Bakanlar Kurulu'nda neler konuşuldu?

18 Mayıs 2009 21:14 tsi
Bakanlar Kurulu toplantısı yaklaşık 7 saat sürdü. Toplantı sonrası açıklama yapan Hükümet Sözcüsü Çiçek'e gazeteciler gündemdeki kritik konuları sordu. İşte Çiçek'in açıklamaları...

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, 4749 sayılı Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlemesi Hakkındaki Kanun'da ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu'nun ilgili maddelerinde de değişiklik yaptıklarını belirterek KOBİ’lerin daha kolay finansman sağlamasının amaçlandığını açıkladı.

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, Başbakanlık Merkez Bina'daki Bakanlar Kurulu Toplantısı'nın ardından açıklamada bulundu. Açıklamasına 19 Mayıs Atatürk'ü Anma ve Gençlik ve Spor Bayramı'nı kutlayarak başlayan Çiçek, ÇYYD Genel Başkanı Türkan Saylan'ın vefatı nedeniyle başsağlığı dileğinde bulundu.

Kurul’da görüşülen kanun değişikliklerine ilişkin bilgi veren Çiçek, Kredi Garanti Fonu sistemiyle ilgili tasarının ekonomik krizle de ilgili olduğunu söyledi. Çiçek, kobi’lerin finansman imkanlarına erişimlerini kolaylaştırmayı teminen Bakanlar Kurulu tarafından belirlenecek kredi garanti kurumlarına kaynak aktarılması amacıyla tasarının TBMM'ye sevk edildiğini bildirdi. 4749 sayılı Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlemesi Hakkındaki Kanun'da ve kredi garantisi veren kredi garanti kurumlarıyla ilgili bazı düzenlemelerin gerçekleştirilmesini teminen 5411 sayılı Bankacılık Kanunu'nun ilgili maddelerinde de değişiklik yaptıklarını belirten Çiçek, bu değişikliğin 1 milyar TL'ye kadar nakit, özel tertip devlet iç borçlanma senedi kaynak aktarılmasını ön gördüğünü ifade etti. Çiçek, böylece dış piyasalarda iş yapan bunun için de teminat sıkıntısı çeken işletmeler ve iş dünyası bakımından önem arz eden kanun tasarısını bugün imzaya açtıklarını, tasarının en geç bu yasama döneminde yasalaşmasını arzu ettiklerini kaydetti.

-TÜRKİYE İNSAN HAKLARI KURUMU KURULUYOR-

Hükümet Sözcüsü Çiçek, Türkiye İnsan Hakları Kurumu Kurulmasına Dair Kanun Tasarısı'nı da ele aldıklarını açıkladı. Çiçek, “Başbakanlığa bağlı İnsan Hakları Başkanlığı var. Şu an 25 kişilik bir kadroyla çalışıyor. Ancak, insan hakları çağında bu 25 kişilik kadronun çoğu başka kurumlardan burada görevlendirme suretiyle çalışıyor. Hal bu ki, AB ilerleme raporlarında özerk bir kurumun kurulması arzu edilmektedir. Böyle bir kurumun Türkiye'de bulunmamış olması eksiklik olarak ifade edilmiştir. Dolayısıyla, böyle bir kurumu kurmak suretiyle insan haklarının korunmasını ve geliştirilmesini sağlamak, ulusal ve uluslararası düzeyde insan hakları alanındaki gelişmeleri izlemek, insan haklarıyla ilgili konularda ilgili kişileri, kurumları ve kamuoyunu bilgilendirmek, insan haklarıyla şikayet ve başvuruları incelemek, araştırmak ve sonuçlarını takip etmek, ihlaller varsa bunların önlemesiyle ilgili çalışmaları yapmak üzere böyle bir kuruluş kurulmaktadır” dedi. Kurumun, yönetim kurulunda tüzüklerinde ve programlarında insan haklarıyla ilgilenen kuruluşlar varsa onların da geniş çapta temsiline imkan veren özerk yapıda bir kuruluş olmasını amaçladıklarını belirten Çiçek, bu kurumun hem Türkiye hem de AB süreci açısından önemli olduğunu ifade etti.

-KAT MÜLKİYETİ KOLAYLAŞACAK-

Çiçek, Kat Mülkiyeti Kanunu'nda değişiklik yapılması konusunu da Bakanlar Kurulu’nda ele aldıklarını kaydederek, kat irtifakından, kat mülkiyetine geçişle ilgili bir kısım zorlukların olduğunu anımsattı. Çiçek, “Kat irtifakından, kat mülkiyetine geçişi kolaylaştıracak, böylece vatandaşın şikayetlerini ortadan kaldıracak, vergi kayıplarının önlenmesini de mümkün kılacak bir düzenlemeyi hayata geçirmek için karar aldık” dedi. Çiçek, Adalet Bakanlığı ile Bayındırlık ve İskan Bakanlığı’nın konuyla ilgili çalışmalarını 5-10 gün içinde tamamlayacaklarını, bu yasama dönemi sona ermeden yasayı çıkarmayı amaçladıklarını bildirdi.

-YAZMA ESERLER BAŞKANLIĞI KURULUYOR-

Çiçek, toplantıda ayrıca, Kültür ve Turizm Bakanlığı'na bağlı, tüzel kişiliği olan ve özel bütçeli Türkiye Yazma Eserler Başkanlığı kurulmasına karar verildiğini bildirdi. Selçuklu ve Osmanlı medeniyetleri dönemine ait yazma eserlerin Türk kültürünün önemli bir bölümünü teşkil ettiğini vurgulayan Çiçek, Kültür ve Turizm Bakanlığı Kütüphaneler ve Yayınlar Genel Müdürlüğüne bağlı 166 bin 210 cilt yazma eser bulunduğunu, bu eserlerin kaybı halinde yerine konmasının da mümkün olamadığına işaret etti. Söz konusu eserlerin 28 kütüphanede bulundurulduğunu anlatan Çiçek, İstanbul ve Konya'da kurul başkanlığını kuracaklarını bildirdi.

-BELEDİYELERE İLLER BANKASI MÜJDESİ-

Çiçek, Bakanlar Kurulu’ndan belediyelerle ilgili önemli bir karar aldıklarını söyleyerek yeni belediyelerin, başlamış yatırımları sürdürebilmesi için Haziran, Temmuz, Eylül ve Ekim aylarında İller Bankası hisselerinden herhangi bir kesinti yapılmayacağını söyledi. Çiçek, “Nüfuslarına göre, ne kadar para alması gerekiyorsa, değişik kurumlara borçları olmasına rağmen, herhangi bir kesinti yapılmayacak, böylece 4 ay süreyle daha fazla yatırım yapma veya devam eden yatırımları bitirme söz konusu olacaktır” dedi.
Çiçek, toplantıda AB Genel Sekreterliği'nin üç başlık altında kapsamlı bir değerlendirme yaptığını da anlattı.

DTP'LİLERİN İFADESİYLE İLGİLİ OLARAK

Çiçek, DTP Milletvekillerinin ifade vermeleriyle ilgili olarak, "Bunların bir kısmı Meclis Başkanlığı ile ilgilidir. Sayın Toptan iyi niyetli bir çabayı sürdürüyor. Umut ederim, sağlıklı bir makul çözüm bulunabilir. Dosyayı bilmediğim için içeriğiyle ilgili bir şey söyleme durumum yok" açıklamasında bulundu.
DTP Genel Başkanı Ahmet Türk'ün randevu talebiyle ilgili konuyu kendisinin bilmediğini ifade eden Çiçek, "Sayın Başbakan zaten onu kendisi tayin takdir eder. Kendisinin karar vereceği bir husus" dedi.

-KÜRT SORUNU-

Çiçek, "Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün açıklamaları oldu. Gül, Kürt sorununun çözümü için doğru zaman olduğunu, hükümetin inisiyatif alması gerektiğini, dinamo olması gerektiğini söyledi. Hükümetin bir adımı, girişimi var mı?" yönündeki soruya Çiçek:

"Bu konularla ilgili bir çalışma Bakanlar Kurulu'nun gündemine geldiğinde ben onu ayrıntılı ifade ederim. Hükümet konusunun geçmiş olması, bu tip icralar hükümet eliyle yürütüldüğü için, kapsamlı olduğu için hükümetin öne çıkarılması işin tabiatı, Anayasa gereğidir. Bakanlar Kurulu'nda bir konuşma, müzakere yapmadık. Sizin meslektaşlarınız da Sayın Cumhurbaşkanı'na sormuşlardır, o da gereken cevabı vermiştir" şeklinde yanıt verdi.

"Sayın Cumhurbaşkanı iyimser bir havadan bahsetti. Bunun nedeni ne? Siz de iyimser misiniz? "sorusuna ise Çiçek, "Ben genelde iyimser bir insanım. Her işi kötüdür, kötüye gidiyor diye söylemek, konulara böyle yaklaşmak zaten Türkiye'ye bir şey kazandırmıyor. Meseleye kötümser açıdan bakmak bir şey ifade ediyorsa bir hafta sonra toplanırız, tartışırız. Bunun kimseye faydası olmaz. Sorun Türkiye'nin sorunu ise bunu çözecek olan da biziz. İster benim içinde bulunduğum hükümet, ister bu parlamento. İster bundan sonra gelecek hükümet, parlamento.

Çabalarımızı gayretlerimizi birleştirirsek, böylesine derinliği olan konularda iç politika mülahazalarına kapılmadan çaba sarf edersek geleceğe daha güzel bakma imkanı var. Devletin tüm kurumlarının görüş birliği içinde olması sorunun çözümünü kolaylaştıracaktır, tartışmaların da geride kalmasına vesile olur. Zaten bir kısım kurulların mevcudiyeti de bu tür konular konuşulsun diyedir." diye konuştu.

Bu haber 470 defa okundu.