En Sıcak Konular

4 Haziran 2009 15:29 tsi
O gün bugündü.. De, tam ne oldu?

iyibilgi Ankara

O gün bugündü ve Obama Müslümanlara seslendi. Net mesajları da oldu, satır aralarının okunması gereken cümleleri de. Şimdi herkes, bu metine bakarak Batı ile Doğu arasındaki “gelecek düzenin” kodlarını okumaya çalışıyor.

Ancak bazı “seçme”ler yapılması gerekiyor metin içinden ve özellikle de bunlara odaklanmak gerekli. Bilhassa Ortadoğu’nun olası mimarisi ve ABD bölge ilişkilerinin akıbeti açısından.

1) Başkan Obama’nın ilk 100 günlük görec süresi içinde ve “tekil” olarak Ankara’yı ziyareti biraz kıskançlık yaratmıştı. İsim vermeyelim ama baş harfi “Mısır”! Tersine, İslam dünyasına seslenişin Türkiye’den yapılmıyor olması da biraz Ankara’yı kıskandırdı. Gerçek bu. Ama Obama Mısır konuşmasında “Ankara”nın ismini zikrederek (Medeniyetler İttifakı’nın lideri) ve bölgesel rolü konusunda gönderme yaparak dengeleri korudu. “Gönül aldı” diyenler de olabilir ama hayır, gerçeği “dengeleri korumak”.

2) ABD’nin El Kaide’ye bakışında önemli bir fark yok. Ama nüans var. O da şu ABD, El Kaide ile mücadelesine terörle savaş olarak bakıyor ama İslam ülkeleri içindeki kimi kesimlerin bunu İslam’a açılmış bir savaş olarak görmesinden rahatsız. Bu yüzden El Kaide’ye bakışını şöyle tanımlıyor; “El Kaide ile ortak mücadele edeceğiz!” Anahtar kelime “ortak”. Yani, Müslamanlarla birlikte!

3) Tabii en önemli konu İsrail-Filistin meselesiydi ve İsrail’in yeni hükümeti keskin simalardan oluşuyordu. Yani özellikle iki devletli uzlaşı fikrine pek yatkın değil gibiler! Bu yüzden Obama’nın Kahire’de bu konuya değineceğine kesin gözüyle bakılıyordu ve doğru çıktı. Obama iki devletli çözümün arkasında olduğunu belirttiği gibi, İsrail’n yeni yerleşim yerleri açmasını kabul etmeyeceklerini söyledi. Tabii bu nasıl olur ayrı konu ama İsrail’in de şu sıralar bunu gündeme getirmesinin tek sebebi, kısa süre sonra mahkum kalacağı müzakerelerde elinde fazladan bir koz bulundurmak. Ama Obama’nın sözleri de şöyleydi: “Mutlaka Filistinlilerin kendilerine ait bir devleti olmalıdır. Bu hem İsrail hem Filistin hem bölge hem de ABD'nin çıkarınadır.

4) Obama konuşmasında genişçe bir bölümü ABD ile İslam dünyası arasındaki  gerginliğe ve nasıl giderileceğine ilişkin bakışına ayırdı. Zaten konuşmanın konusu da buydu. Bir kaç satır alalım: “ABD ile Müslümanlar arasında bir gerginlik döneminde biraraya geliyoruz. Her iki taraf arasında korku ve güvensizlik doğdu. Ankara'da dediğim gibi ABD hiçbir zaman İslamiyet ile savaş içinde olmadı. Müslümanlar aşırı güçlere gereken tavrı gösterirse, o zaman güvenlik oluşur.” Bunlar durumu tanımlayan cümleler.

5) İkinci bölümde Obama çok yoğun biçimde İslam’a övgüler yağdırdı. Buradan da bir iki satır alalım: “Ben Hiristiyanım ama babam kuşaklarca Müslüman olan bir aileden geliyor. Endonezya'da yıllarca ezen sesi duydum. İslam her zaman ABD tarihinin de bir parçası olmuştur. Ben 3 kıtadaki İslam'ı tanıdım. İslam'ın ne olduğunu iyi biliyorum. İslam kültürü bize cebir, şiir, müzik, mimari verdi.” Obama hatta Kur’an’dan da alıntı yaptı. Bunlar İslam’a ve Müslümanlar’a yönelik konuşmasının “gelişme” kısmı sayılabilir. Yani bunlardan bir sonuç çıkarmak gerekir mi bilinmez!

6) Sonra sadede geldi. Bunu da sonuç veya “ama”dan sonraki bölüm sayabiliriz. Yine alıntılayalım: “Müslüman kadınlara kıyafet dayatması yapılmamalı. Türban takan kadının eğitim hakkının elinden alınmasına engel olunmalı. Aşırı güçlere karşı hoşgörü gösteremeyiz. İnsanlar kendi inançlarını seçme, hayata geçirme özgürlüğüne sahip olmalıdır. Müslümanlar arasında diğerinin inancını reddetme eğilimi yüksek. İktidarınızı uzlaşma ile elde etmek zorundasınız. Azınlık haklarına saygı göstermelisiniz.” Yani Demokrasi dili kullandı. Gerçi kimi İslam ülkeleri daha Obama gelmeden “bize demokrasi dersi vermesin” demişlerdi ama Obama’nın metnini değiştirmesi de beklenemezdi.

7) Ve ABD Başkanı devamında spesifik konulara girdi. “Üstünlük kurma üzerine kurulu dünya düzeni yenilenmeye mahkumdur. Asıl olan ortaklıktır.” Bu zaten Obama yönetiminin bilindik bir bakışı.

8) Afganistan: “İlk görevim insanları korumak, ABD Afganistan'da kalıcı üs istemiyor. Afganistan'a 2.8 milyar dolar yardım yapılacaktır. Afganistan ve Pakistan'da sorunları sadece askeri güçle çözemeyeceğimizi biliyoruz.”

9) Irak: “2012'de tüm askerlerimizi Irak'tan çekeceğiz. Bazı durumlar ideallerimize aykırı davranmamıza neden oldu. İşkenceyi koşulsuz şekilde yasakladım.

10)  İsrail: Yukarıda İsrail’i biraz sıkıştırdığını söylemiştik, Obama sonra Tel Aviv’in gönlünü aldı: “Yahudiler zulüm gördü. Soykırımı inkar etmek cehalettir, nefret dolu bir yaklaşımdır.” Tabii İran’a da bir gönderme var.

11) Filistin: Şiddete son vermeli. Şiddet çıkmaz yoldur. Uyuyan çocuklara roket atmak çözüm değildir. Filistin kendini yönetebilme kapasitesini artırmalı. Hamas şiddete son vermeli, İsrail'i tanımalı. İsrail, Filistin halkının günlük yaşamda ilerlemesi için somut adım atmalı. İsrail de Filistin devleti olması gerektiğinin farkında.”

12)  İran: “Kendisini ABD karşıtlığı ile tanımlıyor. Ortadoğu'da nükleer silahlanma yarışı durdurulmalı. İran'la güvensizliği aşmak zor. Ama azim ve cesaretle ilerleyeceğiz. İran da dahil her ülke barışçıl nükleer programını yürütme hakkına sahiptir.” Burası önemli. Barışcıl nükleere izin, üstelik İran’ın adı zikredilerek sanırız ilk kez veriliyor!

13)  Evet konuşmanın satır başları, genel hatları hızlı bir bakışla böyle. Tabii tam metin üzerinden yeniden ve dikkatle gidilmesi gerekir. Ancak söylevin büyük belagat içermediğini eklemeliyiz. Yeni Washington yönetiminin İslam dünyası ile arayı düzeltme adımları içinde kuvvetli bir tanesi olduğunu söyleyibiliriz. Büyük çözümlar sunmadı. Sorunları tek tek saydı ve tespit etti ama sonunda “işte böyle çözülür” demedi. Zaten böyle bir metod da yok. Sorunların üzerine “beraber” gitmek ve “cesaret göstermek” konusunda hazır olduğunu belirtti.

www.iyibilgi.com



Bu haber 949 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,105 µs