“Nobel ödülü Yaşar Kemal’in”

0 0 0000 00:00 tsi
Türkiye’nin gündemi Kuzey Irak… Ancak uzun yıllardır yaşadığımız terör ve kimlik sorunlarının geldiği nokta zamansal anlamda tamda burada düğümleniyor. Türkiye Kuzey Irak’a girip girmemeyi tartışırken, başkentinde Kürt sorununu ele alıyo

Hafta sonu Ankara’da önemli bir toplantı yapıldı. İki gün boyunca süren Türkiye Barışını Arıyor başlıklı konferans ilk bakışta iddialı gelebilir. En azından toplantının ismi “Türkiye’nin barış içinde olmadığı” yönünde bir ima taşıyor. Toplum şu günlerde zihinsel olarak öylesi bir parçalanmışlık yaşıyor ki Türkiye’nin barış içerisinde yaşayıp yaşamadığı durduğunuz yere göre değişiyor.

Toplantı Yaşar Kemal’in PKK üyelerine terörist değil de gerilla demesi ile gündemde… Ya da diğer tartışmalarla… Yaşar Kemal bu sözleri üzerine tepki aldı. Ankara’daki Kürt konferansına değinen Hür Parti Genel Başkanı Yaşar Okuyan Yaşar Kemal’in teröristleri gerilla diye nitelediğini söyledi. Okuyan “Kemal Nobel’i 40 senedir alamadı. Hiç merak etmesin bu konuşmadan sonra alacak. Kendisini kutluyorum” dedi.

Buna ikinci bir Orhan Pamuk vakası gözüyle bakılabilir mi? Haksızlık etmeyelim. Zira Yaşar Kemal daha önce de buna benzer birçok şey söyledi.

Ancak konuya Yaşar Kemal nazarından değil daha farklı bir noktadan bakmak gerekiyor. O da Ankara’nın Kürt meselesine MİT Müsteşarı Emre Taner’in kullandığı şekliyle daha “pro-aktif” yaklaştığı gerçeğidir.

Önce bu politika değişikliğinin sebeplerini ortaya koyalım:

1. ABD Irak’ta açıkça hezimete uğradı. Bu hezimet Kuzey Irak’ı daha önemli hale getiriyor. ABD aşağıya düştükçe Kürtlere sarılıyor. Yeni stratejiye göre Amerika askerlerini sınırlara çekecek… Kürt peşmergeler Bağdat ve civarında da kullanılacak
2. 2007 Kerkük referandumu yaklaşıyor. Kürtler Kerkük’ü istiyor… Ancak Ankara tutumunu sertleştiriyor. Bunu gören ABD Türkiye’ye Kürt politikasını gözden geçirmesi için baskı yapıyor.
3. Türkiye, PKK konusunda ABD’ye baskı kurmaya çalışıyor. Ancak ABD oralı değil. PKK bir süre daha varlığını sürdürecek gibi gözüküyor. ABD Türkiye’ye “PKK ile savaşma, onları siyasi sürece kat” mesajı veriyor…

İşte Ankara’nın geldiği nokta bu… Ankara’da yapılan toplantının, kim bilir, sebebi de bu olabilir… Konuşulanlara bakılırsa Kürtlerin bu sorunu Avrupa’da değil Türkiye’de çözmek istedikleri açıkça ortada. Bunun en önemli göstergesi DTP’li Bakırhan’ın “çözümü artık Avrupa’da aramayacağız” sözleri… Ancak Ankara’daki toplantıda dile getirilenler sorunu çözmek yerine Türkiye’ye, biraz da ABD’nin baskısı altında, kimi şartları kabul ettirmek geliyor. “Gerilla” tanımlaması, ya da “savaşı sürdüren TSK” imaları bunun bir göstergesi.  Yani aslında bu tam anlamıyla barışı aramak anlamına gelmeyebilir. Bir tartışmadır oldubitti diyelim… Herkes içini döktü. Değişen bir şey henüz yok gibi…

iyibilgi.com

Bu haber 420 defa okundu.