Devletin anteni karanlık ellerde!

23 Haziran 2009 08:15 tsi
RTÜK eski Başkanı Fatih Karaca, yıllardır çözülemeyen verici kirliliği ve frekans sorunuyla ilgili konuştu...

Kamunun hakkını bedava kullanıyorlar

RTÜK eski Başkanı Fatih Karaca, yıllardır çözülemeyen verici kirliliği ve frekans sorunuyla ilgili olarak, "Maalesef birtakım eller Türkiye'de bu ihaleleri yaptırmıyor. Kamuya ait kaynaklar bedelsiz kullanılıyor. Çok ciddi bir gelir kaybı söz konusu" dedi.

Türkiye'de özel radyo ve televizyonların kurulmasıyla birlikte başlayan verici kirliliği ile frekans sorunu aradan yıllar geçmesine rağmen hâlâ giderilemedi. Büyükşehirlerde anten kirliliğine yol açan karasal vericilerin belirli merkezlerde toplanması için hükümet harekete geçmezken Radyo ve Televizyon Üst Kurulu da kolunu kıpırdatmıyor.

Şehirlerde tek ya da birkaç noktaya dikilecek olan anten kuleleriyle ilgili planlama yapılmasına rağmen, RTÜK bir türlü harekete geçmezken, hükümetin gündeminde de böyle bir çalışma olmadığı ortaya çıktı.

Özel radyo ve televizyonların yayın hayatlarını düzenlemek ve denetlemek için 1994 yılında kurulan RTÜK'ün bir çok girişimi bazı medya kuruluşlarının karşı duruşu nedeniyle sonuçsuz kaldı. Yıllardır bu alanda istenilen düzenlemelerin yapılamaması nedeniyle başta İstanbul ve Ankara olmak üzere şehirlerin büyük bir bölümü verici kirliliği altında. Ayrıca frekans tahsisinin yapılmamış olması nedeniyle devlet milyarlarca lira gelir kaybı yaşıyor.

İHALESİ İÇİN SÖZ RTÜK'TE

Ferekans tahsisi planlamasından sorumlu kuruluş Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu, gerekli planlamayı yapıp RTÜK'e sunmasına rağmen, RTÜK'ün hâlâ bir işlem yapmaması tepkilere neden oluyor. Bilgi Teknolojileri Kurumu ayrıca verici kirliliğini ortadan kaldırmak için 989 emisyon noktası belirleyerek RTÜK'e bildirdi. RTÜK bu bildirilen emisyon noktalarında vericileri tek merkezde toplayarak, şehirleri verici kirliliğinden kurtarabilir.

Elektronik Haberleşme Kanunu ile lağvedilen Haberleşme Yüksek Kurulu'nu gerekçe gösteren RTÜK, yapılacak işlemleri onaylayacak mercinin lağvedildiği, dolayısıyla yasal bir boşluk olduğu görüşünü dile getiriyor. Hükümet yetkililerinin ise söz konusu yasal boşluğun giderilmesi için gerekli adımı atmaması, işleri içinden çıkılmaz hale getiriyor.

CİDDİ GELİR KAYBI VAR

2002 yılında RTÜK Yasası'nda yapılan değişikliği hatırlatan Karaca, "Yeni yasa ile frekans ihalesi yapma ihalesi Telekomünikasyon Kurulu'na verildi. RTÜK'ün yetkisi budandı. Telekomünikasyon Kurulu yeni planlar yapma kararı aldı. Bu sürede yeni ihale yapılamadı. 2005 yılında yeniden ihale yapma kararı alındı. Ancak teknoloji gelişti. Analog sistemden dijital sisteme geçildi. Yeni teknolojiye uygun plan yapılması kararlaştırıldı. Bu gerekçelerle ihale yapma imkanı olmadı. Maalesef bir takım eller Türkiye'de bu ihaleleri yaptırmıyor. Kamuya ait kaynaklar bedelsiz kullanılıyor. Çok ciddi bir gelir kaybı söz konusu" dedi. Karaca, radyo ve televizyonların düzenleyici otoritesi olan RTÜK'ün iki temel görevinden birisinin lisans ve frekans sorununu çözmek olduğunu söyledi.

Bir gün bile boşa geçirecek vakit yok

ABD'nin tamamıyla dijital karasal yayına geçtiği bir dönemde Türkiye'de analog ihale yapma imkanının fiilen ortadan kalktığını vurgulayan Karaca, "RTÜK süratle yeni bir karar alarak Anten AŞ. gibi bir takım fikirlerin dışında Üst Kurul kendi yetkisiyle dijital karasal yayıncılıkla ilgili düzenlemeler yapmalı. Bu konuda bir sınır olmadığı için mevcut yayın yapan kanallar da bir bedel ödeyerek karasal lisanslarını almalıdır. Bu konuda bir gün bile geçirilmesi fevkalade yanlıştır. Yetki RTÜK'tedir. RTÜK ve igili kuruluşlar bir an önce gerekli çalışmaları başlatmalıdır. Anten A.Ş. ile yapılmak isten vericilerin tek merkezde toplanması düşüncesi RTÜK çatısı altında yapılabilir. RTÜK verici kirliliğini ortadan kaldırmak için gerekli düzenlemeyi yapabilir. Djital karasal sistemle verici kirliliği ortadan kaldırmak mümkün ve frekans çatışmasını da ortadan kaldıracak. Yayınlar birbirinin üzerinde olduğu için insanlar daha kaliteli tv izlemek için milyarlarca lira ödeyerek uydu sistemi kurmak zorunda kalıyor. Reyting kaosu ortadan kalkabilir ve daha objektif ölçüm sağlanabilir" diye konuştu.

Mesut Yılmaz engelledi

Bütün bu çalışmaların yapıldığı dönemde 28 Şubat süreci yaşandığını hatırlatan Karaca, "İhaleleri durdurma noktasında bazı görüşler ileri sürüldü. Dönemin Başbakanı Mesut Yılmaz konuyu MGK'ya getirerek, yapılan ihale hazırlıklarının re'sen durdurulması için RTÜK'e talimatta bulundu" diye konuştu.

yenişafak

 

Bu haber 556 defa okundu.