Basmak ya da basmamak...Bütün mesele bu

28 Mayıs 2009 17:06 tsi
İran ile Kuzey Kore'nin ne alakası var, demeyin. ABD yönetiminin vereceği karar, domino etkisi yaratabilir. Dünya savaşı bile söz konusu. İşte krizin geldiği son nokta...iyibilgi analiz

Kuzey Kore'nin başkenti Pyongyang, şu an tüm dünyanın kalp ritmini belirliyor. Pazartesi günü Kuzey Kore'nin nükleer denemesi dünya başkentlerinde korku ve endişeye sebep oldu. Ya egzantirik lider Kim Jong-il füzelerin düğmesine basarsa ve Güney Kore'ye füze gönderirse?

Ancak esas korkulması gerekilen karar, Pyongyang'da değil, çok daha uzak bir yerde verilecek: Washington. Bir önceki iyibilgi analizinde, Obama'nın önüne konulan, Kuzey Kore'ye müdahale planlarını incelemiştik.(Bkz: Dehşet senaryoları: Bu savaşın kazananı yok) Yeni gelen bilgiler ışığında, bu krizin esas sebepleri biraz daha aydınlandı. Ortada bir savaş söz konusu ve bunun ne kadar ciddi bir tehdit olduğunu yavaş yavaş anlamaya başlıyoruz.

Öncelikle bu krizin arkasında çok temel bir güç politikası yatıyor: Yeni ABD yönetiminin ne kadar cesur olduğunu görebilmek. Daha önce, buna benzer bir kriz 1996 yılında Çin ile Amerika arasında, Tayvan Körfezi üzerinden cereyan etmişti. Çin'in füzeleri Tayvan adasına çevrilmişken, o dönemdeki ABD Başkanı Bill Clinton bölgeye uçak gemilerini yollamış, olası bir çatışmada ABD'nin müttefiki Tayvan'a arka çıkacağını gayet net göstermişti. Şu an ortaya çıkan kriz, bu açıdan bakıldığında, "birileri" tarafından Obama'nın ne kadar cürretkar davranabileceğini ölçmeye yönelik.

Bir önceki yazıda, Kuzey Kore'ye müdahale olarak önceden füze rampalarının vurulabileceği  ihtimali üzerinde durulduğunu yazmıştık. ABD medyası bu ihtimalin gittikçe kuvvetlendiğine dair haberlerle dolmaya başladı. Son olarak işin içine, bölgenin en büyük ekonomisi ve ABD'nin müteffiki, Japonya dahil oldu. Japonya'dan gelen son haberlere göre, "aktif füze savunması" olarak adlandırılan ve K. Kore menşeili herhangi bir füzeyi vurma kapasitesine sahip olan savunma sistemi için hükümet düğmeye basmak üzere. İşin dikkat çeken yanı, bu sistemin önleyici saldırı olarak kullanılabilmesi, yani Japonya, tıpkı ABD gibi K. Kore harekete geçmeden, rampaları vurabilir. İster ABD vursun, ister Japonya, bu koşullarda Çin'in sessiz kalmayacağı bir gerçek.

Bunların dışında bir başka dikkat çekici nokta, olası bir vurma kararının, genel seçimleri yaklaşan İran üzerinde baskı yaratmak için kullanılma potansiyeli. Kulislerden sızan bilgilere göre, sırf bu yüzden ABD yönetimi içinde bir taşla iki kuşu vurabiliriz mantığı daha fazla taraftar topluyor.

www.iyibilgi.com analiz

Bu haber 869 defa okundu.