Sakık: Randevu vermek zorunda

11 Haziran 2009 20:32 tsi
DTP'li Sakık, "Bir kompleksimiz yok, Erdoğan randevu vermek zorundadır. Bize oy veren insanların onurunu rencide etmeye kimsenin hakkı yoktur" dedi.

"Başbakan'ın öfkesi önemli, onunla meşgulüz. 'Karşımda mert olan insan arıyorum, kendisi namert ise bilemem.' Kime diyor, ana muhalefet partisi liderine? Başbakan'ın ne söylediği belli değil. Türkiye'nin temel sorunu Başbakan'ın ruh hali. Erdoğan herkese kızıyor, herkese hakaret ediyor. Başbakan'ın öfkesinden nasibini almayan kimse yok.

TBMM'nin tıkanmasının baş sorumlusu Başbakan Erdoğan'dır. Her gün çetele tutuyoruz. Acaba bugün ne söyledi, kime kızdı, kime hakaret etti diye? Şimdi, böyle bir Başbakan'ın yönettiği Türkiye'de sağlıklı bir yönetim kimse beklememeli. Başbakan'ın söylediklerinin hiçbir değeri ve anlamı yok. Üslubuna dikkat etmek durumunda. Kendisine oy vermeyen yüzde 60'ın üzerindeki vatandaşlara 'edepsiz' diyebilen bir Başbakan'ın söylediğinin hiçbir değeri olmaz. Biz MHP olarak, ülke yararına kanunlara destek veriyoruz. Ne zamana kadar TBMM'yi çalıştırmak istiyorlarsa çalıştırsınlar, Ekim ayına kadar veya sabaha kadar...

AKP grubu, Meclis'i denetime kapattı. Artık Meclis'te sözlü sorulara cevap verilmiyor. Sayın Başbakan'ın psikolojik hali ülkenin geleceği için ciddi tehdit ve tehlike teşkil ediyor."

ÖZYÜREK: ERDOĞAN'IN PSİKOLOJİ SORUNU VAR
"Başbakan'ın bir üslup ve psikoloji sorunu var. CHP liderine bugün yine ağza alınmayacak hakaretler yağdırmış. Baykal ve Erdoğan arasındaki üslup tartışması, Başbakan üslubunu değiştirmedikçe devam eder. Bugün yine sayın Baykal'a 'namert' diyen ifadeler kullandı. Türkiye'nin sorunu, Başbakan'ın kendisidir. Sayın Başbakan psikolojik tedavi mi olacak, ne olacaksa kendi sorunlarını çözmediği sürece, ne Meclis çalışabilir ne de Türkiye rahat edebilir.

AKP'nin 338 milletvekili var, Meclis'i çalıştırmak iktidar partisine aittir. Muhalefet partisine Meclis'i niye çalıştırmıyorsunuz diye suçlama getirilemez.

Soru önergelerine fırsat vermiyorlar, denetimi tıkıyorlar. Arkasından yasaları görüşeceğiz, diyorlar ki 'Bunlar temel yasadır, 40 maddelik yasayı 3 maddeye indiriyorlar. İç tüzüğün kendilerine verdiği yetkiyi zorlayarak sonuna kadar kullanıyorlar. Yavuz hırsız ev sahibini bastırırmış, bu tam budur.

Diyor ki CHP'ye, bu paraları nereye harcadınız? Paraların nerelere harcandığı Anayasa Mahkemesi kararında var. İşten çıkardığınız kişiye ihbar tazminatı ödemişsiniz, bu parayı ödeyemezsiniz diyor mahkeme."

SAKIK: SIKILAN YUMRUKLAR AÇILMALI
"Açıklamalarda aslında yeni bir şey yok, uzun süredir gündemi 3 cümleyle geçiştirmeye çalışıyor. DTP'nin tavrı başından beri belli, Türkiye'nin gündeminden kanı ve şiddeti nasıl çıkarabiliriz? Bu yüzden sayın Başbakan'la görüşmek istiyoruz.

Obama Türkiye'ye geldiğinde DTP ile görüşüyor, TBMM Başkanı görüşüyor, Cumhurbaşkanı görüşüyor ve Erdoğan görüşmüyorsa, Başbakan sualleri kendisine sormalıdır.

Geçmişte de şiddetin en yoğun olduğu dönemlerde de Meclis'te bulunduk. O zaman Özal'la, Demirel'le görüşülüyordu.

Görüşmeden, konuşmadan bu sorunu nasıl çözülebilir. DTP'nin talebi bu noktadadır. DTP, üzerine hangi sorumluluklar düşüyorsa bunları yerine getirmeye hazırdır.

Sayın Başbakan da biliyor, DTP milletvekilleri halkın iradesiyle seçilmiştir. Bir gerçeğimiz var, Başbakan ne kadar iradeyse biz de o kadar iradenin yansımasıyız. Bizi götürüp şiddetle yan yana koymanın bir anlamı yok. Türkiye'de 61 parti aynı tempoyla aynı şeyleri söylüyor. Geçmişten bu yana uygulanan argümanlar, projeler, küfürler, ifadeler sorunu çözdü mü? Hayır.

Sıkılan yumruklar açılmalı. Eğer bir diyalog kapısı açılacaksa, bu süreçte yan yana gelmeliyiz. Bu sadece Başbakan'la değil, tüm siyasi partiler ve sivil toplum kuruluşlarıyla gerçekleşmeli.

Ne yazık ki, AKP bugüne kadar Türkiye'nin temel sorunlarıyla ilgili bir uzlaşma sağlamadı. Parlamento kilitlenmişse, tartışmalar varsa bu AKP'nin tek başına TBMM'yi kilitleyip sayısal çoğunluğuna dayanarak çalışmaların önünü tıkaması nedeniyledir.

Sayın Başbakan, bunu bir an önce gündemden çıkarmalıdır. Randevu vermek zorundadır, görüşmek zorundayız. Bize oy veren insanların onurunu rencide etmeye kimsenin hakkı yok. Bizim misyonumuz bu ülkede akan kanı durdurmaktır, bir kompleksimiz yok."

Bu haber 645 defa okundu.