Herkes masada katil nerede?

24 Nisan 2009 14:08 tsi
Çok aktörlü Türkiye-Ermenistan yakınlaşmasında bir mide ağrısı var. Tarafların tamamı memnun. Bir tek, Azeri-Türk gerginliğini çıkaran yok ortada! Bu sefer olağan şüpheli masum olabilir? iyibilgi Ankara

Ankara ile Erivan arasındaki mutabakatı eleştiren de olabilir öven de. Ancak, tablonun tüm oyuncalarını ardı sıra yazdığımızda, ki yazalım; Türkiye, Azerbaycan, ABD, Ermenistan, Rusya hatta AB ve Gürcistan.

Gelinen aşamada kesin mutlu olanlar şunlar: Türkiye, ABD, Ermenistan, AB, Gürcistan.

Geriye Azerbaycan ile Rusya kalıyor. Moskova ise Ermenistan ile Bakü arasında arabuluculuk yapan, yani Karabağ sorununu çözmeye çalışan, Minsk Grubu’nun ağır topu.

Kremlin’e göre bu konudaki görüşmelerde de anlamlı kazanımlar, hoş beklintiler var. Yani çözülebilir. Zaten tarafların Rusya’yı dışladığı da yok. Hele şu anda Türkiye ile Rusya arasında da bir sorun yok ve Rus tarafı, Ermenistan-Türkiye yakınlaşmasını eleştiren bir söylem de hiç kullanmış değil.

Aslında bir çok kişi, bu yeni durumun iki ülkeyi karşı karşı getirebileceğini söylemişti ve hala da söylüyor. Çok haksız da sayılmazlar çünkü Ermenistan Rusya cephesinden kendi tarafında görülen, Batı tarafına kayması halinde Ortaasya ve Kafkas haritasını Rusya aleyhine bozabilecek bir ülke.

Kaldı ki 1990’lı yıllardan bu yana (Karabağ’ın işgali dahil) Rusya’nın Erivan üzerindeki güçlü etkisi iyi biliniyor. Yine de Rusya’dan köstek gelmidiği gibi, perde arkasından sürpriz çıkar mı bilinmez ama destek geliyor.

Bu halde Türkiye-Ermenistan denkleminden huzursuz görünen bir tek Azerbaycan kalıyor. İşte altın soru da burada ortaya çıkıyor. Hangi Azerbaycan?

Çarşamba gecesi, Türkiye, Ermenistan, İsviçre ve ABD’den ardı sıra gelen açıklamalar, önemli bir adımın atıldığını göstermiş durumda.

Esasen Azersaycan yönetimi de bu açıklamalara karşı “ayağa kalkmış” değil. Resmi ağızlar hala aynı noktada, “sınırlar açılmadan Karabağ sorunu çözülsün, bizi üzmeyin”.

Türkiye de tam aynı noktada; “Merak etmeyin, herkes için hayırlısı olacak, Azerbaycan’ı üzmemiz mümkün değil.”

İyi ama o zaman bu kadar kavga-gürültüyü kim çıkarıyor? Bu gerçekten önemli bir soru. Bu gürültünün sesi o denli yüksek ki, iş “Acaba Azerbaycan’da yönetime karşı bir girişim denemesi mi var” noktasına kadar geldi.

Muhalif seslerin çıkış ağırlığı genellikle Azeri muhalefetinden geliyor. Eğer “Azeri muhalefeti mi acaba boyunu aşan bir girişimde bulunuyor” şüphesi akla gelse, dünyanın ve bölgenin süper güçlerinin hilafına bunun olması mümkün gözükmüyor.

Ve yeniden başa dönülüyor. Azerbaycan-Türkiye gerilimini yükselten, daha doğrusu yükseltmeye çalışan güç neresi?

Belki sürpriz sayılabilecek “iki ülke”nin ismi zikredilebilir ama bu konuda şu anda elle tutulur, dikkate değer bilgi yok.

www.iyibilgi.com

Bu haber 838 defa okundu.