şecaat arz ederken... | " /> şecaat arz ederken... | "/>

En Sıcak Konular

Merdı kıpti şecaat arz ederken...

22 Nisan 2009 09:16 tsi
Merdı kıpti şecaat arz ederken... Kazılar, aramalar herkesi bir kez daha şok etti. Kazılar sürüyor. Ergenekon duruşmaları da. Uzun süredir susan Perinçek “bir konuştu pir konuştu” diyemeyeceğiz. Zira performansı hayli düşmüş. Perinçek’in konuşması İP’in ne tür bir

Ergenekon davasının dünkü (21 Nisan 2009) duruşmasında Kemal Kerinçsiz’in savunması tamamlandı. Dünkü duruşmaya damgasını vuran ise, her duruşmada yaptığı agresif açıklamalarıyla dikkat çeken Doğu Perinçek idi. Perinçek son duruşmalarda suskundu. Dünkü duruşmada suskunluğunu bozdu ve son gelişmelerle ilgili görüşlerini açıkladı.

“Görüşlerini açıkladı” dediysek, her zamanki gibi üst perdeden konuştu.

Duruşmada gündemde olmadığı halde partisinin 9 Haziran 2007 tarihinde düzenlediği ve Diyarbakırlıların ilgi göstermediği mitingle ilgili, Perinçek, bu mitingin “suç” olmadığını belirtti ve çok uğraşmalarına rağmen emekli paşalar Tolon ve Eruygur’u mitinge getiremediklerini söyledi.

"Sayın komutanlar gelmedi. Eruygur, Tolon ve son operasyonda tutuklanan rektörlerin en büyük suçları örgütsüz olmalarıdır. 'CHP'ye, MHP'ye oy ver' diye Cumhuriyet mitingi yapılıyor. Ama siz onu 'Darbe yapıyor' diye içeri alıyorsunuz. 'CHP'ye, MHP'ye oy ver' diyerek darbe olur mu?"

Perinçek, eğer demagoji yapmak bir “maharet” ise, bu konuda yeteneği tartışılmaz bir isimdir. “Miting yapmak, mitingde CHP ve MHP’ye oy istemek suç mu?” diye soruyor. Meselenin aslını bilmeyenler açısından bu soru son derece makul bulunabilir. Ama Perinçek’in “unutturmak” istediği bir şey var ve o da şu:

Perinçek’in “İP” isimli partisinin Diyarbakır’da hiçbir taraftarı bulunmuyor. Orada miting yapmakla Diyarbakırlıların siyasi tercihlerini değiştirme olasılığı da bulunmuyor. Zaten Türkiye genelinde aldığı oy oranı “belli” olan ve Diyarbakır’da örgüt kuracak sayıda taraftarı dahi bulunmayan İP ve Perinçek Diyarbakır’da neden miting düzenlemişti?

Destek verdikleri partiye oy istemek için mi?

Açık ki hayır. O mitingde “provokasyon” çıkacağı ihbarı alan emniyet güçleri olağanüstü önlem almışlardı. O önlemler ve Diyarbakırlıların sağduyusu sayesinde herhangi bir “olay” çıkmadı. Oysa o mitingin amacı, tam da emniyet güçlerinin aldıkları istihbarat çerçevesinde, “olay” çıkmasıydı.

“Birileri” mitinge saldıracak. Başka “birileri” karşılık verecek. Çıkan kargaşa ortamında yüksekçe bir yere çıkan Doğu Perinçek, eğer gelselerdi yanına emekli paşaları da alarak, “memleket elden gidiyor” mesajı verecek…

Bunlar olmadı. Olmasına izin verilmedi. Perinçek’in “gocunan” yarası bu. Ama duruşma salonunda kalkıp “miting yapmak suç mu?” diye sorabiliyor.

Perinçek’in aynı konuşmasında Tolon ve Eruygur’a, rektörlere getirdiği “eleştiri” de dikkat çekici. Perinçek onları “örgütlü” davranmamakla eleştiriyor. Yani partisine iltihak etmeye çağırıyor.

Siyasi partiler gündelik hayat içerisindeki sıradan insanları, toplumsal katmanları kazanmaya çalışır. Perinçek ise Ergenekon sanıklarını partisine kazanmak için “çalışma” yürütüyor.

Bu durum, “Merdı kıpti şecaat arz ederken sirkatin söyler” deyişini hatırlatıyor. (“Çingenenin mert olanı kendini överken hırsızlığını söyler”)

Bir süre önce duruşma salonunda Perinçek’e övgüler düzerek İP’e katıldığını açıklayan emekli binbaşı Muzaffer Tekin, bu çalışmanın çok da sonuçsuz olmadığını gösteriyor.

Diğer emekli paşalar ve rektörler bu çağrıya ne tür bir karşılık verecekler, bilemeyiz, ama Perinçek’i yere göğe sığdıramayan Muzaffer Tekin de konuştu duruşmada. Perinçek’in ardından söz alan Tekin, “Türkiye’nin gerçek aydınları burada” dediği konuşmasında “onlara bütün sanıklar adına teşekkür ediyorum” dedi.

Tekin bu anlaşılmaz “teşekkür” konuşmasından sonra, Danıştay cinayeti sanığı Alparslan Alparslan ile irtibatları ortaya çıkmış biri olması nedeniyle, bu davanın Ergenekon davasıyla birleştirilmesi konusunda da “açıklama” yaptı:

"Biz, o şaibelerden aklanmak için savcıların Osmancıklarıyla burada birebir mücadelede edeceğiz. Bu olaydan aklanacağız. Tertemiz çıkacağız. Ama bu olayda siyasiler, kirli ellerle, temiz eller operasyonuna soyunanlar hüküm giyecekler. Ülkemizi Ergenekon rezaleti, soytarılığıyla öyle bir yere getirdiler ki, ülkemiz elden gidiyor, farkında değiller" diye konuştu.

Tekin’in aklanıp aklanmayacağı yargı sürecinin sonunda ortaya çıkacak.

“Ülkemiz elden gidiyor” sözlerine ise ancak tebessüm edilebilir. Daha “yaratıcı” olması konusunda ise “rehber” aldığı Perinçek ve arkadaşlarının eğitim çalışmalarına biraz daha kafa yorması gerek…

www.iyibilgi.com



Bu haber 1,414 defa okundu.


Yorumlar

 + Yorum Ekle 
    kapat

    Değerli okuyucumuz,
    Yazdığınız yorumlar editör denetiminden sonra onaylanır ve sitede yayınlanır.
    Yorum yazarken aşağıda maddeler halinde belirtilmiş hususları okumuş, anlamış, kabul etmiş sayılırsınız.
    · Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında açıkça suç olarak belirtilmiş konular için suçu ya da suçluyu övücü ifadeler kullanılamayağını,
    · Kişi ya da kurumlar için eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi ya da kurumlara karşı tehdit, saldırı ya da tahkir içerikli ifadeler kullanılamayacağını,
    · Kişi veya kurumların telif haklarına konu olan fikir ve/veya sanat eserlerine ait hiçbir içerik yayınlanamayacağını,
    · Kişi veya kurumların ticari sırlarının ifşaı edilemeyeceğini,
    · Genel ahlaka aykırı söz, ifade ya da yakıştırmaların yapılamayacağını,
    · Yasal bir takip durumda, yorum tarih ve saati ile yorumu yazdığım cihaza ait IP numarasının adli makamlara iletileceğini,
    · Yorumumdan kaynaklanan her türlü hukuki sorumluluğun tarafıma ait olduğunu,
    Bu formu gönderdiğimde kabul ediyorum.




    En Çok Okunan Haberler


    Haber Sistemi altyapısı ile çalışmaktadır.
    4,182 µs