'Trenden bir kez inen bir daha binemez'

10 Mayıs 2009 16:57 tsi
Başbakan Erdoğan malatya'da ekonomik gelişmeler ve TRT'nin yeni kanallarıyla ilgili değerlendirmeler yaptı. Erdoğan'ın konuşmasında Turgut Özal'a atıfta bulunarak siyasi tabloyla ilgili yaptığı tespitler dikkat çekici...

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "6,5 yıl önce borçlanma faizi yüzde 63 idi. Şimdi yüzde 11'e düştü. 52 puan düştü" dedi.

AK Parti Malatya İl Kongresi Atatürk Spor Salonu'nda yapıldı. Başbakan Erdoğan, yaptığı konuşmada Türkiye'nin kabuğunu kıran Turgut Özal'ın memleketinde olduğunu belirterek "Kendisini bir kez daha kendi memleketinde rahmet ve minnetle anıyorum. Son seçimlerde de Malatya farkını hissettirdi. AK Parti'nin Ak siyasetine en büyük desteği veren illerden biridir Malatya" dedi.

Türkiye'yi kuşatan ve kucaklayan, bütün evrensel değerleri kucaklayan bir partinin mensupları olduklarını anlatan Erdoğan, şunları söyledi: "Muhafazakar demokrat kimliğimizle milleti bir bütün olarak saran siyasi hareketiz. Türkiye'nin bütün meseleleri derdi derdimizindir. Davası davamızdır. Türkiye'nin son 30- 40 yıllık meselelerinin hangi kirli ellerle kördüğüm haline geldiğini görüyorsunuz. 30 yıl tartıştığımız, bütün çerçevenin mutabık kaldığımız temel meseleleri hala tartışıyoruz ama çoğu gitti azı kaldı. Haksız rekabeti önledikçe, Türkiye'nin yıldızı parlıyor."

Erdoğan, "Kıskananlar çatlasın" diye bağıranlara şöyle konuştu: "Onları da aramıza alalım. Daha güçlü olacağız. Bazı gerçekleri bilmiyorlar. Bildikçe onlar da bu kervana katılacak. Güvene, istikrara, adalete, muasır medeniyet idealimizi ancak ve ancak demokrasi ile gerçekleştirebiliriz. Bugün hala birileri çıkıp milletin hür tercihini, benim aziz vatandaşlarımızın oylarını tartışma konusu yapmak istiyor. Milletin seçiminin, milletin Ak Parti'ye olan tevecühünü içine indiremeyenler, hazmedemeyenler var. Aziz milletin vakti gelince bunlara en güzel cevabı veriyor. Referandumu da katarsak 5 seçimde milletimiz bize mesuliyeti farklı verdi. 71,5 milyon vatandaşımızın her birinin bize yüklediği emanettir."

"Herkese adaletle yaklaşmak bizim boynumuzun borcudur" diyen Erdoğan, "Bizim kimsenin inancıyla, etnik kökeniyle, yaşam tarzıyla işimiz olmaz. Alevi ve Sünni kardeşimizin hukuku da bizim omuzumuzdadır. Kürt ve Türk'ün hukuku da omuzumuzdadır. Ayrıştırmak, farklılaştırmak bizim siyasetimizde yer bulamaz ve bulamadı" ifadelerini kullandı.

Erdoğan, AK Parti'nin 29 Mart seçimlerinde bir kez daha Türkiye'nin sesi, yüreği ve Türkiye'nin partisi olduğunu söyledi.

Türkiye'de 16 büyükşehir belediyesinden 10 tanesinin AK Parti dediğini anlatan Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti. "Bunun yanında 65 il kahir ekseriyetle yine AK Parti demiştir. 2 bin 947 belediyeden bin 459 yine yüzde 50'ye yakın AK Parti demiştir. Bu bizi şımartmıyor. Kibirlendirmiyor, sorumluluğumuzun yükün ne kadar ağır olduğunu görüyor, bu hassasiyetle durmak yok yola devam diyoruz. Her zaman dik duracağız, dikleşmeyeceğiz. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Seçimden sonra, şehirlere kale gözüyle bakıp kaleler düşmedi dediler. Başbakan Antalya'ya bir daha gitmez dediler. 81 vilayet ve vatan topraklarının her zerresinde varız diyoruz. Siz de, ne olur bütün siyasi partilerin 780 bin kilometrekarenin hepsinde koşun, çalışın diyorum. Sivas'ın ötesine de geçin diyorum. Sadece Sivas'ın batısında kalmayın."

TEŞKİLATIMIZ ÇALIŞIYOR

Siyaseti Türkiye'nin tamamında yapın dediğini belirten Erdoğan, şöyle konuştu: "Bunu yürekten söylüyorum. Ama şu ana kadar ne yazık ki gelemediler. Bizim ufkumuz son derece geniş, misyonumuz son derece büyüktür. Teşkilatımızın tüm mensupları daha büyük ve güçlü Türkiye, güvenli bir Türkiye hayaliyle gece gündüz çalışıyor."

İstanbul'da daha dün Çatalca'da rüzgardan elektrik üreten santralın açılışını yaptıklarını anlatan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bütün dünyada herkes kendi enstitülerini tanıtıyor. Bu kurumlara yıllar boyunca gıpta ile baktık. Türkiye'nin zengin kültürü ve dili olmasına rağmen neden böyle bir kurumu yok diye yıllardır eksikliğini gördük. Biz de Yunus Emre Enstitüsü'nü kurduk. Perşembe günü de, vakfımız resmi olarak Ankara'da açıldı. Şimdi, Suriye, Bosna-Hersek ve Almanya'da bu vakıf aracılığıyla Türkçe öğretilecek. Türkiye'nin zengin mirası yayılacak. Yunus Emre Vakfı'yla kendimizi anlatacağız. TRT Şeş, yani TRT 6 kuruldu ve hizmete başladık. Türkçe bilemeyen vatandaşlarımız devlet ne düşünüyor, ne anlatmak istiyor. Vatandaş dinleme imkanı buldu. Bununla yetinmedik, çocuklarımız için de TRT çocuk kanalı kurduk. Çocuklarınıza TRT Çocuk'u izletin, bununla da kalmadık, Türkiye'nin Türk dünyasına açılması lazım dedik. Bu defa TRT Avaz kanalını kurduk. Onunla da tüm Türk dünyasına sesleniyoruz. Bu da yetmez dedik. TRT Türk kanalını kurduk cuma akşamı. Tüm dünya, Türkçe olarak bizi izleyecek. Yeni iki kanal daha kuruyoruz. Biri Arapça yayın yapacak Ortadoğu'ya. Bir kanal da Doğu'ya İran bölgesine Farsça yayın yapacak. Sıkıntımız yıllarca iletişim sorunu vardı. Dünya ile haberleşmesi olmayan bir Türkiye vardı. Malatya'nın kayısısını nasıl tanıtacağız. Bu arada, kirazını da tanıcağız."

Bu çalışmaları sürdürürken ekonomide olumlu gelişmeler başladığını belirten Erdoğan, şunları söyledi: "Dünyada bir kriz oldu. Bütün krizle birlikte bazı çevreler bizimle oynamaya başladı. Türkiye kaybetsin biz kazanalım diyorlar. Türkiye kazanacaksa, siz kaybedeceksiniz. Onun için de çok çalışıyoruz. 6,5 yıl önce borçlanma faizi yüzde 63 idi. şimdi yüzde 11'e düştü. 52 puan düştü. Enflasyon yüzde 30 idi, şimdi tek haneli rakam 6'ya indi. Aradaki fark 24 puan. Bu çiftçinin, memurun köylünün cebinde kaldı. Bunu kimse kalkıp konuşmuyor. Yıl sonuna kadar inşallah sıkıntıları aşacağız. İşsizlikde de gerileme başlıyor."  Ankara'daki siyasete takılıp kalmadıklarını anlatan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu dev hizmetleri ve devasa başarıları elde edemezdik. Bizi dışarıdan bakan atamak noktasında itham edenler. Dışışleri bakanımızı dışarıdan atadık ya rahatsız olanlar var. Bizden önce değişik hükümetlerde dışarıdan 18 bakan atadı. Bizden önceki iktidarda Kemal Derviş biliyorsunuz dışarıdan atandı. Türkiye'de herhangi bir görev yoktur. Dışişleri bakanlığına atadığımız benim baş danışmanımdı. Kendi alanında da başarıları ile kendini ispatlamış bir arkadaşımız. Biz kısır tartışmaların içinde olmayacağız. Türkiye bizden hizmet bekliyor."

SİYASET MARATONU

Trenden bir kez inenlerin trene bir daha yetişemeyeceğini anlatan Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı. "Onun için küskünlüğe, kırgınlığa, husumete, gönül koymaya vaktimiz yok. Hangi kademede olursa olsun kimseyi kırmamaya özen göstereceğiz, gücendirmemeye özen göstereceğiz. Bize gurur yakışmaz. Biz ehli gönül olacağız. Mütevazi olacağız. Kendimizle rekabet edip, kendi çıtamızı daha yükseklere taşımaya gayret gediyoruz. Kadına şöyle değer veriyoruz diyorlar, ancak lafta. Ak Parti ise icraatta değer veriyor. Kadın hakları savunucuları hani neredesiniz. AK Parti ne yapıyor, siz ne yapıyorsunuz. Erzurum il genel meclisi başkanı bir bayan aradaşımız var. Kadının da elinin değmesiyle siyasete farklı bir nezaket gelmesini istiyoruz. Biz milletvekili yaşını 25'e indirirken boşuna indirmedik. İstiyoruz ki parlamentomuz genç dinamik olsun. Siyaset bir maratondur, bu maratonda yorulmadan koşacağız."

Başbakan Erdoğan, Malatya'da yapılan hizmetleri de anlattı.

iha

Bu haber 685 defa okundu.