değişecekler...Ya da unutulucaklar | " /> değişecekler...Ya da unutulucaklar | "/>

En Sıcak Konular

Ya değişecekler...Ya da unutulucaklar

14 Temmuz 2009 16:55 tsi
Ya değişecekler...Ya da unutulucaklar '...''Toplumsal değişim" dediğiniz şey, bir tür “doğa olayı” gibidir, depremi, fırtınayı, şimşeği, rüzgârı engelleyemediğiniz gibi toplumsal değişimleri de engelleyemezsiniz.'

Ahmet Altan / Taraf'daki köşesinden ilgili kısım

Marjinalleşme ve şaşkınlık

...

Ülkeler de, toplumlar da, anlayışlar da değişiyor.

Bu değişimi benimseyenlerle, bu değişimi durdurabileceklerini sananlar arasında ciddi çatışmalar çıkıyor.

Hayatın her alanında, siyasette, bilimde, ticarette, bu değişimi algılayamayanlar “doğal ayıklanmayla” dallarında çürümeye başlıyorlar.

Marjinalleşiyorlar.

Eski alışkanlıklarıyla yaptıkları hiçbir davranış, bekledikleri sonuçları vermiyor.

Nasıl şaşırdıklarını görüyoruz.

Birçok büyük gazete acıklı bir şaşkınlık yaşıyor.

Eskiden “gündemi” belirleme gücünü ellerinde tutuyorlardı.

Bugün bu gücü nasıl kaybettiklerini bir türlü kavrayamıyorlar.

Ergenekon’un üstünü örtmeye çalışıyorlar, olmuyor, andıçları önemsiz göstermeye çalışıyorlar, olmuyor,
darbeleri ve darbecileri savunmaya çalışıyorlar, olmuyor.

Hiçbirini beceremiyorlar.

Gündem onların yanından akıp gidiyor, eskiden “öncülük” ederken şimdi gündemin peşine takılmak zorunda kalıyorlar.

Yazılarından nasıl bir “yenilmişlik” duygusuna kapıldıklarını, nasıl şaşırdıklarını görüyorsunuz.

Aslında kimsenin onları yendiği yok sadece hayatın gidişatını kavrayamamanın bedelini ödüyorlar.

Siyasette marjinalleşmenin en iyi örneğini ise CHP veriyor.

Kendisini “Ergenekon’un avukatı” ilan ediyor.

“Darbecilerin yargılanmasını” önlemeye çalışıyor.

Aynı o büyük gazeteler gibi CHP de bir türlü amacına ulaşamıyor.

Dün CHP’li bir okuyucumuz gönderdiği kısa mektupta şöyle diyordu:

“Gözümü fanatik CHP’li bir ailede açtım. Bugüne dek de böyle geldi. 64 yaşında 68 gençliği bir mühendisim.

Baykal’ın konuşmalarını dinledikçe kahroluyorum. Ellerim kırılsaydı da bu partiye oy vermeseydim diyorum.

Ergenekon’un, askerin avukatlığını yapanlar bundan böyle asla bizden oy alamayacaktır.”

Kendisinin iznini almadığım için okuyucumuzun adını vermiyorum ama mektubu bende duruyor.

Bu öfkenin benzerinin CHP’li birçok insanda olduğunu hissediyorum.

O insanlar AKP’den hoşlanmıyorlar ama onların bu hoşnutsuzluğunun CHP tarafından “darbe
yardakçılığına” çevrilmesinden de deliye dönüyorlar.

Dünya değişirken, Türkiye değişirken CHP’li birçok insan da değişiyor çünkü.

CHP’nin “darbe yandaşlığını” destekleyen, AKP’ye duyduğu nefretle Ergenekon’a destek veren, generallerin esip gürlemesini isteyen, demokrasiden nefret eden küçük bir kesim var elbette.

Belki de uzun yıllar hep olacak.

Ama onlar marjinal bir kesim artık.

Onlara dayanan CHP de hızla marjinalleşiyor.

Keşke mümkün olsa da “darbecilere sivil yargı yolunu açan” yasa referanduma gidebilse.

O zaman “darbeseverliğin” bu ülkede nasıl marjinalleştiğini hep birlikte görürüz.

Türkiye’nin her değişim hamlesinde, CHP ve darbe yandaşı medya, bu değişimin “uzlaşma” ile yapılmasını öneriyor.

Herhangi bir siyasi değişimi “CHP ile uzlaşarak” sağlamaya çalışan bir parti başarısızlığa uğrar, CHP değişimi desteklemek için değil değişimleri durdurmak için var çünkü.

Bundan sonraki siyasi denklemlerde CHP’yi denklem dışı bırakmaktan başka çare yok.

O, Anayasa Mahkemesi’ne gitsin.

İsterse Anayasa Mahkemesi engellesin.

Generallerin 22 Temmuz’da yediği tokada benzer bir tokadı yakında Anayasa Mahkemesi de yiyecek bu toplumdan ve o da “hukukun” alanına geri çekilmek zorunda kalacak.

Çünkü “toplumsal değişim” dediğiniz şey, bir tür “doğa olayı” gibidir, depremi, fırtınayı, şimşeği, rüzgârı engelleyemediğiniz gibi toplumsal değişimleri de engelleyemezsiniz.

Zavallı medya ve CHP boşa kürek çekiyor.

Yakında onlar da değişecek.

Ya da yok olacaklar.



Bu haber 676 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    2,838 µs