Koskoca Jip...Çok yakmasın?

19 Mayıs 2009 17:32 tsi
Putin’in Erdoğan’la görüşmeye 4X4 Jeep’ini kendisi kullanarak gitmesini Nabucco süreci çerçevesinde nasıl yorumlayabiliriz? iyibilgi analiz

Enerji kritik bir mefhum. İktisadi hayatın rekabetle belirlendiği bir dünyada daha da kritik oluyor…

Öyle kritik ki, uğruna savaşlar da çıkıyor, barışlar da yapılıyor…

Tabii barış savaşanlar arasında olduğu için, önce savaş çıkıyor; sonra enerji yollarının güvenliği için barış süreçleri işliyor…

Fakat o barış sürecindeki uzlaşmalar da savaşın hasadını toplamaya benzer; savaşı yönlendiren rekabetçi mantığı da içinde barındırır…

Şimdilerde PKK’nın silahsızlanması süreci ile Nabucco projesinin eş zamanlılığı bu yönde bir nitelik arz ediyor…

USAK Başkanı Sedat Laçiner Taraf gazetesinden Neşe Düzel’e verdiği röportajda iki gündür bu konu üzerinde duruyor…

Önceleri dünya üzerindeki emperyal mücadeleler daha çok hammadde ve pazar alanları üzerineydi. Şimdi o alanlar tükendi. Ayrıca dünya ekonomisinin ciddi bir enerji sorunu var…

Daha da önemlisi şuanda üzerinde rekabet edilen enerji, üretimden çok tüketime yönelik…

Çünkü dünya ekonomisi daha çok tüketim üzerine kurulu…

Ucuz işgücü ile üretim üssü olarak Çin bu noktada ayrışıyor. Enerji, Çin için bir üretim girdisi iken, Batı için bir tüketim malzemesi…

Üretici güçler olarak işçilerin memnun edilmesi gibi bir sorunu olmaz kapitalizmin. Dünyanın en ağır çalışma koşulları Çin’de… Ama tüketicilerin memnuniyeti önemli bir meseledir…

O yüzden dünya emperyalizmi için enerji yollarının güvenliğinin önemi had safhada…

Enerji yolları güvende oldukça Batı’daki enerji tüketicisi daha çok ve daha rahat tüketecektir. Bunun Batı’nın ideolojik sisteminin çalışması için de kritik olduğu açık… Eğer Batılı evini ısıtamaz, otomobiline benzin bulamazsa sistem sarsılır…

“Otomobil ve ev” mefhumları 20. yüzyıl kapitalizmi için oldukça önemlidir. “Amerikan rüyasının”, “herkese bir ev ve bir araba” olması bundandır…

Mortgage krizi ortadayken arabalar da benzinsiz kalırsa; rüya kabus olur…

Çin ve Rusya, kendilerinin de nemalandıkları bu sistemi sarsıp konumlarını yükseltecekleri yeni bir sistem öngörüyorlarsa enerji savaşları muhtemeldir…

Fakat bunu göze alacak kapasiteleri olmadıklarını düşünürlerse sadece mevcut sistem içinde paylarını artıracakları hamlelerle yetinirler ve enerji barışının parçası olurlar…

ABD’nin Türkiye’nin Rusya ile kısmi yakınlaşmasına iyi gözle baktığını,geçtiğimiz hafta sonunda gerçekleşen Putin-Erdoğan görüşmesinde Putin’in Karabağ çözümüne dair ilk defa söz söylemesiyle beraber düşünürsek; ikinci ihtimal daha kuvvetli görünüyor…

Nihayetinde herkes mevcut sistemden nemalanıyor, yenisini istemiyor; sadece payını artırmak istiyorsa; Batı’da herkesin sıcak bir evi ve bir otomobili olmasından rahatsız değiller… Mesele sadece o evin ısınmasından, otomobilin benzininden kimin daha çok kazanacağıdır…

Putin, Erdoğan’la görüşmeye 4X4 Jeep’ini kendisi kullanarak gitmesini bu çerçeveden yorumlayabilir miyiz?

www.iyibilgi.com analiz

Bu haber 1,318 defa okundu.