Araplar'dan Erdoğan'ı öfkelendirecek yazı

1 Haziran 2009 15:00 tsi
Katar Gazetesi Şark'da yayınlanan bir köşe yazısı, Başbakan Tayyip Erdoğan'a öyle bir ithamda bulundu ki...

Muhammed Nureddin / Radikal

One minute Erdoğan!

Erdoğan'ın Suriye sınırındaki mayınları İsrail firmasına temizletip, sonra sınırı fiilen bu şirkete verme ihtimalini dışlamaması kabul edilemez

Türkiye’de yaşanan tartışmalar şaşırtıcı ve tuhaf. Zira bir anda, Ankara’nın Suriye sınırına döşediği mayınların temizlenmesi üzerine bir tartışma ortaya çıktı. Ankara bu bölgeye Soğuk Savaş doruk noktasındayken mayın döşemeye başlamıştı. İkinci dalga, Suriye ve Kuzey Irak’tan başlatılan PKK eylemlerinin artması sonrası 1980’lerin sonlarında yaşandı.

Tartışma iki noktadan başladı: Mayınların temizlenmesinin maliyeti ve bu işi kimin yapabileceği. Maliyet yarım milyarla 2 milyar dolar arasında değişiyor. Son rakam abartılı olsa da, yetkililer 500 milyon doları bulamayacaklarını ve gerekli teknolojiye sahip olmadıklarını belirtiyor. Dolayısıyla dikkatler yabancı kaynak bulmaya yöneldi. Sürpriz, hükümetin ihaleyi bir İsrail şirketine verme niyetine dair tartışmaların yayılması oldu. Konu bununla sınırlı kalmadı; Başbakan Erdoğan partili vekillere paranın dini, milleti ve ırkı olmaması nedeniyle ihalenin bir İsrail şirketine verilmesi ihtimalini savunduğunda ve Türklere Ermeniler, Yahudiler ve Rumlar gibi azınlıklarla ilişki yöntemi üzerinde öz eleştiri yapma çağrısında bulunduğunda ciddi bir boyut aldı. 

Başta AKP’yi destekleyenler olmak üzere yazarlar, meselenin ulusal güvenlikle ilgili olduğunu, İsrail’in Suriye’ye düşman ve Tevrat’a göre Şanlıurfa ve Harran’da bile emelleri bulunan bir ülke olduğunu söyleyerek bu işin İsrail şirketine verilmesi ihtimaline karşı çıktılar. Türkiye’nin bu parayı temin edememesini de sorguladılar. Zira bu durum epey önemli bir konuda ülkenin gücüne hakaret sayılır. Dahası, Türkiye bu işi İsrailli olmayan bir şirkete de verebilir.

Erdoğan mayınları yabancı şirket yönetiminde temizleyecek kişinin ‘İshak değil, Hasan, Ahmet, Muhammed, Fatma ve Ayşe olacağını’ söyleyerek cevap verdi ve konuya etnik veya dini açından bakanları faşist olmakla suçladı. Daha önemlisi, projenin yabancı şirkete mayından temizlediği araziyi 44 yıl kullanma hakkı verilmesi karşılığı Türkiye’nin tek kuruş ödememesini öngörmesi. Yani yabancı şirket Suriye sınırını fiilen kontrol altında tutacak.

AKP şu ana dek ısrarlıyken ciddi soru işaretleri var. Başbakanın, AKP’yi destekleyenleri de kızdıran bu hassas konudaki ısrarının nedeni bilinmiyor. Şam’la ‘koalisyon’un gölgesinde Suriye sınırına hükmetmesi için İsrail’i getirme projesine dair sorgulamalar artıyor. Üstelik İsrail iki yıl önce Türk hava sahasını ihlal ederek Suriye’nin Deyr Zur tesislerine saldırmıştı. Acaba Erdoğan’ın İsrail şirketini savunmasının, Davos sonrası Yahudi sevgisini kazanma girişimiyle ilgisi var mı? Şam’ın endişelerini dikkate aldı mı? Suriye’nin tutumu nedir?

Gazze olaylarında Erdoğan’dan ulusalcılık örneği gören Arapla bu sözleri duymak istemiyor. Zira sözleri Türkiye’nin sorunlarına çözüm bulma gücüne zarar veriyor. Ayrıca Araplardan önce Türkiye’nin güvenliğini tehdit ediyor. Mayın temizlemenin Araplara düşman İsrailli, hatta Amerikan veya Batılı bir şirkete verilmesini önleme amacıyla, Türkiye’de seslere katılıyoruz. Suriye mayınlarını kendi gücüyle temizledi. Bölgesel süpergüç olmaya çalışan Türkiye’nin bu görevi yerine getirmekten aciz olduğunu sanmıyor, bu hataya düşmeme uyarısı yapıyoruz. Erdoğan’a Davos’taki protesto ifadesiyle sesleniyoruz: One minute.

(Katar gazetesi Şark, Beyrut Stratejik Araştırmalar Merkezi Direktörü, 31 Mayıs 2009)

Bu haber 1,563 defa okundu.