Katliamla ilgili kafa karıştıran sorular

6 Mayıs 2009 08:17 tsi
44 kişinin ölümü ile sonuçlanan katliama dair şüpheler bitmiyor

Fatih Çekirge / Hürriyet

Adalet Bakanı'ndan katliam açıklaması

Adalet Bakanı Sadullah Ergin az önce Mardin’den Ankara’ya indi..

İndikten hemen sonra bakanla herkesi şok eden katliamı konuştum…

Bakan da tam anlamıyla şokta…

Çünkü ilk sözü şu oldu:  "Fatih Bey inanılmaz bir olay. Görgü tanıklarıyla konuştum, böyle bir olayı kabul etmek mümkün değil.

Katliam sırasında namaz kılıyorlarmış."

Soruyorum;

- Acaba namaz mı kılıyorlardı yoksa diz mi çöktürdüler?

- "Üç görgü tanığı ile konuştum. Namaz kıldıklarını söylediler."

- Peki sözdeki ilk izlenim ne? Jandarmadan polisten size verilen bilgiler neler?

Bakan Ergin belki de göreve başladığı ilk gün böylesine feci bir katliamla karşı karşıya kalmanın yarattığı psikolojiyle gerçekten heyecanla konuşuyor…

Şöyle diyor:

- "O köy sulama kanalları bol ve balık çiftlikleri olan bir köy. Jandarmaya verilen ilk bilgi balık çiftlikleri konusunda aile içinde husumet çıkmış. Yani bir maddi mesele var"…

- Peki başka bir şey olabilir mi?

Bir an tereddütle verdiği cevap şuydu:

- "Aldığımız bilgilere göre, aile içersinde şu an gözaltında tutulan 11 kişiden tamamı değişik ifadeler veriyor. Bir kız meselesi olduğu söylense de bunun yeterli olduğunu sanmıyorum. Elbette inceliyorlar."

- Peki sizin Adalet Bakanı olarak yorumuz nedir?

- "Ben böyle bir faciayı kabul  edemiyorum. İster namus olsun ister miras ne olursa olsun. Siz bir eve gireceksiniz 44 insanı katledeceksiniz. Bunu kabul etmek mümkün değil"…

Adalet Bakanı ile yaptığım kısa konuşmanın sonucunda çıkardığım özet sonuç şudur:

Siz, tam 30 yıl boyunca bir kan coğrafyası yaratıp on binlerce insanın katledildiği bir takvimde insan hakkına yönelik nasıl bir sorgulama içinde olacaksınız İşte öfke ve cehalet tam burada hortluyor…

Şöyle de sorabiliriz;

- Bu katliamı yapanlar bu derece gelişmiş otomatik silahları nerden buldular….

Belki de koruculardan…

Belki de katliam yapanlardan bazıları korucuydu. Adalet Bakanı Büyük bir iyi niyetle olayı analiz etmeyle çalışıyor inceliyor…

Yalçın Doğan / Hürriyet

...

Saldırıyı yapanlar kendilerini öyle kaybediyor ki, 44 insanı öldürdükten sonra, gidip bir de, o insanların ölüp ölmediklerini kontrol ediyor.

Neden? Soylarını yok etmek amacıyla.

Katliamın nedeni, bu iki senaryodan biri olabilir ya da üçüncü veya dördüncü bir senaryo olabilir. Hepsi birden olabilir. Mesele o değil.

Mesele, birilerini bu kadar gözü dönmüş hale getiren ruh hali ne? Çok derin bir soru. Yanıtı çok yönlü.

Güneydoğu’da töre cinayetlerinde bir kural var. Kan davasında çocuklara dokunulmuyor.

Şimdi burada çocuklar da öldürülüyor. Soyu yok etmek amacıyla.

Soyu yok etmek, Bilge Köyü’ndeki katliamla ilgili yeni bir ipucu. Şimdiye kadar görülmeyen ipucu. Katliam nedeninin çok ötesinde.

Köyle ilgili bir başka gerçek, rakamlarda yatıyor. Köy 32 haneli. Köy nüfusu 300 kişi. Her hanede yaklaşık on kişi.

Geçen hafta dünya basınına Türkiye’den yansıyan haber, Bostancı’da yedi saat süren silahlı çatışma. Bu hafta Bilge Köyü’ndeki katliam.

Tek tek olay üzerinden gidildiğinde, olay yaşanıyor ve unutuluyor. Toplum neden bu kadar hasta, bu soruyu düşünen pek yok.

Ve dünya basınına Türkiye’den neden hep benzer haberler.

Aziz Üstel / Star

...

PKK’yla ilgisi olmayabilir. Ancak bu, yüreklere korku salan, 44 canı yok eden, bir şiddet eylemini ‘terör’ sınıfından çıkarıp başka bir kata oturtmaz. Zaten terörün amacı nedir ki!.. Korku, ve dehşet salmak yüreklere. Var olan yönetimden umut kesilmesine yol açacak düşünceleri toplumun beynine sokmak. Bu tür eylemleri çapulcu tayfası yapamaz. Benzerlerini Vietnam’da, Honduras’da, Nikaragua’da gördük. Bunları özel eğitimli, sivil halkın yüreğine korku salmak amacıyla yetiştirilmiş CIA kökenli adamlardı. Sonraları, işi uyuşturucu ticaretine döktüler ve ünlü Altın Üçgen’den eroin ve kokain taşıdılar ABD’ye ve Avrupa’ya. Bütün bunlar senato komisyonlarında ortaya çıktı.

Bu haber 1,622 defa okundu.