KADEP: Ergenekon bittikçe Kürt sorunu da çözülür

13 Mayıs 2009 13:39 tsi
KADEP Genel Başkanı Şerafettin Elçi, Kürt sorunun çözümü için ilk kez bu kadar ümitli olduğunu ifade etti.

Kürt sorununun çözümü konusunda bugüne kadar yakalanamayan çok uygun bir fırsatın bulunduğunu belirten Katılımcı Demokrasi Partisi (KADEP) Genel Başkanı Şerafettin  Elçi, bu fırsatları, çözüm konusunda devlet katmanları arasındaki ortaklığı, Ergenekon'un pasivize edilmesi ve PKK'nın giderek Ortadoğu'da istenmeyen adam ilan edilmesi olarak sıraladı

Kürt sorununun çözümü için ilk kez bu kadar ümitli olduğunu ifade eden Kürt siyasetçi, "Ama bu iş o kadar da kolay olmayacak. Fakat devlet bu işin çözümünü samimiyetle ister ve cesur adımlar atarsa PKK'ya rağmen bu iş çözülür. Kürtlerin ekseriyetini memnun edecek bazı adımlar atılırsa PKK'nın da bahaneleri ortadan kalkar ve örgüt kendiliğinden izole edilmiş olur." diye konuştu.

Elçi,'Türkiye, 25 yıldır terör belası ile uğraşıyor. Bugüne kadar 40 bine yakın insan hayatını kaybetti, bir o kadarı da sakat kaldı. Yıllarca OHAL ilan edilen Doğu ve Güneydoğu'da 10 binin üzerinde köy boşaldı. Resmi rakamlara göre terörle mücadelede bugün kadar 400 milyar dolar harcandı.

Son yıllarda Kürt sorununun çözümüne yönelik, güvenlik tedbirleri dışında Kürtçe'nin serbest bırakılması, ana dilde yayın ve TRT Şeş gibi önemli adımlar atıldı. Ancak terör sorunu hala devam ediyor. Devlet, bugüne dek olmadığı kadar terör sorununu kökten bitirmek için kolları sıvadı. Önümüzdeki süreçte atılması beklenen adımlar konusunda henüz netlik yok fakat devletin tepesinde çok yönlü olarak ciddi hazırlıkların yapıldığı konuşuluyor' dedi.

KADEP lideri Elçi, Kürt sorununun çözümünde ve PKK'nın bitirilmesinde büyük fırsatlar olduğunu belirtti.

Şerafettin Elçi, hem içeride hem dışarıda hem de PKK'nın içinde bugüne kadar olmayan uygun bir ortamın oluştuğuna dikkat çekti.

Devlet organlarının ilk kez bu konuda bu kadar ağız birliği içinde olduğuna dikkat çeken Kürt kökenli siyasetçi, Ortadoğu'daki siyasi ortamın da artık PKK'dan çok ciddi rahatsız olduğunu vurguladı.

İlk kez PKK ile Ergenekon arasında bağ kuranlardan biri olan Elçi, soruşturma nedeniyle Ergenekon'un pasivize edilmesinin tarihi bir fırsat olarak görüyor. Elçi, "Eğer Ergenekon eski gücüne sahip olsaydı kimse bu meseleleri konuşamazdı. Aniden ortaya çıkar süreci berhava ederdi." şeklinde konuştu.

PKK KÜRT SORUNUNU KATMERLEŞTİRDİ

Şerafettin Elçi, Kürt sorunun PKK sorunu ile karıştırılmasından rahatsız. "PKK yokken de Kürt sorunu vardı." diyen Elçi, "PKK'dan önce çok sayıda siyasi Kürt grupları vardı. Ancak bunların şiddetten tamamen uzak, siyasi, sosyal ve kültürel talepleri vardı. PKK işin şeklini değiştirdi." dedi.

Elçi, PKK'nın ortaya çıkmasıyla birlikte Kürt sorunun bir şiddet sorunu olarak algılandığını, bunun ise sorunu derinleştirdiğini anlatan Elçi, "PKK bu işi tetikledi. Haklı gerekçelere dayansa da artık kimse silahlı mücadeleyi tasvip etmiyor. Çözüme katkı da sunmuyor. Geçici olarak katkı yaptığı görülse de uzun vadede sorunu derinleştiriyor. Bunlar kalıcı olmayan çözümlerdir. İleride sorunu katmerleştiriyor. Başka sorunların ortaya çıkarıyor ya da zemin hazırlıyor." ifadelerini kullandı.

UZLAŞI VE DİYALOGLA ÇÖZÜLÜR

Elçi, gelinen noktada devletin geçmişte yaptığı hataları ya da ihmallerin farkına varmasının sorunun gerçekçi teşhisi noktasında sevindirici bir gelişme olduğunu kaydetti.

PKK ile baş etmenin yolunun Kürt sorunun çözümü olarak gören tecrübeli Kürt siyasetçi, "Kürtleri tatmin eden bir formülle çözülebilirse PKK'nın, üzerinde mücadelesini yürüten zemin kalmaz. Bu durum, hem örgütün bundan vazgeçmesini hızlandırır, hem de ona bir gerekçe hazırlar. Ama öncelikle bu konuda Kürtlerle ilgili bazı konularda olumlu adımların atılması gerekiyor. Bu konuda bir niyet göstermesi bile bu sorunun çözümüne önemli katkılar sağlar. " değerlendirmesinde bulundu.

Bu sorunun çözümünde komplekse düşülmemesi gerektiğini kaydeden Elçi, son dönemlerde Kürt sorunu ve PKK'nın tasfiyesi için devletin farklı bir yaklaşım sergilemesini önemli bulduğunu ifade etti.

Özellikle Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün 'Türkiye'nin en önemli sorunu Kürt sorunudur' ifadesini hatırlatan Elçi, şunları söyledi:"Sayın Cumhurbaşkanı'nın bunu ifade etmesini son derece önemli buluyorum. Demek böyle bir sorun var ve çözülmesi gerekir. Ama bugüne kadar sürdürüldüğü gibi askeri sadece bir çözüm yöntemi ile mümkün değil bu. Çatışmaya gerek kalmadan diyalog ve uzlaşma ile bir çözüm formülü bulunabilir. Henüz bir formül ortaya konmasa da sorunun bu şekilde kabul edilmesi ve ihtiyaç olarak görülmesi üzerinde kafa yormaları çok önemlidir."

KONU SİYASİ DEĞİL MİLLİ BİR MESELE OLARAK ELE ALINMALI

Elçi, bu sorunun siyaset üstü bir anlayışla ele alınması gerektiğine de işaret etti. Sorunun her türlü siyasi mülahazadan uzak tutularak ele alınmasının hayati önemi haiz olduğunu vurgulayan Elçi, "Bu sorunu iktidarın meselesi olmaktan çıkarmak gerekiyor. Bu ulusal sorun olarak ele alınmalı. Ve bu devleti yöneten yönlendirebilen etkili olabilen ne kadar güç unsuru varsa temas kurularak Kürtlerle ilgili temel bir politika belirlenmeli. Bugüne kadar yürütülen politikalar iflas etti. Konsensüsün oluşmasına önayak olmalı. Bu sorunun çözümü gerekli diyorsa bunun gereklerini yerine getirmeli." şeklinde konuştu.

KADEP Genel Başkanı, şunları söyledi: "Benim kanımca bugün her zamandakinden daha çok siyasi atmosfer var. Hele bu işte biraz daha fazla gayret gösterilirse bu ortam daha da yaygınlaştırılabilir. Bir de kamuoyunun hazırlanması lazım. Bunu etkileyebilecek insanların da makul bir çizgiye getirilmesi için ikna edilmesi gerekir. AKP olumlu adımlar atmaya hazırlanırken, siyasi rakipleri bu konunun üzerine benzin dökmemeli, yardımcı olmalı. Bir parti meselesinden çok ülkenin geleceği açısından ulusal bir sorun olarak ele alınmalı. Apo bile asılmadı. Üstelik MHP iktidarında oldu bu. Toplumdan da çok büyük tepki ile gelmedi. Artık kimse şehit cenazelerinin gelmesini istemiyor. Bu konu uygun bir dille anlatılabilirse, toplumun bunu anlayışla karşılayacağını düşünüyorum."

Elçi, muhatap konusunda bir formülün bulanabileceğini belirtti. Devlet isterse hiç kimseyi muhatap almadan bu sorunu çözebileceğine inandığını söyleyen Elçi, "Devlet isterse sorunun tarafı ile temas kurar. Bu gayri meşru değil. Sahne önünde oynanmaktan ziyade perde arkasında bu işi nasıl daha iyi çözebiliriz hesapları ile yürütülür. Komplekslere kapılmadan sorunun çözümü için görüşülür. Aslına devlet bunu çözmek isterse kimseyi muhatap almaya gerek yok. Modern bir devletin yapması gereken neyse onu yapar. Bunun için de onu bunu muhatap olmasına da gerek yok. Eğer çözüm formülünde herkes kendini özgür hissederse çözüm benime yararımadır diyebilirse o zaman sorun zaten kendiliğinden çözülür." biçiminde konuştu.

SİLAHLAR SUSMAZSA HERKESİN İŞİ ZORLAŞIR

Elçi, silahlar susmadığı sürece bu sorunun çözümünün zor alacağını düşünüyor. Bu konuda PKK eğer samimi ise mutlak surette silahları bırakması gerektiğini vurgulayan Elçi, "Silahları bırakma niyeti varsa daha fazla kan akmaya fırsat vermemek lazım. Elde silah olduğu sürece ölümler gerçekleşecek. PKK'nın da samimi olarak silah bırakması lazım. Çünkü şehit cenazeleri gelirse herkesin işi zorlaşır. İnsanların elinde silah varken, parmaklar tetikteyken bu işi için kimse garanti veremez. Onun için örgütün mümkün mertebe çatışma alanlarının dışında olması gerekiyor. PKK silaha son vermeli. Devlet de silahlı çatışmaya girmeden, bu aşamada üzerine fazla gitmemeli. Karşılıklı olarak bu ortamı yaratmakta yarar var. Sorunun çözümü için önemli bir yoldur ve gereklidir. Bazı kesimlerden eleştireler olabilir ama özellikle Cumhurbaşkanının bu konuda çok gayret sarf etmesi lazım." dedi.

ERGENEKON DİRİ OLSA KİMSE BU SORUNU TARTIŞAMAZDI

"Ergenekon hala diri olsaydı kimse Kürt sorununu tartışmaya cesaret edemezdi." diyen Elçi şunları söyledi; "Ergenekon davası, bu sorunun barışçıl yöntemlerle çözülmesindeki en büyük engeli ortadan kaldırıyor. Ergenekoncular, barış içinde olan bir ortamı istemezler. Kargaşa ortamı isterler. Çünkü onlar ancak kargaşa ortamında cirit atabilirler. Ergenekon'un pasivize edilmesi çok büyük bir fırsat ve şanstır. Ergenekon eski gücünü korusaydı kimse bu meseleyi doğru düzgün oturup konuşması mümkün olmazdı. Çünkü daha önce uygun bir zemin oluşturmaya çalışıldığında birden bire bunu tamamen dinamitleyen bir olay patlak veriyordu. Bu PKK'nın da işine yarıyordu. Çünkü bunlar karşılıklı olarak şiddetten besleniyor. Ama Kürt toplumunda akli selim sahibi insanlar var. PKK'nın içinde bile var. Bu çok iyi bir fırsattır."

zaman

Bu haber 734 defa okundu.