'kulağa küpe' tavsiyeler | " /> 'kulağa küpe' tavsiyeler | "/>

En Sıcak Konular

Sarıgül için 'kulağa küpe' tavsiyeler

13 Mayıs 2009 09:51 tsi
Sarıgül için 'kulağa küpe' tavsiyeler Yerel seçimlerden henüz çıktık ancak bir sonraki genel seçimlere yönelik ‘alternatif’ arayışında arz patlaması yaşanıyor. Önce Hüsamettin Cindoruk, ardından açıklamasa da siyasete gireceği artık anlaşılan Hisarcıklıoğlu, şimdi de Sarıgül…

Yerel seçimlerde AK Parti’nin beklenen oyu alamaması muhalefeti önümüzdeki genel seçimler için şimdiden hareketlendirmişe benziyor. Hem sağ hem de soldaki siyasi aktörler birer birer liderliğe soyunuyor ya da siyasete gireceği izlenimi veriyor.

Bu siyasi aktörlerin en tartışmalı isimlerinden birisi şüphesiz Hüsamettin Cindoruk. DP Genel Başkanlığı için adaylığını koyan eski siyasetçi Cindoruk, toplumun geniş kesiminin eleştirisiyle karşılaşsa da bu amacından vazgeçecek gibi görünmüyor. Kendisine parti içinden de sert muhalefet gelen Cindoruk’u Aydın Menderes dahi –uzun süreli sessizliğini bozarak- açık bir şekilde eleştirmişti. DP’nin içinden gelen tepkiler Cindoruk isminin “siyasete dışarıdan müdahale” geleneği ya da “toplumsal mühendislik” çalışmalarıyla özdeşleştiği yönünde. Demirel’e yakınlığı ile bilinen Cindoruk’un Ergenekon süreci ve diğer tartışmalı konularda ortaya koyduğu tavır DP’nin demokrat tabanını rahatsız ediyor.

Öte yandan siyaset için ismi geçen ikinci kişi TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu. Hisarcıklıoğlu’nun geçtiğimiz hafta son kez TOBB Başkanlığına seçildi, ardından Başbakan Erdoğan ile kameralar önünde yaşadığı gerilim uzun bir süredir hakkında ortaya atılan “siyasete girecek” iddialarını güçlendirdi. Şu ana kadar hakkında çıkan “siyasete girecek” şeklindeki iddiaların hiçbirisini yalanlamayan Hisarcıklıoğlu’nun karar alıp almadığı henüz soru işareti.

Aslında uzun bir süredir Ergenekon üzerinden AK Parti’ye muhalefet eden Süheyl Batum da bu gruba alınırsa sağ siyaset kazanının fokur fokur kaynamaya başladığı söylenebilir. Benzer bir durum sol için de geçerli.

Zira eski partisi CHP’de Deniz Baykal’la girdiği liderlik yarışını kaybeden ardından partiden ihraç edilmesiyle DSP’ye geçen Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül dün yaptığı açıklamada liderlik değil başbakanlık istediğini belirtti. Sarıgül “Biz hiçbir zaman kırık bir testinin kulpu olmadık. Olmakta istemeyiz. Türkiye’de şuan genel başkan aranmıyor. Yeni bir başbakan aranıyor. Bu başbakan adayına halkımız karar verecek. Halkımıza saygı duyan bir yapıyla ‘Bismillah’ diyerek yolumuzda ilerliyoruz” dedi.

Elbette bu sözler henüz geçtiğimiz hafta 17 Mayıs’ta yapılacak DSP Kongresinde Genel Başkan adayı olmayacağını açıklayan Sarıgül’den gelince şaşkınlık yaratıyor. Ancak yeni partisinde liderlik arayışına girmeme kararı alan Sarıgül’ün genel seçimler öncesinde yeni bir sürpriz yapıp yapmayacağı henüz net değil.

Peki, Sarıgül, söylediği gibi Türkiye’nin Başbakanlığına oynayabilir mi, oynarsa başarılı olabilir mi? Aslına bakılırsa bu sorunun yanıtı Ocak 2005’te gerçekleşen CHP kongresinde yatıyor. O tarihte Sarıgül Baykal’a meydan okumuş, ardından kendisiyle liderlik yarışına girmişti. Türkiye’de basın desteğini de arkasına alan Sarıgül’ün “parlak” siyasi kariyerini CHP liderliği ile süsleyeceği beklentisi oluşmuştu. Ancak o beklenen olmadı. Zira Cüneyt Ülsever’in 31 Ocak 2005 tarihli yazısına göre Baykal Sarıgül’e tuzak kurdu. “Mustafa Sarıgül kongrelerde kullanılan çok basit bir taktiği yuttu. Deniz Baykal, Sarıgül'ü sinirlendirmeyi hedef seçmişti ve bunu başardı. Mustafa Sarıgül zıvanadan çıktığı anda sadece CHP delegeleri gözünde değil, 9 ayrı kanalda kongreyi takip eden millet indinde de çok ağır yara aldı!” Ülsever’in zıvanadan çıkmakla neyi kastettiğini hepiniz hatırlıyorsunuz. Sarıgül yumruk yumruğa kavgaya karışmış, genel başkanıyla inanılmaz ağız dalaşına girmiş ve aslına bakılırsa kürsüden de kendisine yöneltilen eleştirilere güçlü yanıtlar verememişti. Yani yılların kurt politikacısı Baykal açıkçası Sarıgül’ün yükselen grafiğini o gün, o kongrede ve o kürsüde yaptığı konuşmayla inişe geçirmişti.

Aradan çok zaman geçmiş sayılmaz… şunun şurasında dört yıl gibi bir zamandan bahsediyoruz. Bu dört yıl içinde Sarıgül kendisini oldukça geliştirmiş midir bilinmez. Bilinen şey vakitsiz açan çiçeğin kırağı tehlikesiyle karşı karşıya olduğudur. 2005’teki kongre bunu açıkça gösterdi. Sarıgül kurt bir politikacıyla yüzleştiğinde krizi iyi yönetemediğini gösterdi. Bu siyasette “acemilik” anlamına geliyor. Galiba Sarıgül’ün başbakanlıktan bahsetmeden önce bir süre daha beklemesi gerekiyor. En azından 2005’teki kongrenin olumsuz etkilerini unutturabilmek için.

www.iyibilgi.com analiz



Bu haber 660 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,144 µs