Bu ziyaret gözden kaçar mı?

22 Mayıs 2009 09:48 tsi
Türk medyası gözden kaçırdı ancak ABD yakından izliyor...iyibilgi özel

Soğuk Savaş biteli neredeyse 20 yıl olacak. Ancak yerine henüz bir dünya sistemi kurulabilmiş değil. Son yıllarda yaşanan çatışma ve gerilimler daha çok yeni sistemin doğum sancısı niteliğinde. Bu yeni sistemde çatışmanın merkezi Orta Asya’ya kayıyor ve Hint okyanusuna uzanıyor. Öte yandan enerji yaşanan güç mücadelesinde geçmiş yüzyılda olduğu gibi yine başat aktör konumunu sürdürüyor. Vanayı elinde tutan yeni yüzyıla önemli bir yatırım yapmış oluyor. İşte bu yüzden Kafkaslar’da yaşanan gerilimlerden Ortadoğu’ya Rusya’nın çıkışlarından ABD’nin saldırgan tutumuna, Çin’in diğer devletlerle yaptığı anlaşmalardan Türkiye’nin hamlelerine tüm adımlar Orta Doğu ve Orta Asya’nın zengin petrol ve doğalgaz rezervlerini kontrol etmeye yönelik. Bu mücadeleye eklenen son örnek Bağdat hükümetiyle Kuzey Irak arasında yaşanan ve geçtiğimiz hafta çözülen petrol anlaşması sorunu.

Taraflara bakıldığında AB’nin Rus doğalgazına bağımlı olduğu, Moskova’nın ise bu kartı çok etkili bir şekilde kullandığı görülüyor. Kendi topraklarından ve Orta Asya ülkelerinden çıkan doğalgazı Avrupa ülkelerine satan Rusya’nın enerji kartını nasıl kullandığı Ukrayna ile yaşanan fiyat krizi örneğinde ortaya çıkmıştı. Bu yüzden başta ABD olmak üzere AB de Rusya’nın bölgedeki dağıtım tekelini kırmak için çok önceden harekete geçmişti. BTC bu anlamda Rusya’nın enerji tekeline verilen en iyi stratejik yanıtlardan birisiydi.

Ancak bu yeterli olmuyor. Çünkü Rusya hala bölgede doğalgaz dağıtımı tekeline sahip. İşte bu noktada “batı” ittifakının imdadına Türkiye yetişiyor. Açıkçası Türkiye enerji savaşlarını daha önceden iyi okuduğu için bu mücadeleden kazançlı çıkmanın ancak enerji nakil hatlarını kendi topraklarında tutmasıyla gerçekleşebileceğine inanıyor. Faaliyete geçen BTC’nin yanı sıra Rusya’ya darbe vuracağı söylenen, ancak Rusya’nın karı bir akımla yanıt verdiği Nabucco bu nakil hattından bir tanesi. Uzun süren bir tereddütten sonra AB, Orta Asya gazını Türkiye üzerinden kendisine getirecek olan, böylece kendisini Rusya’ya bağımlı olmaktan kurtaran Nabucco projesine nihayet onay verdi. Bu arada Türkiye Nabucco’ya İran’ı da katmaya çalışıyor. Ankara elbette bu konuda Amerika’nın direnciyle karşı karşıya. Öte yandan Nabucco ile çıkarları tehlikeye giren Rusya bu hamleye Güney Akım projesiyle yanıt verdi. Rusya güney akımla Nabucco’ya alternatif oluşturmayı hedefliyor. Ancak bu Nabucco’nun alternatifi haline gelecek mi soru işareti. Sonuç AB için kaynakların çeşitlenmesi anlamına geliyor.

Ancak elbette Türkiye bununla kalmıyor. Geçtiğimiz hafta Rusya’ya bir ziyaret gerçekleştiren Başbakan Erdoğan’ın Putin ile görüşmesinden 2. Mavi Akım projesi çıktı. Bu projeyle Rusya’nın Orta Asya’dan getireceği doğalgaz önce Ceyhan’a ardından da İsrail ve Hindistan’a ulaşacak.

Tüm bu enerji kakafonisi üzerine Amerikalıların ne düşündüğü açık. ABD Rusya’nın enerji tekelinden ve bu tekeli diplomatik koz olarak kullanmasından rahatsız. Bu yüzden Türkiye’nin Rusya’ya alternatif olarak kendisini içinden pek çok kilit enerji nakil hattının geçtiği bir havzaya dönüştürme çabasını destekliyor. Bundan hem ileriye yönelik önemli bir stratejik, ekonomik ve siyasi koz elde eden Türkiye, hem de ABD karlı çıkıyor.

Ancak elbette enerji konusunda iki ülkenin ilişkileri dikensiz gül bahçesi değil. Zira Türkiye kendisini sadece enerji havzası haline getirmeyi amaçlamıyor. Ayrıca enerji kaynaklarını kullanılabilir hale getirerek kendisi enerji üreten ülkeler sınıfına girmeye çalışıyor. Bu uğurda özellikle Suriye sınırında petrol araştırmaları yapan Ankara, doğalgaz için Karadeniz’e özel bir önem veriyor. Erdoğan’ın Rusya’yı ziyaretinden tam bir hafta sonra Çin’e yaptığı ziyaretten dönerken kalabalık heyetiyle sessiz sedasız Ankara’ya uğrayan Brezilya Cumhurbaşkanı Lula Da Silva’nın Ankara’da enerji ağırlıklı görüşmeler yaptığı söyleniyor. Alınan bilgiler sondaj konusunda önemli teknolojiye sahip Brezilya ile özellikle Karadeniz’de doğalgaz araştırmaları için ortaklık yapılacağı üzerine. Bu yine Karadeniz’de Türkiye ile doğalgaz arama ve çıkarma çalışmaları yapan özellikle İngiliz firmalarını kızdırır mı? Brezilya Cumhurbaşkanını davet eden Ankara’nın kimi telkinlere pek kulak asmadığı söyleniyor.

www.iyibilgi.com analiz

Bu haber 1,845 defa okundu.