alınan Nursel’e ve Sisi’ye program yaptıran bu şahıs, Trabzonlu, namazında niyazında, muhafazakar kesim içerisinde yetişmiş, 60 yaşına kadar namazını aksatmamış (halâ kılıyor, gözlerimle gördüm) İdris Keskinci.
 
Önce Başbakan Erdoğan’a gitti, sonra Sisi’ye
Yaptığı büyük bir işten (sanırım sattığı bir gayrimenkulden)  elde ettiği yüklü parayla girdiği medya sektöründe başarılı olamayan bu yeni patron, parası bitince önce Başbakan Erdoğan’a gitti: ‘Zordayım, benim varlığım (kanalını kastediyor) sizin için çok önemli. Bana destek olmalısınız’ diyerek yardım talebinde bulundu. Erdoğan’dan istediği ilgiyi ve desteği alamayan Keskinci, ikinci kurtarıcı olarak Sabah’tan Serhat Albayrak’ın kapısını çaldı. ‘Bana destek olun, grup olalım, büyüyelim’ talebine oradan da: ‘tez elden bu kanalı kapat yoksa batacaksın’ cevabını aldı.  Son olarak da bildiğim kadarıyla Star grubundan Levent Gültekin’le görüştü. Ondan da ‘Bir an önce kapat. Paran bitti, itibarın da bitecek’ uyarısını alınca "vay be, ben bırakıp kaçacak adam mıyım" diyerek kanalı ayakta tutmak için en son Sisi’nin ipine sarıldı. Niçin bu kanal ayakta kalmalı, onu da kimse bilmiyor.
Keskinci, bu intikam duygusuyla her türlü ucuz projelere müsaade etmeye başladı. Birkaç ay önce Tayyip Erdoğan’a ‘abi senin neferin olmaya hazırım’ diyen biri, bir bakıyorsunuz bir ay sonra kanalını Ergenekon’dan zanlı olarak gözaltına alınanlara tahsis ediyor.
Peki arkadaşlar nasıl bir iştir bu?  Var mı içinizde bu saçmalığa aklı başında ve okkalı bir cevabı olan?
Benim aklıma gelen şu soru sizin de aklınıza gelmiyor mu?  Nasıl oluyor da en gayri ahlaki, en ucuz, en dip işler, en dindar, en ‘Anadolu çocuğu’ olarak yetişen birinden sadır oluyor? Neden bu gayri ahlaki işler muhafazakar medyanın çok eleştirdiği ‘din düşmanı’ medya patronlarından değil de, kendi içlerinden çıkıyor?
Gerçekten önemsiz bir durum mu bu? Dikkat çekilmemesi mi gerek? Vallaha sizi bilmem ama ben çok şaşırıyorum bu gibi durumlar karşısında.
 
En iyisi bu konuyu Ali Bulaç’a havale edelim
Peki, en iyisi derdimize çare bulmak için İslamcı sosyolog abimiz Ali Bulaç’ı yardıma çağıralım. Bu durumu sosyolojik açıdan ele alsın, analiz etsin. Etsin de,  benim gibi birçok insanın kalbi ve beyni rahatlasın.

Ahmet Yavuz/ gazeteciler

Bu haber 3,728 defa okundu.