one minute zamanı mı? | " /> one minute zamanı mı? | "/>

En Sıcak Konular

Kürt sorunuda one minute zamanı mı?

11 Mayıs 2009 13:04 tsi
Kürt sorunuda one minute zamanı mı? ‘Kürt sorununda sevindirici gelişmeler olacak’ görüşü karşılık buluyor mu? Atılması planlanan adımların anlamı ne? Ya ‘vatan elden gidiyor’ korosunun kaygıları ne olacak? Yılların ağırlaştırdığı kamburlardan kurtulmanın zamanı şimd

Radikal Genel Yayın Yönetmeni İsmet Berkan’ın bugünkü yazısında verdiği bilgiler, daha önce Cumhurbaşkanı Gül’ün yaptığı açıklamalar da dikkate alınacak olursa, Kürt sorununda yeni bir döneme girdiğimizin güçlü işaretlerini veriyor. (İyibilgi/Yeni açılımlar yolda mı?)

Hatırlanacağı gibi, birkaç ay önce Cumhurbaşkanı Gül, detay vermemekle beraber “Kürt sorununda sevindirici gelişmeler olacak” demişti.

Berkan’ın yazısından anladığımız, Kürt sorununda “sembolik” gibi de görünse, aslında son derece önemli bazı adımların atılmaya hazırlanıldığı. Mesela Kürtçe ismi değiştirilen köy ve mezra adlarının geri verilmesi planlanıyor.

Yıllarca kullanılan bir yerleşim birimi adının değiştirilmesinin orada yaşayan insanlar üzerindeki etkisini düşünmek için biraz empati yapmasını bilmek gerek.

Asimilasyon mantığı güdülerek gerçekleştirilen bu uygulama, 12 Eylül döneminde söz konusu olmuştu. Fiiliyatta, gündelik hayat içerisinde bu uygulamanın hiçbir hükmü olmadığı iyi biliniyor. Devlet daireleri dışında insanlar kendi bildikleri ismi kullanmayı sürdürdüler.

Bu arada TRT Şeş ile atılan adımın üniversitelerde “Kürdoloji” bölümleri açılmasıyla sürdürüldüğü anlaşılıyor.

Bu, “kart-kurt-Kürt” gibi hiçbir ciddiyeti, bilimselliği bulunmayan ve dolayısıyla insanlar üzerinde de alay konusu olmanın ötesinde herhangi bir ikna edici etkisi olmayan “resmi” tutumdan vazgeçilmesini göstermesi bakımından önemli.

İsveç başta olmak üzere pek çok Avrupa ülkesinin üniversitelerinde Kürdoloji bölümleri var. İster bilimsel, akademik kaygılarla, ister stratejist veya istihbarat duyarlılığıyla olsun, çok sayıda yabancının da Kürtçe öğrenerek Kürt dili, kültürü ve tarihi üzerine araştırmalar yürüttükleri biliniyor.

Bu alanda “referans” kaynağı olması gereken Türkiye üniversitelerinde ise, konuyla ilgili yürütülen hiçbir bilimsel, akademik çalışma bulunmuyor. Aksine, yıllarca “kart-kurt” tezlerini doğrulama gayretkeşliği yapıldı.

Başbakan Erdoğan’ın DTP yöneticileriyle görüşmesi de mevcut “ilişkiler gergin” görünümünü ortadan kaldırmak bakımından önemli bir adım olacak. Bu, Erdoğan’ın “bütün Türkiye’nin başbakanı olmak” iddiasının da zaten kaçınılmaz bir gereği. Hatırlanacaktır, Başbakan Erdoğan’ın bazı protokol törenlerinde, resepsiyonlarda DTP yöneticilerini gördüğünde onların ellerini sıkmaktan dahi imtina etmesi, “tuhaf” karşılamak gereken bir manzara oluşturmuştu.

Genel olarak diyalog, ama özel olarak Cumhurbaşkanı Gül’ün tanımlamasıyla “Türkiye’nin en önemli sorunu” olan Kürt sorunu söz konusu olunca, diyalog, sanılandan daha büyük bir anlam ifade ediyor.

Konuyla ilgili herkesin görüşlerini serbestçe dile getirmesi, çözüm projesi ne ise ortaya koyması, mutlaka bugünkünden daha ileri bir noktaya ulaşmamız sonucunu doğuracaktır.

Ergenekon davasıyla Türkiye’nin başına örülmek istenen çorapların açığa çıkması, bu adımları atabilmeyi her zamankinden daha mümkün hale getirmiştir. (İyibilgi/Ergenekon’un en tehlikeli senaryosu)

Bu adımlar atıldığı oranda bir kez daha göreceğiz ki ne Türkiye “bölünecek”, ne de vatan elden gidecektir… Gelişmelerin Türkiye’yi getirdiği nokta, çözümsüzlük ve gerilim üzerine kurulu kalıplaşmış düşüncelerin etki ve anlamını kaybetmiş olduğudur.

Aksine yılların çözümsüzlük, gerginlik siyasetiyle ağırlaştırdığı kamburlardan kurtulmak, sadece Türkiye’yi rahatlatmayacak, aynı zamanda demokrasi standartlarını yükseltecek, gerçek manada bir “birlik-beraberlik” ruhu geliştirmenin dinamizmini açığa çıkartacaktır…

www.iyibilgi.com analiz



Bu haber 714 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    3,134 µs