Bağış, Zahit Akman'ı böyle savundu

23 Mayıs 2009 22:10 tsi
Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, RTÜK Başkanı Zahit Akman'a "medya yargılaması" yapıldığını söyledi ve kendi kaçakçılıklarını kapattırma peşinde olduklarını söyledi.

Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, medyanın insanları yargılamasının Avrupa standartlarına aykırı olduğunu belirterek, ''Avrupa standartları, manşetten insanları yargılayıp, içerideki sayfalarda, köşelerinde onlardan bahsetmek ya da Avrupa'daki yetkililerin eline dosya verip, kendi kaçakçılığınızı kapattırmak değildir'' dedi.

Partisinin Arnavutköy 1. Olağan İlçe Kongresi'nde konuşan Bağış, Avrupa standartlarının herkes için gerekli olduğunu ifade etti.

''Birilerinin, geçmişin birtakım siyasilerini gündeme getirerek, Türkiye'de o eski bulanık günlere, çetelerin ülkeyi yönettiği günlere geri dönmek istediğini'' dile getiren Bağış, şöyle konuştu:

''Ama onların pek fazla bir şansları olduğuna inanmıyorum. Ağızlarına bir laf alıyorlar, 'Büyük Türkiye' diye. Bunların aklındaki büyük Türkiye, gecede yüzde 8 bin faizlerin, yüzde 120 enflasyonların yaşandığı, insanların cebinden gece yarısı paralarının çalındığı bir Türkiye'dir. Onların demokrasi anlayışı, koltuklarıyla vestiyerdeki şapka arasındaki mesafedir. Ama bugün Türkiye'de gerçekten milletin iktidarı var.''

Bağış, Avrupa standartlarında yargısız infazın olmadığını belirterek, demokrasinin insanların işine geldiği gibi görülmediğini ve insanların kılık kıyafetiyle uğraşılmadığını söyledi.

MEDYA YARGIÇLARI NEYİ GİZLEME PEŞİNDE?

Türkiye'nin AB üyeliğine hem Avrupa'da hem de Türkiye'de direnç gösteren odaklar olduğunu, bunun Meclis'te bir kanunun 2 saatte ancak geçirilebilmesiyle görülebildiğine işaret eden Egemen Bağış, gerçekten AB'ye girilmek isteniyorsa, Avrupa standartlarında bir Anayasa yapmak için muhalefete birlikte çalışma çağrısında bulunduklarını belirtti.

Bağış, ''muhalefetin, Brüksel'de AB konuşmaları yapıp, gelip Türkiye'de tersi çalışmalar yaptığını'' ifade etti. Bağış, şöyle devam etti: 

''Ben geçmişte de söyledim. CHP'den Mehmet Sevigen'e de yargısız infaz yapıldığında, ona da karşı çıkmıştım. Bu ülkenin yargısına güveniyorsak, o zaman insanları medyanın yargılamasına, hüküm vermesine müsaade etmemeliyiz.

Son günlerde Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı'nı dile almışlar. Eğer varsa bir suçu, yargılansın. Ama yoksa medya yargılamasının Avrupa standartlarına aykırı olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum. Avrupa standartları, manşetten insanları yargılayıp, içerdeki sayfalarda, köşelerinde onlardan bahsetmek ya da Avrupa'daki yetkililerin eline dosya verip kendi kaçakçılığınızı kapattırmak değildir.''

Bağış, bu yüzden Türkiye'nin önünü açmak, milletin ihtiyaçlarına yönelmek ve demokrasiyi oturtmanın herkesin borcu olduğunu söyledi.

-ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI DİNÇER-

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer de 7 yıllık iktidarlarında devrim sayılacak kararlara imza attıklarını, hem uluslararası hem de yerel yönetimlerde Türkiye'nin bulunduğu konumu değiştiren çalışmalar yaptıklarını ifade etti.

Türkiye'de kişi başına düşen GSMH 2002'de 2 bin 200 dolar iken, bugün 10 bin 500 dolar civarına çıktığını, Türkiye'nin bugün dünyanın en büyük 17. ekonomisi olduğunu kaydeden Dinçer, insani gelişmişlik endeksinde 2002'de 96. sıradan 2006'da 71. sıraya gelen Türkiye'nin, ulusal ve uluslararası rekabet endeksinde 2002 yılında 59 ülke arasında 58. iken, 2006 yılında 65 ülke arasında 54. sıraya geldiğini söyledi.

Kadınların doğum esnasında ölümleri ve çocuk ölümlerinde büyük iyileşmeler kat edildiğini, sağlık ve eğitim harcamalarının büyük oranda arttığını dile getiren Dinçer, AK Parti'nin yaptığı çalışmaların arkasındaki felsefi boyutun ve ahlaki yönün de göz ardı edilmemesi gerektiğini vurguladı.

DİNÇER'İN HAYALİNDEKİ DÜNYA

Bu boyutta üç hususun göz önünde bulundurulması gerektiğini belirten Dinçer, bunların tarihi ve kültürel boyutta inanç ve değerler, modern ülke yönetimi ve politika, sahip olunan kaynaklar ve potansiyel olduğunu söyledi.

Dinçer, AK Parti'nin insanlara hizmet etmek için var olduğunu, ilçe başkanlarından Başbakan'a kadar bu görevleri kendilerine emanet olarak gördüklerini, emaneti ehline teslim etmeye çalıştıklarını ve seçimleri kavga konusu olarak değil, bir yarış olarak görerek hareket ettiklerini anlattı.

AK Parti'nin, yönetim anlayışı ile de çok modern bir yaklaşım sunduğunu belirten Dinçer, ''İnsan hakları ve özgürlüğünün değiştiği bir dünya hayal ediyoruz'' dedi.

Kongreye, AK Parti milletvekilleri Feyzullah Kıyıklık, Akif Gülle, Mehmet Müezzinoğlu, Recep Koral ve Burhan Kuzu ile AK Parti İstanbul İl Başkanı Aziz Babuşçu ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş da katıldı.

aa

Bu haber 619 defa okundu.